Kılıçdaroğlu: "Totaliter Bir Rejimle Karşı Karşıyayız"
Kılıçdaroğlu'ndan Önemli Açıklamalar
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin il başkanları toplantısına katıldı. Toplantıdan önce Kılıçdaroğlu, basın açıklaması yaparak gündemi değerlendirdi.
Kılıçdaroğlu, '17 Aralık operasyonunu paralel devlet yaptı deniliyor. 17 Aralık operasyonunu, bu devletin vicdanı yapmıştır. Bu devlet sıradan bir devlet değil, gelenekleri olan bir devlettir. Paralel devlet yaptı, paralel devlet yaptı deniliyor. Totaliter bir rejim ile karşı karşıyayız' dedi. Kılıçdaroğlu, 'Hukuk savunmaya geçmişse, bu ülkede bir şeyler var. Yargının en tepesindekiler kaygısını dile getiriyorlar. Sadece bir kişinin kaygısı değil. O da söyledi. AYM'deki bütün yargıçların ortak kaygısı ve söylemi. Türkiye, bu noktaya gelmişse, hepimize düşen yeni ek görevler var demektir' dedi.
Yerel seçimde oy oranlarında artış olduğunu ancak sonuçların parti olarak bekledikleri gibi olmadığını, belirten Kılıçdaroğlu, ' Son dört yıl içinde önemli değişiklikler oldu partimizde. Üye sayımız 2010'dan, 2014'e yaklaşık yüzde 46 artı. 750 bin olan üye sayımız, 1 milyon yüz bine çıktı. Bu çok önemli bir gelişme. Ama bu yetmiyor. CHP'ye oy veren her yurttaşımızı, partimize üye yapmalıyız. Almanya, İngiltere, Fransa'daki sosyal demokratları düşündüğümüzde, en güçlü sosyal demokrat örgütlenme Türkiye'de. Üye sayısı itibariyle. 2009'a göre oylarımızda artış var. 12 milyon yurttaşımız oy verdi bize. Ama beklediğimiz oranda değil Yüzde 30 bandına yaklaştığımızı görüyoruz.
'AYM'DEKİ BÜTÜN YARGIÇLARIN ORTAK KAYGISI VE SÖYLEMİ'
Anayasa Mahkemesi Başkanı (AYM) Başkanı Haşim Kılıç'ın yaptığı açıklamaların gerçeği yansıttığını ifade eden Kılıçdaroğlu, 'Totaliter bir rejim ile karşı karşıyayız. Geldiğimiz noktada, kendi iradesini halka milli irade diye dayatmaya çalışan bir zihniyet var. Kendi iradesini milli irade olarak görüyor. 200 yıllık bir demokrasi mücadelemiz var. Son 5 yılda geldiğimiz trajedilere bakın. Bedeller ödedik, şimdi önümüze yeni bedeller koyuyorlar. Ben dahil olmak üzere her CHP'li hukuk ve demokrasi yolunda bedel ödemekten kaçınmayacaktır. Bu bizim ortak irademizdir. Sözde bir diktatörün yüzüne, bir diktatör özentisinin yüzüne hukuk devletinin ne olduğu söylendi. Yargının, siyasal iktidarın yada egemen güçlerin arka bahçesi olmaması gerektiği özenle çizildi. Türkiye bu noktaya gelmişse hepimizin oturup yeniden düşünmesi lazım. Hukuk savunmaya geçmişse, bu ülkede bir şeyler var. Yargının en tepesindekiler kaygısını dile getiriyorlar. Sadece bir kişinin kaygısı değil. O da söyledi. AYM'deki bütün yargıçların ortak kaygısı ve söylemi. Türkiye, bu noktaya gelmişse, hepimize düşen yeni ek görevler var demektir' diye konuştu.
'ZALİMLERE KARŞI ADALET MÜCADELESİ VERİYORUZ'
Kılıçdaroğlu, 'Zorbalara karşı, özgürlük mücadelesi veriyoruz. Diktatörlere karşı, demokrasi, zalimlere karşı adalet mücadelesi veriyoruz. Kolay bir mücadele değil. Son seçimlerde biz AKP devleti ile yarıştık. Valisiyle kaymakamıyla, emniyet müdürüyle bütün kurumlarıyla' dedi.
'HAKİM VE SAVCILARA SESLENİYORUM KORKMAYIN CESUR OLUN'
Hakim ve savcılara, 'cesur olun' diyerek seslenen Kılıçdaroğlu, Hakim ve savcılara sesleniyorum korkmayın cesur olun. Hiç kimse hakime talimat veremez, genelge gönderemez. Sizin yetkileriniz anayasa ile güvence altına alınmıştır. Mahkemeleri siyasal iktidarları arka bahçesi haline getirmeyin. Korkmayın. Acaba biz sürürler mi? Sizi sürecekleri her yer Türkiye Cumhuriyeti'nin topraklarıdır. Nereye gönderecekler? Sizin sadece ülkeye karşı değil çocuklarınıza karşı da sorumluluklarınız var. Adalet sizin vicdanınıza teslim edilmiştir. Siz yüceltmek zorundasınız. Siyasal iktidarın arka bahçesi haline getirirseniz en büyük yarayı siz alırsınız. Vidanızın sesini dinlediğiniz sürece bir şey olmayacaktır. Verdiğiniz kararlar milli iradenin kararlarıdır. Hakimlerden, ayrıcalık beklemiyoruz. Sadece evrensel hukuk kurallarının gereğini yerine getirmesini bekliyoruz' diye konuştu.
'TOTALİTER REJİMDE HİÇ KİMSE KENDİSİNİ GÜVENDE HİSSETMEZ'
Kılıçdaroğlu, 'Bir ülkenin başbakanı kendisini güvende hissetmiyorsa, sokaktaki vatandaş nasıl güvende hissedecek? Totaliter rejimde hiç kimse kendisini güvende hissetmez. Diktatör dahil' dedi.
'MİT YASASINDAN ÖNCE CUMHURİYET HALK PARTİSİ MİLLETVEKİLLERİ FİŞLENMİŞLERDİ'
MİT yasası ile devletin bir istihbarat devleti haline getirildiğini ileri süren Kılıçdaroğlu konuşmasına şöyle devam etti: 'MİT yasası ile devlet bir istihbarat devleti haline getirdiler. Hukukun üstünlüğünü olduğu yerde istihbarat ana aktör olmaz. İstihbarat ile devleti yönetiyorsunuz. Cumhuriyet Halk Partisi milletvekilleri, bu yasa çıkmadan önce fişlenmişlerdi. Şimdi fişlemeyi meşru hale getirdiler. 12 Eylül darbesinin yapamadığını şimdi bunlar yapıyorlar. Bizim yeni Kenan Evrenlere ihtiyacımız yok. Herkesin karnının doyduğu, özgür bir Türkiye'ye ihtiyacımız var.'
'17 ARALIK OPERASYONUNU DEVLETİN VİCDANI YAPMIŞTIR'
Kılıçdaroğlu, 'Bir hükümetin, bir devleti nasıl soyduğuna tanık olduk. Ayrıntıları daha net ortaya çıkacak. Soruşturma komisyonları kurulacak. Diktatörler her zaman kendilerine sanal bir düşman yaratırlar. O düşman ile mücadele edip, toplumun dikkatini başka bir yöne çekerler. Güçlü bir havuz medyası oluştururlar. 17 Aralık operasyonunu paralel devlet yaptı deniliyor. 17 Aralık operasyonunu bu devletin vicdanı yapmıştır' ifadelerine yer verdi.
'MİT, BAŞBAKANIN ÖNÜNE 3 SAYFALIK BİR RAPOR KOYMUŞTUR'
Kılıçdaroğlu, '18 Nisan 2013'te Başbakanlık koltuğunda oturan zatın önüne MİT, 3 sayfalık bir rapor koymuştur. Arzu edenlere o raporları verebiliriz. Devletin balkanlarının bir kişi tarafından nasıl satın alındığı o raporda vardır. Söylenmiştir, Rıza Sarraf ile bakanların ilişkisi ortaya çıkarsa, hükümet zor durumda kalır denilmiştir. 8 ay geçmiştir o raporun üzerinden, Başbakanlık koltuğunda oturan zatın kılı dahi kıpırdamıştır. Devletin vicdanı harekete geçmiştir. Bu devlet, sıradan bir devlet değil, gelenekleri olan bir devlettir. Paralel devlet yaptı, paralel devlet yaptı deniliyor' dedi.
'KALEMİNİ İKTİDARA KİRALAYANLARA BİZ SATILIK DERİZ'
Kılıçdartoğlu, 'Kalemini iktidara kiralayanlara biz satılık deriz. Kalemlerini, manşetlerini de kiralıyorlar. Bu medyanın temel özelliği iktidara yaranacak güçlü bir algı oluşturmak. Havuz medyasının özelliği bu. Bir gazetenin genel yayın yönetmeni, havuz medyasında, devletin kamu bankasına telefon açıyor. Süleyman 2 milyon lira gönder, aylıkları ödeyeceğim. Orası senin babanın çiftliği mi? Bunun hesabı sorulmadı. Ama o kişi hala yazıyor. Totaliter rejimlerde ifade özgürlüğü tehdit altındadır' diye konuştu.
'SONUÇLARDAN MEMNUN DEĞİLİZ MORALİMİZİ BOZMADAN DAHA FAZLA ÇALIŞACAĞIZ'
Seçim sonuçlarının parti olarak bekledikleri gibi olmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, 'Bir oy bile bizim için çok önemlidir. Halka adanmış bir oydur. Sonuçlardan memnun değiliz bu bizim moralimizi bozmayacak daha fazla çalışacağız. Bizim kitabımızda umutsuzluk yok' diye konuştu.
'1 MAYIS'DA TOMALAR, BİBER GAZLARI YARALANANLAR OLACAKTIR'
Kılıçdaroğlu, 'Tipik örneğini 1 Mayıs'ta göreceğiz. Tomalar, biber gazları yaralananlar olacaktır. 'Yine cam çerçeve kırıldı' diyecek' dedi.
TÜRKİYE, BAKANLARIN ÇOCUKLARININ TÜRKİYE'Sİ DEĞİL BERKİN ELVANLARIN TÜRKİYE'Sİ OLACAK
Kılıçdaroğlu, 'Türkiye yeni bir Türkiye, bakanların çocuklarının Türkiye'si mi, Berkinlerin mi Türkiye'si olacak? Biz bakanların çocuklarının Türkiye'sini değil, Berkin Elvanların Türkiye'si olacak. Çocukların özgürce sokağa çıkıp, konuşabildiği bir Türkiye. Bunu savunacağız' açıklamasında bulundu.
'AKP DEVLETİ İLE MÜCADELEMİZİ BİR SEFERBERLİK ANLAYIŞI İÇİNDE YAPACAĞIZ'
Kılıçdaroğlu, 'Biz mücadelemizi, bir seferberlik anlayışı içinde yapacağız. Bu ülkeye karşı sorumluluklarımız var. Kolay bir mücadele değil. Bir AKP devleti ile onun polisi, ordusu, istihbarat örgütleri, valisi ile kaymakamı ile mücadele ediyoruz. Bu düzeni değiştireceğiz. Hak ve adaletten yana bir düzeni kuracağız. Zor ve onurlu bir mücadele' dedi.
Hakime TORUN / ANKARA (DHA)