Evi Göstericiler Tarafından Yakılan Kadına 12,5 Yıl Hapis

ŞIRNAK'ta göstericilerin molotof hazırlarken evinin kömürlüğünü yaktığı 22 yaşındaki Suzan Güler, 'terör örgütüne silah sağlama' suçundan 12.5 yıl hapis cezasına mahkum oldu. Yangın nedeniyle itfaiyeyi aradığını söyleyen Güler'in telefon kayıtlarının istenmesi talebi, mahkemece reddedildi. Kömürlükte ele geçirilen molotofların üzerinde yapılan incelemede de Suzan Güler'in parmak izine rastlanmadı.

Şırnak'ın Uludere İlçesi Irak sınırında 28 Aralık 2011 gecesi düzenlenen hava operasyonunda 34 vatandaşın hayatını kaybetmesinin birinci yıldönümünde, Şırnak şehir merkezinde korsan gösteriler yapıldı. Güvenlik güçlerine karşı taşlı ve molotoflu saldırıların yapıldığı gün, polis Bahçelievler Mahallesi'ndeki bir evin kömürlüğünde molotof ve bomba düzeneği hazırlandığı istihbaratı üzerine operasyon yaptı. Ancak polisin operasyona gittiği kömürlükte yangın çıktı. İtfaiye olaya müdahale etti. Kömürlüğün ait olduğu evde ailesiyle oturan ve Şırnak'ta tuhafiye dükkanı işleten Suzan Güler gözaltına alındı. Polis kömürlükte çok sayıda boş şişe ele geçirdi.

İfadesinde yangını söndürmeye polislerin de yardımcı olduğunu belirten Suzan Güler, bu şişeleri mahallenin çocukları S.Ö., R.B. ve M.A.'nın getirmiş olabileceğini iddia ederek, 'Bu kişiler olay günü evimizin yakınında geziyordu. Bir hafta önce de işyerimin çevresinde gördüm.Ne yaptıklarını sorduğumda, 'Roboski'ye hazırlık yapıyoruz' dediler. Olay günü evde sofra bezini silkelerken, bu kişilerin ellerinde torbalar ve iki kova ile komşumuzun bodrumuna girdiklerini gördüm. Molotof şişeleri ile benim ilgim yok' dedi.

ARKADAŞINDAN ÇİĞKÖFTE İSTEMESİ ŞİFRELİ MESAJ SAYILDI

Soruşturma kapsamında Suzan Güler'in geçmişe dönük telefon kayıtları da incelendi. İncelemede Güler'in bir arkadaşından çiğköfte istemesine ilişkin SMS kaydı tespit edildi. Çiğköftenin şifreli bir mesaj olduğu ihtimali üzerine ifadesi alınan Güler, 'Orada arkadaşımdan çifköfte istedim. Arkadaşım Atatürk Parkı'nda çalışıyordu. Arkadaşımı yemeğe çağırınca, gelince çifköfte getirmesini istedim' dedi.

MOLOTOF ŞİŞELERİNDE PARMAK İZİ BULUNMADI

Polis alınan ifadenin ardından Suzan Güler'e evlerinin çevresinde gördüğü kişilerin fotoğraflarını gösterdi. Güler şüpheli 3 kişiyi teşhis etti. Soruşturma kapsamında kömürlükte ele geçirilen molotof şişelerinin üzerinde de parmak izi incelemesi yapıldı. Yapılan incelemede şişelerin hiç birinden Suzan Güler'e ait parmak izine rastlanmadı. Kriminal Polis Laboratuvarı'nda hazırlanan raporda da Güler'in elinde yangın artığı izine rastlanmadığı belirtildi.

23 YILA KADAR HAPİS CEZASI İSTENDİ

Suzan Güler, üç gün gözaltında kaldıktan sonra sevk edildiği Şırnak Sulh Ceza Mahkemesi'nde 'Silahlı terör örgütüne üye olma' ve 'Tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma' iddiasıyla tutuklanarak Midyat M Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanıp Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği'ne gönderilen fezlekede, Suzan Güler'in 23 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.

Diyarbakır 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan karar duruşmasında Güler, yangın için itfaiyeyi aradığını belirterek, 'Daha sonra itfaiye ve polis birlikte geldiler. Ben onlar gelene kadar dışarıda bekledim. Polisler geldiğinde kesinlikle elimde molotof yoktu. Sadece yangını söndürmek için elimde hortum vardı' dedi.

Olay günü yangının çıktığı yere giden polislerin de talimatla ifadeleri alındı.Tanık polisler, olay yerine gittikleri sırada itfaiyeyi kendilerinin çağırdığını söyledi. Bunun üzerine sanık avukatı İdris Tanış, itfaiyeyi Suzan Güler'in aradığını belirterek, Şırnak İtfaiyesi'nden telefon kayıtlarının istenmesini talep etti. Sanık avukatının, telefon kayıtlarının istenmesi konusunda ısrarcı olması üzerine, mahkeme telefon kayıtlarının dosyaya yeni bir şey katmayacağını belirterek, talebi reddetti.

Davanın karar duruşmasında savunma yapan avukat İdris Tanış, dosyada sadece polisin tuttuğu bir tutanak olduğunu belirterek, 'Soruşturmada müvekkilin el izleri alınmış, ancak bir delil elde edilememiştir. Müvekkil kendisi itfaiyeyi aramıştır. Ancak polisler kendilerinin çağırdığını söylemiştir. Bu doğru değildir' dedi.

Felat BOZARSLAN- Ebubekir KARATOPRAK/ ŞIRNAK,(DHA)