Ona Hayır Deyin!
Ona Hayır Deyin!
Ramazan Bayramı’nda gelenek haline gelen şeker, çikolata ve tatlı ikramlarıyla artan şeker tüketimine, özellikle diyabet, hipertansiyon, kalp damar hastalıkları gibi kronik hastalığı olan bireylerin dikkat etmesi gerektiği bildirildi.
Gazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı ve Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Nevin Şanlıer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, oruç tutarak aç kalmaya çalışan bireylerde Ramazan Bayramı’nın gelmesiyle birlikte yemek yeme isteğinin artabildiğini ya da sahur yemeklerinin, ramazan sonrası gece yemek şeklinde sürdürüldüğünü söyledi.
Bundan dolayı yeterli ve dengeli beslenmenin ramazan ayı sonrasında da önem taşıdığını vurgulayan Şanlıer, ”Yaz aylarına denk gelen ramazan ayı boyunca özellikle 17 saat aç ve susuz kalınması ve hava sıcaklığındaki artışa bağlı olarak vücuttan su kaybının fazla olması metabolizmanın normal düzenini, beslenme alışkanlıklarını etkiliyor. Bu nedenle bayramda da sağlıklı beslenmeye ve bol sıvı tüketimine dikkat edilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
Ramazan Bayramı’nda gelenek haline gelen şeker, çikolata ve tatlı ikramlarıyla artan şeker tüketimine, özellikle diyabet, hipertansiyon, kalp damar hastalıkları gibi kronik hastalığı olan bireylerin dikkat etmesi gerektiğini vurgulayan Şanlıer, ayrıca çocukların, büyüme ve gelişmeye katkısı olmayan şeker ve şekerli besinlerden mümkün olduğunca uzak tutulmasının gerekliliğine dikkati çekti.
‘İkramları sağlıklı hale getirin”
Tüketilmesi durumunda ise şeker miktarına dikkat edilmesinin yanı sıra şerbetli tatlılar yerine küçük porsiyonlu sütlü tatlılar tercih edilmesi gerektiğini vurgulayan Şanlıer, şunları kaydetti:
” Bayram boyunca tatlı, çikolata tüketimine dikkat edilmeli, çevrenin ısrarcı tutumlarından ve aşırı yeme eğiliminden mümkün olduğunca uzak kalınmalıdır. Ramazan Bayramı’nda geleneksel hale gelen şeker, çikolata, baklava gibitatlı ikramları yerine serinletici ve hafif olması özelliğiyle dondurma ya da taze meyveler ve sütlü tatlılar tercih edilmelidir. Misafirlerinize de şeker, çikolata yerine kuru meyveleri (kayısı, hurma, erik gibi), şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlıları, dondurma, taze meyveler, porsiyon kontrolünü sağladığınız sürece fındık, ceviz, badem gibi kuruyemişleri ikram ederek daha sağlıklı seçimler yapabilirsiniz. Ayrıca misafirler her gittikleri yerde ikramlarla ağırlanacaklarından çok ısrardan kaçınmak gerekir. Bu tür besinlerin tüketiminden sonra diş temizliğine özen gösterilmesi de diş sağlığının korunması açısından önemlidir.”
Bayramda seyahate çıkanlar tercihlerine dikkat etmeli
Bayramda seyahate çıkanların da tatil mekanlarında özellikle açık büfe şeklinde sunulan menülerde aşırı yemekten kaçınması gerektiğini ifade eden Şanlıer, aşırı tuzlu, yağlı ve şekerli besinlerden, açıkta bekletilen kremalı, çiğ yumurta, süt, balık gibi hazırlanan yemek tüketiminden uzak durulması gerektiğini bildirdi.
Besin zehirlenmelerinin, özellikle yaz aylarında artan önemli bir halk sağlığı sorunu olduğuna işaret eden Şanlıer, ”Yaz aylarında dışarıda ve açıkta satılan yiyeceklerin, tüketiminden kaçınılmalı, çabuk bozulan potansiyel riskli besinlerin (et, yumurta, süt, balık vb.) açıkta bekletilmemesi, besinlerin hazırlanması ve pişirilmesi aşamalarında hijyen kurallarına özen gösterilmesi, el temizliği ile sebze ve meyveleri yemeden önce iyice yıkanması sağlanmalıdır” dedi.
”Fiziksel aktivite düzeyinizi artırın”
Bayram ziyaretleriyle enerjisi yüksek besinlerin tüketiminin artmasından dolayı enerji harcamasının da artırılmasının önemli olduğuna dikkati çeken Şanlıer, artan fiziksel aktivitenin oruç tutma nedeniyle azalan metabolizma hızının artmasına da imkan sağlayacağını söyledi. Şanlıer, ”Her gün mutlaka aç karnına olmamak kaydıyla yaklaşık 45-60 dakika fiziksel aktivite yapmak ihmal edilmemeli” şeklinde konuştu. akyaka otel - akyaka otelleri - muğla butik otel - butik otel
AA
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın