Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
İspanya Seçimlerinde Podemos Rüzgarı
İspanya'da yaklaşık 35 milyon seçmenin kayıtlı olduğu yerel seçimler, ülkenin demokrasi tarihinde yeni bir siyasi dönemin başlangıcı sayılacak sonuçlar çıkardı. Yerel seçimlerin kesinleşmeyen sonuçlarına göre, iktidardaki Halk Partisi (PP) güç kaybetse de birinciliği elde etti.
İspanya'da demokrasi tarihinden bu yana alışılagelmiş iki büyük partili (Halk Partisi PP ve Sosyalist İşçi Partisi PSOE) siyasi yapı, dün yapılan yerel seçimler sonrası da ayakta kalmayı başardı. Ancak ekonomik krizle ortaya çıkan ve ilk defa seçimlere katılan ‘Podemos’ ile 2006’da Katalonya'da faaliyet göstererek siyasete atılan ve ilk defa ülke genelinde seçimlere giren ‘Ciudadanos’ (Vatandaşlar) partilerinin aldığı oy oranları yerel yönetimler için koalisyonu ve anlaşmayı zorunlu kılıyor.
2011’deki yerel seçimlerde PP ve PSOE'nin aldığı oyların toplamı yüzde 65'i bulurken, bu seçimlerde yüzde 51'e geriledi. Podemos ve Ciudadanos partileri hiçbir büyük şehirde ve özerk yönetimde kazanamasa da yerel meclislere soktukları vekillerle önemli başarı elde etti.
PP yine en çok vekili yolladı
İspanya Başbakan Yardımcısı ve hükümet Sözcüsü Soraya Saenz de Santamaria yerel seçimlere katılımın, 2011’e nazaran yaklaşık 2 puan düşüşle, ülke genelinde yüzde 64.77 olduğunu açıkladı. Açılan sandıkların yüzde 90'una göre verilen resmi rakamlarda, mevcut durumda iktidarda olan Halk Partisi (PP) ülke genelindeki oyların yüzde 26'sını alarak belediye ve özerk yönetimlere en çok vekil yollayan parti oldu.
Pablo Iglesias kimdir?
1978 doğumlu olan Pablo Manuel Iglesias Turrion, 2014'ten bu yana Podemos'un genel sekreterliğini yürütüyor. Daha önce Madrid'de bulunan Complutense Üniversitesi'nde siyast bilimi dersleri veren Iglesias'ın, Publico, Kaosenlared, Diagonal ve Rebelion.org gibi yayınlarda makaleleri çıktı.
Kendini 'solcu' olarak tanımlayan ve İspanya Komünist Gençlik Birliği ile küreselleşme karşıtı bir hareketin üyesi olan Iglesias, 2014 yılında sol bileşenlerle birlikte Podemos hareketini kurdu. Aynı yıl Avrupa Parlamentosu üyeliğine seçildi.
Podemos lideri adını, 19'uncu yüzyılda İspanyol sosyalizminin babası olarak kabul gören Pablo Iglesias Posse'den alıyor. Annesi Luisa Maria Turrion, bir sendikanın avukatı; babası Javier Iglesias, iş müfettişi ve emekli tarih öğretmeni olan genç liderin dedesi Manuel Iglesias ise faşist Franco rejimi sırasında ölüme mahkûm edilmiş biri. Ancak dede Iglesias, şahsına yönelik tüm suçlamalardan aklandığı için idam edilmedi.
Madrid'de 'Ahora Madrid' zamanı
PP 13 özerk yönetimin 9'un da ve ülke genelinde 31 büyük belediyede seçimlerin kazananı olarak çıksa da 2011’de yüzde 37 olan oy oranına göre ciddi kayba uğrayıp, yerel yönetimlerde tek başına yönetecek çoğunluğu yakalayamadı. Başkent Madrid'de PP 21, Podemos'un desteklediği ‘Ahora Madrid’ (Madrid Şimdi) 20, PSOE 9, Ciudadanos 7 vekilini belediye meclisine soktu.
Bu arada ana muhalefette bulunan PSOE oy kaybına uğramasına rağmen ülke genelinde yüzde 25 oy aldı. PSOE 2 özerk yönetimde ve 13 büyük şehirde 1. parti çıktı.
Katalonya'da Davud, Calut'u yendi
İspanya'nın en önemli kentlerinden biri olan Barcelona'da ise tarihi bir sonuç çıktı. Podemos'un desteklediği ‘Barcelona en Comu’ adlı siyasi oluşumun adayı Ada Colau 1 vekil farkla Barcelona'da en fazla oyu aldı. Barcelona'daki ipotek mağdurları derneğinin kurucusu olan ve Barcelona kentinin ilk kadın belediye başkanı olması beklenen Colau, seçim sonuçları sonrası yaptığı konuşmada 'Davud'un Calut'a karşı zaferi oldu. Korku kampanyasına karşı umut ve heyecan kazandı' dedi.
Bağımsızlık yanlısı ayrılıkçı girişimlerle son yıllarda ön plana çıkan Katalonya genelinde ise mevcut durumda bu bölgede iktidarda olan Yönelim ve Birlik Koalisyonu (CIU) yüzde 21.5'lik oranla Katalonya'da 1. parti çıkmaya devam etti.
Kaynak: Sputnik Türkiye, Hürriyet, Vatan