'Yoksulluk da Artıyor, Eşitsizlik de'
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın araştırmasına göre Avrupa ve Orta Asya’nın geçiş dönemi ekonomilerinde yüksek yoksulluk ve gelir eşitsizlikleri görülüyor. Beklenen yaşam süresi de azalıyor.
BM Kalkınma Programı’nın (UNDP) İstanbul’daki yeni Bölgesel Merkezi'nin yayınladığı, Avrupa ve Orta Asya ülkelerindeki yoksulluk ve eşitsizliği inceleyen rapora göre bu bölgelerde gelişmekte olan ve geçiş dönemi ekonomileri ile üst orta-gelir grubundan bazı ülkelerde, yüksek yoksulluk oranları görülüyor.
Rapora göre yoksullukla mücadelede sıkıntı yaşayan ülkelerdeki gelir eşitsizlikleri de giderek artıyor. Gelir yoksulluğu, refah düzeyi daha düşük olan eski Sovyet cumhuriyetlerinde ciddi bir sorun teşkil etmeye devam ediyor.
Tacikistan, Kırgızistan ve Ermenistan’daki nüfusun dörtte bir ila üçte biri (yaklaşık 6.7 milyon kişi) aşırı yoksulluk koşulları altında yaşıyor. 2010 yılı verilerine göre Gürcistan’dakilerin üçte birinden fazlası günde 2,15 ABD dolarının altında bir gelirle yaşıyor.
Kamu görevlileri ve kırsal kesim risk altında
UNDP araştırmasına göre, bölgede yoksulluk riski, özellikle kırsal kesimde yaşayanlar açısından daha da yüksek. Eğitim, sağlık, bilim ve sanat alanında çalışan kamu görevlileri ve tarım işçileri gibi çalışan insanlar da risk altında.
Yaşam süresi
Bölgedeki erkekler ve kadınların beklenen yaşam süresi azalıyor. Batıdaki eski Sovyet ülkelerindeki erkekler, 1960 yılında küresel ortalamalardan 12 yıl daha fazla yaşamaktaydı. 2012 yılına gelindiğinde ise bu bölgedeki erkeklerin yaşam süresi küresel ortalamanın iki yıl altına düştü.
Bu ülkelerdeki kadınlar için de yaşam süresi beklentisinde düşüş var. 1960 yılı başlarında bu bölgedeki kadınlar diğer ülkelerdeki kadınlara kıyasla 14 yıl daha fazla yaşamaktaydı. 2012 yılında ise bu fark iki yıl azaldı.
Orta Asya’da da benzer eğilimler söz konusu. Bu bölgede kadınlar 1960 yılında, diğer ülkelerdeki kadınlara göre altı yıl daha fazla yaşamaktaydı. 2012 yılına gelindiğinde ise yaşam süreleri altı ay kadar azaldı.
'Okul öncesi eğitimde Türkiye de kötü'
Bölgede eğitime kaydolma eğilimlerinde de kaygı verici bir takım eşitsizlik görülüyor. Arnavutluk, Karadağ ve Türkiye gibi ülkeler, okul öncesi eğitime kaydolma oranlarında son 10 yıl içinde ciddi yükselişler kaydetti. Ancak Azerbaycan, Bosna-Hersek, Kırgızistan, Eski Yugoslavya Cumhuriyeti ülkeleri, Makedonya, Tacikistan, Türkiye ve Özbekistan’da çocukların üçte birinden daha azı, okul öncesi eğitime kaydedildi. Bu ülkeler, orta gelirli ülkeler ortalamasının epeyce altında yer alıyor.
Cinsiyet uçurumu
Kadınların erkeklere oranla kazandıkları geliri yansıtan cinsiyet uçurumu, bölgenin büyük çoğunluğu açısından küresel ortalamaların altında yer alıyor. Bölgede kadınların işgücüne katılım oranı erkeklerin katılım oranından daha düşük. Ancak özellikle eski Sovyet cumhuriyetlerinde cinsiyet uçurumu, küresel ortalamalara kıyasla daha iyi bir durumda bulunuyor.
Deprem riski
Araştırmaya göre bölge sismik, iklimsel ve meteorolojik risklere karşı da kırılgan durumda. Aralarında Almatı, Aşkabat, Bişkek, Erivan, İstanbul, Taşkent ve Üsküp’ün de bulunduğu pek çok şehir deprem riski ile karşı karşıya. Geçen yıl Batı Balkanlar’ı vuran seller de kırılgan topluluklar üzerinde orantısız bir etkiyi beraberinde getirdi.
Ayrıca yetersiz enerji altyapısı talebi karşılayamıyor. Kırgızistan, Tacikistan ve Özbekistan’da milyonlarca insan, yıl boyu kesintisiz ısıtmadan yoksun kalıyor.
“Avrupa ve Orta Asya’nın Geçiş Dönemi ve Gelişmekte Olan Ekonomilerinde Yoksulluk, Eşitsizlik ve Kırılganlık” raporunun tamamına buradan erişebilirsiniz: http://on.undp.org/HxAN4
Kaynak: UNDP, Al Jazeera Turk