Hey Gidi Günler Dedirtecek 12 İnternet Çılgınlığı
İnternetteki maceramızın ömrü çok uzun değil. Ama yine de 56k modemin ömür çürüten yavaşlığından ortalama 8mb’lik bağlantı hızlarını yakaladığımız günümüze kadar her şey çok hızlı gelişti ve tüketildi. Peki bu zamana kadar internette neleri moda ettik ve nelerin artık işimize yaramayacağını düşünerek tarih olmasını sağladık, hatırlamak ister misiniz? İşte sizi nostaljinin derin sularında yüzdürürken kâh tebessüm ettirip kâh hüzünlendirecek modası geçmiş 12 internet çılgınlığı...
Dikkat: Okurken yaşlandığınızı hissedebilirsiniz.
1. 56k Modem: Sonsuzluğun sesi
2. Bearshare/Limewire/Ares Gibi p2p(paylaşım) programları ve sabretmeyi öğrenmek
3. Onun gibisi gelmedi: Winamp (R.I.P)
4. mIRC efsanesi
5. "Burası kasıyor Msn var mı?" gençliği
6. MSN Messenger ve Hotmail devri
Artık hayatımıza internette sohbet gibi bir olgu ve dilimize 'chatleşmek' gibi bir fiil yerleşmişken bu sektörün gelişmemesi düşünülemezdi. IRC'nin daha iyi bir versiyonu olan ICQ sayesinde MSN Messenger'a giden yol açılmıştı. Smiley diye bildiğimiz ve hayatımızda hala daha önemli bir yer teşkil eden emoticonlarıyla, gecenin bir yarısı titreşim gönderip yüreğimizi ağzımıza getiren ruh hastası arkadaşlarımızı bize ulaştırmasıyla ve yıllar sonra baktığımızda utanmamıza sebep olacak hotmail.com uzantılı mail adreslerimiz ile unutulmazdır MSN. Daha biz, 'emesen mi mesene mi' denmeli, onu çözememişken çıkıp gitmiştir hayatımızdan. Huzur içinde uyu yeşil kafalı çocuk...
7. Cool gözükmenin en kolay yolu: Şekilli mekilli nick almak
'SeLaM SHekeR kıSS, bu GeCe nAPıYoSUN?' yazan BuRock89 nickli evladımızın da, ona 'üff snne be slk .s .s' diye cevap veren MeRWEeEe_PReNCeSS nickli hanım kızımızın da temelde amaçladığı tek şey vardı: şekilli mekilli nickler alarak daha cool gözükmek. Bugünlerde kullandığımız dilin ve seçtiğimiz nicklerin normalleştiğini görsek de o dönem mühendisinden doktoruna kadar herkes karizmatik nicklerin cazibesine kapılmıştı ve yazarken 'küsel Türkchemisi' katletmekte hiç sakınca görmüyordu. Yaptığımızın saçma olduğunu ne zaman fark ettik de normale döndük, inanın hiç bilmiyorum...
8. Facebook'un Facebook olduğu yıllar: Pokelamak yahut Pokelamamak
Sürekli yenilenen arayüzüyle Facebook hayatımıza bir çok şey katarken kendi verdiklerini de götürdü bir anlamda. 'İlkokul arkadaşlarımızı buluyormuşuz aaabi' diye başlayan Facebook' maceramız bir süre sonra bir yığın anlamsız aktiviteyle uğraştığımız garip bir şeye dönüştü. Chatleşmekten sonra pokelamak fiili girdi hayatımıza. Kimisi yine karşı cinsle tanışmak için kullandı Facebook'un bu özelliğini, kimisi de arkadaşını rahatsız etmek için (bkz: gecenin bir yarısı MSN'den titreşim gönderen ruh hastası). Poke'un yanında arkadaşlarınıza kebap, rakı, dansöz yollayıp felekten bir gece çalmalarını bile sağlayabildiğiniz enteresan dönemlerdi. Fakeler yoktu, siyasi tartışmalar yoktu ve en güzeli annemiz, babamız, akrabalarımız yoktu. Biz büyüdük ve kirlendi Facebook...
9. Amansız tartışma ortamları forumlar
Bazı forumlar günümüzde de popülaritesini koruyor olsa da forum işinin eskisi gibi revaçta olmadığını söylemek gerekir. Şöyle ki, Türkiye'de internetin bir dönemi forum çağı olarak adlandırılabilir. Bu dönemin en önemli özelliği şimdilerde Facebook sayfalarında veya Twitter hesaplarında dönen siyaset tartışmalarının forumlarda döndürülüyor olmasıdır. Forum çağında tartışmalar illa ki küfürleşme boyutuna gelir ve admin müdahalesi ile 'konu kilit' denilerek sonlandırılırdı. Ancak bütün tartışmalar da siyaset üzerine değildi tabii. Bu dönemin en efsane tartışması hiç şüphesiz 'turkishmusic.org'daki Sezen Aksu tartışması' idi. 'admin liseli demişsin zenci çıktı' cümlesi ise daha terbiyesiz forum sitelerinin mottosu olmuştu.
10. Türk'ün Chatroulette ile imtihanı (ya da Chatroulette'in Türk ile)
Chatroulette, chatleşmeye kattığı boyutla oldukça yenilikçi bir proje olsa da suistimal edilmesi çok uzun sürmedi. Başlarda herkes naif duygularla giriyormuş gibi olsa da bir süre sonra buradaki kullanıcılar ikiye ayrıldı: kızlarla konuşmak isteyen normal erkekler ve kızlarla konuşmak istemeyen kötü niyetli erkekler. Erkeğin erkeğe yaptığı bu zulmün neticesinde Chatroulette de muadilleri gibi paralı üyelik sistemine geçti. Şimdi birçok kişinin(erkeğin) aklında malum soru var: 'Acaba içeride neler oluyor?'
11. İnternet kafelerde takım çalışması
Şimdilerdeki PlayStation kafelerin ilk sürümü olan internet kafelerin farklı bir aurası vardı. Çocuklarımız Half-Life sayesinde birey olmayı, Counter Strike sayesinde strateji geliştirmeyi, Age Of Empires sayesinde ise sorumluluk sahibi olmayı öğreniyordu bu ortamlarda. Ama en önemlisi Fifa 2000 sayesinde, 'sen w/a/s/d'ye bas, ben oklara basayım' taktiğini geliştirerek takım çalışmasının önemini öğrenmişlerdi. Aslında 'İnternet Kafelerin Pedagojik Değeri' diye tez yazılsa yeridir...