Görüş Bildir
Haberler
Yargı Paketine, Mal Varlığına El Koymak İçin Rapor Alma Şartı Kondu

Yargı Paketine, Mal Varlığına El Koymak İçin Rapor Alma Şartı Kondu

Fatih UZUN
13.02.2014 - 23:24 Son Güncelleme: 13.02.2014 - 23:36
İçeriğin Devamı Aşağıda

Yargı Paketine, Mal Varlığına El Koymak İçin Rapor Alma Şartı Kondu

Yasa yürürlüğe girdikten sonra da yeni usul kuralları uygulanacağı için dinleme ve tedbir kararları ağır ceza mahkemesinde oy birliğiyle alınabilecek

T24

TBMM Adalet Komisyonu’nda 22 maddelik yargı paketinde hükümet, “17 Aralık maddesi” diye eleştirilen ve kamuoyunda yolsuzlukların üzeri örtülecek kaygısı yaratan dinleme ve tedbir kararlarını yasayla geçersiz hale getiren geçici 17. maddeyi teklif metninden çıkardı. Ancak, mahkemelerin yolsuzluk soruşturmalarında el koyma kararı vermeden önce MASAK, BDDK ve SPK gibi kuruluşlardan rapor alma zorunluluğunun kapsamı genişletildi. Rapor alınması zorunlu kuruluşlar arasına Hazine Müsteşarlığı eklenirken, tüm malvarlığı değerlerine el konulmadan önce mahkemenin ilgili kuruluşlardan rapor alma şartı konuldu.

Usül kuralları geçmişe yürümez

Hürriyet gazetesinden Oya Armutçu 'nun haberine göre, çıkarılan geçici 17. maddeye göre, katalog suçlarla ilgili soruşturmalardaki dinleme ve tedbir kararlarının tümü, yasa kabul edildiğinde geçersiz hale gelecekti. Kapsam içindeki tüm soruşturmalarla ilgili mal varlığına tedbir, hak ve alacaklara el koyma, dinleme, gizli soruşturma, teknik takip kararları oy birliği ağır ceza mahkemelerinde yeniden alınacaktı. Değişiklik gerekçesi olarak usul kurallarının geçmişe yürümeyeceği ancak kanun yürürlüğe girdikten sonraki soruşturmaları etkileyeceği gösterildi.

Yasadan sonra yeni usül uygulanacak

Yasa yürürlüğe girdikten sonra da yeni usul kuralları uygulanacağı için dinleme ve tedbir kararları ağır ceza mahkemesinde oy birliğiyle alınabilecek. Türkiye’de 10 bin mahkeme kararına istinaden günde 80 bin dolayında telefon dinlendiği belirtiliyor.

Ayakkabı kutusu kriteri

AKP'li Recep Özel’in, AKP oylarıyla kabul edilen önergesine göre mahkeme sadece “taşınmaz” ya da “hak ve alacaklar” değil tüm “malvarlığı değerleri” için Hükümet kontrolündeki ilgili kuruluşlardan rapor almak zorunda kalacak. Böylece, mahkemenin suçtan elde edilen ayakkabı kutusundaki 4.5 milyon dolardan, villa, arsa gibi taşınmazlardan bisiklete, gemiye kadar tüm “mal varlığı değerlerine” el koyabilmek için ilgili kuruluşlardan önce rapor alınacak.

Hazine müsteşarlığı da eklendi

Teklifteki rapor alınacak kuruluşlar arasına Hazine Müsteşarlığı da eklendi. Böylece, suçtan elde edilen mal varlığına el konulabilmesi için rapor alma zorunluluğunun kapsamı daha da genişletildi.

Kaynak: http://t24.com.tr/haber/yargi-paketin...

Yargı Yolu Herkese Açıktır

TBMM Adalet Komisyonu'nda kamuoyunda 'yeni demokratikleşme paketi' olarak bilinen Terörle Mücadele Kanununun 10. Maddesi Uyarınca Kurulan Ağır Ceza Mahkemelerinin Kaldırılmasına ve Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun teklifinin görüşmelerine devam ediliyor.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, teklifin en üst dereceli kolluk amirleri bakımından inceleme ve soruşturma izninin Adalet Bakanı tarafından verilmesi ile MİT mensuplarının görevlerini yerine getirirken görevin niteliğinden doğan veya görevin ifası sırasında işledikleri iddia olunan suçlardan ötürü haklarında cezai takibat yapılmasını Başbakan'ın iznine tabi kılan hükmün korunması ile ilgili maddenin görüşmesi sırasında söz aldı.

Bozdağ, en üst kolluk amirlerine yönelik düzenlemenin daha güvenceli bir sistem ortaya koyduğunu söyledi. Mevcut uygulamada HSYK'ya gelen inceleme izinlerini verme yetkisinin kurul başkanı sıfatıyla Adalet Bakanında olduğunu belirten Bozdağ, 'Herhangi bir yerde adli kollukta en üst amir olanın görevinde sıkıntı olacak bir şey varsa onunla ilgili 3. Daire inceleme, soruşturma izni verilmesini talepte bulunuyor. Kurul Başkanı izin verdiği takdirde bunlar yapılıyor, ondan sonra gerekli süreçler işliyor. Benim şu anda imzaladığım bununla ilgili pek çok izin örnekleri var' dedi.

AK Parti Isparta Milletvekili Recep Özel'in kabul edilen önergesiyle, 'Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna' geçici madde eklenmesini içeren 17. madde tekliften çıkarıldı.

Tekliften çıkarılan 17. madde, kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibariyle alınmış ve devam etmekte olan iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması; gizli soruşturmacı ve teknik araçlarla izleme koruma tedbirleri bakımından bu kanunla kabul edilen usule ve koşullara göre bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren onbeş gün içinde yeniden karar alınması zorunluluğu getiriyordu. Taşınmazlara, hak ve alacaklara elkoyma tedbiri bakımından bu süre 30 gün olarak belirleniyordu. Bu süreler içinde karar alınmaması durumunda bu tedbirlere ilişkin kararların uygulanmasına ise son verilmesini düzenliyordu.

Maddenin çıkarılmasıyla koruma tedbirlerine ilişkin olarak bu Kanunla getirilen yeni usul hükümlerinin daha önce alınmış bulunan koruma tedbirlerine bir etkisi olmayacak ve yeni usul kanun yürürlüğe girdikten sonra alınacak koruma tedbirleri açısından uygulanacak.

Kamu görevlilerine yargı yoluyla ilgili madde

MHP Konya Milletvekili Faruk Bal, teklifin kamu görevlilerinin atama, görev ve unvan değişikliğinin geçici veya sürekli görevlendirmelere ilişkin idari işlemlerin uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemlerden sayılamayacağına dair 18. maddesi üzerinde yaptığı konuşmada, 17 Aralık sürecinde başta polisler olmak üzere çok sayıda kamu görevlisinin yerlerinin değiştirildiğini söyledi. Bal, bunun 12 Eylül döneminde bile yaşanmamış bir durum olduğuna işaret ederek, maddenin kamu görevlilerinin hak aramasının önünde bir engel olacağını ileri sürdü. Bal, 'Bu madde kul hakkı aranmasını yasaklayan bir madde. Bu madde için kaldırılan her parmak kul hakkını yasaklayan bir parmak olacaktır' dedi.

'Anayasaya aykırı bir durum kesinlikle söz konusu değildir'

Maddeyle ilgili eleştirilere yanıt veren Adalet Bakanı Bozdağ ise muhalefet milletvekillerinin değerlendirmelerine katılmadığını söyledi. Bozdağ, 'İdari tasarruflar nedeniyle yargı yoluna müracaat etmek isteyen herhangi bir kamu görevlisine yargı yolu kapatılmamaktadır. Burada sanki yargı yoluna gitmenin önü kesiliyor gibi bir değerlendirme yapıldı. Yargı yolu kapatılmamaktadır, yargı yolu herkese açıktır' dedi.

Maddenin bütünlük içinde değerlendirilmesi gerektiğine işaret eden Bozdağ, yürütmenin durdurulması kararı verilmesi için idarenin savunmasının alınmasının ön şart olduğunu vurguladı. Bozdağ, buna bir istisna getirildiğini ve uygulanmakla etkisi tükenecek olan işlemlerin yürütülmesinin, savunma alındıktan sonra yeniden karar verilmek üzere idarenin savunması alınmaksızın da verilebildiğine dikkati çekti.

Bozdağ, yapılan düzenlemenin yasanın çiğnenmesi karşısında yasaya uyma yükümlülüğünün altını çizmekten ibaret olduğunu belirterek, 'Anayasaya aykırı bir durum kesinlikle söz konusu değildir' dedi.

AA

Kaynak: http://www.aa.com.tr/tr/u/287831--yar...
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
0
0
0
0
0
0