Türkiye’de Yeryüzü Şekillerinin Jeolojik Zamanlara Göre Oluşumu
Türkiye'de Yeryüzü Şekillerinin Jeolojik Zamanlara Göre Oluşumu
Türkiye ve hatta tüm Dünya, günümüzde sahip olduğu yeryüzü şekillerini çok yakın zamanlarda edinmemiştir. Milyarlarca yıl öncesinden gelişen Jeolojik dönemlerle Dünya şekilden şekle girmiştir. Yeryüzü şekillerinin oluşumunun altında çeşitli birkaç neden yatar. Bunlar; volkanik hareketler, iç ve dış kuvvetler, akarsular, rüzgârlar, kıta oluşum hareketleridir. Tüm jeolojik devirlerin her birinde farklı tektonik hareketler vardır.Türkiye Alp-Himalaya kıvrım sistemi üzerinde yer alan; yükseltisi fazla ve dağlık, genç bir ülkedir. Bu yükselti fazlalığı çeşitli sonuçlar doğurmuştur. Bunlar; yaylacılık alanındaki gelişmeler, yol yapımı konusunda maliyet artışı, iklimde ve bitki örtüsünde çeşitliliktir. Ayrıca Türkiye genç bir ülke olduğundan deprem riski fazla olan topraklar arasında yer alır.
Türkiye, Güneyden Afrika ve Arabistan kütlelerinin doğuya doğru kayarak; zamanla sıkıştırması sonucunda yükselme göstermesi ile meydana gelmiş bir toprak kütlesidir. Bu sıkıştırma ile fay hatları oluşmuş ve Doğu bölgesi deniz seviyesinden 2000 metreden fazla yükselmiştir.
Birinci jeolojik zaman yani paleozonik zamanda Türkiye’nin bulunduğu yerde Tetis Denizi yer almaktaydı. İlk süreçte Türkiye’nin bulunduğu topraklar üzerinde öncelikli olarak maden yatakları meydana gelmiştir. Anadolu’daki sıcak ve yağışlı iklim şartlarının etkisiyle gür ormanlar oluşmuş, bu ormanlar da kömür yataklarının oluşmasını sağlamıştır. Oluşan maden yataklarından ikisi; kömür yatakları ve oturmuş, sağlam arazilerdir. Bu dönemde oluşan kömür yataklarına örnek verilecek olursa; başta Zonguldak taş kömürü yatağı söylenebilir. Birinci Jeolojik süreçte oluşan masif araziler ise şunlardır: Trakya’da Yıldız Dağları, İç Anadolu’da Kırşehir, Doğuda Bitlis ve Ege’deki Menteşe Yöresi topraklarıdır. Oluşan bu masif araziler, depreme dayanıklı topraklar olarak bilinir. Çünkü bu süreçte oluşan araziler oldukça sert yapıdaki arazilerdir.
İkinci jeolojik zamana mezozonik zaman da denmektedir. Mezozoik zamanda birinci jeolojik zamanda oluşmuş kütleler sertleşmiştir. Bu sert kütleler rüzgarlar ve akarsular gibi dış kuvvetlerle aşındırılarak Tetis Deniz’inde tortullar halinde birikmiştir. Üçüncü jeolojik dönemde ise bu tortullar Alp-Himalaya dağ kıvrımlarını oluşturacaktır.
Türkiye sınırları içindeki toprakları en çok ilgilendiren jeolojik süreç bu dönemde yaşanmıştır. Üçüncü jeolojik dönem yani tersiyer zamanda çok şiddetli kıvrılma ve kırılma hareketleri görülerek Alp-Himalaya dağ kıvrımları oluşmaya başlamıştır. Bu dönemde Türkiye’de Kuzey Anadolu ve Toros Dağları, petrol, bor, tuz gibi madenlerin yatakları ve volkanik dağlar oluşmuştur. Türkiye günümüzdeki haline en yakın görünümü bu zaman içinde kazanmıştır. Ayrıca Arabistan tarafından gelen bir sıkıştırma sebebiyle Türkiye’de yeni fay hatları oluşmuştur. Üçüncü zamanın sonlarına doğru Anadolu iyice yükselmeye başlamış ve kırık hatlar oluşmuştur. Bu hatların en önemlileri Kuzey, Doğu ve Batı Anadolu’daki kırık hatlardır.
Dördüncü jeolojik yani kuaterner zamanda Türkiye bugünkü görünümünü kazanmıştır. Yeryüzü şekillerinin oluşumu bakımdan kısa süren bir süreçtir. Üçüncü dönemde başlayan yükselme hareketi bu dönemde de devam etmiştir. Ülkenin iki önemli boğazı İstanbul ve Çanakkale Boğazları bu süreçte meydana gelmiştir. Egeid isimli kara parçası çökmüş ve oluşan boşluk Ege Denizi halini almıştır. Deniz seviyelerinde ve görülen iklim çeşitlerinde bazı değişiklikler ortaya çıkmıştır.
Genel olarak toparlayacak olursak bu jeolojik dönemler sonrasında Türkiye şu özellikleri almıştır;
Ortalama yükseltisi 1132 metre olan yüksek bir ülkedir.
Uzun bir aşınma sonrası dağlar, ovalar, platolar gibi yeryüzü şekilleri oluşmuştur. (Türkiye’nin Yeryüzü Şekilleri)
Alp – Himalaya kıvrımlarından dolayı dağlar genelde doğu-batı doğrultusunda uzanır.
Genel olarak engebeli bir yapıya sahip olsa da ova ve platolar geniş yer kaplamaktadır.
KAYNAK: http://bilgihanem.com/turkiye-yeryuzu-sekillerinin-jeolojik-zamanlara-gore-olusumu/