Bilim İnsanları Depresyonun Tamamen Fiziksel Bir Rahatsızlık Olduğunu Söylüyor!
Depresyonu hepimiz yaşanan olaylar neticesinde gelişen bir çökkünlük hissi, yani tamamen zihinsel bir problem olarak biliriz ve günlük yaşamda da bu anlamda kullanırız. Ancak bilim insanlarının son yaptığı beyin görüntüleme çalışmaları, depresyonun tamamen beyinde meydana gelen bir anomali olduğunu ortaya koyuyor...
Depresyon bugün dünya genelinde her 4 insandan 1'ini hayatı boyunca en az bir kez etkileyen ciddi bir duygudurum bozukluğudur.
Uzun süre şiddete, ihmâle, tacize ya da fakirliğe maruz kalmanın tetikleyebildiği bu rahatsızlıktan dünya genelinde 350 milyon insan muzdariptir.
Depresyonun etkilemediği herhangi bir yaş, coğrafi bölge, demografik ya da sosyal pozisyon bulunmamaktadır. Tarihte Ludwig van Beethoven, John Lennon, Edgar Allan Poe, Mark Twain, Georgia O’Keefe, Vincent van Gogh, Ernest Hemmingway, F. Scott Fitzgerald ve Sylvia Plath gibi ünlü isimlerin de mücadele ettiği bilinen bu bozuklukla ilgili elde edilen yeni veriler ise oldukça ilginç...
İngiltere'nin Warwick ve Çin'in Fudan Üniversitesi'nden araştırmacılar, depresyonun bilinenden çok daha fazlasına işaret ettiğini kanıtladı ve depresyonun beyinde etkilediği bölgeyi tespit etti.
Hem Warwick, hem de Fudan Üniversitesi'ndeki araştırma ekibinin bir üyesi olan Jianfeng Feng, bu duygudurum bozukluğuyla ilgili şunları söylüyor:
'Depresyon, modern toplumumuzda oldukça yaygın olan ve milyonlarca insanı etkileyen bir rahatsızlıktır. Öyle ki bugün Londra'nın musluk suyunda bile Prozac'ın (yaygın olarak kullanılan bir antidepresan) izlerine rastlayabiliriz.'
"Brain" isimli nöroloji dergisinde yayımlanan çalışmaya göre depresyon, beyinde bulunan belirli bağlantı noktalarının değişmesi sonucunda ortaya çıkıyor.
Beynin depresyondan sorumlu olan kısmına orbitofrontal korteks ismi veriliyor ve beynin bu bölgesindeki nöral bağlantılarda meydana gelen değişimler depresyona sebep oluyor.
Beyin görüntülemesi için yüksek hassasiyetli MRI kullanan araştırmacılar, toplamda 900 kişi üzerinde çalıştı.
Bu kişilerin 421 tanesini majör depresif bozukluktan muzdarip olan insanlar oluşturuyordu. Elde edilen görüntülemeler gösterdi ki kayıp hissi ve düşük özsaygı gibi durumlar, direkt olarak beynin söz konusu bölümü (OFC) ile ilgiliydi.
Orbitofrontal korteks iki kısımdan oluşuyor ve bu farklı kısımlar, farklı tecrübeler neticesinde tetikleniyor.
Korteksin orta kısmı, bir ödül aldığımız zaman aktive oluyor ve bu kısım majör depresif bozukluktan muzdarip olan insanlarda düşük fonksiyon gösteriyor. Bu durum da depresyon yaşayan insanların neden bir tür kayıp, hayal kırıklığı hissi ve özsaygı yitimi yaşadığını açıklıyor.
Yapılan araştırmalar, korteksin yan kısımlarının ise depresyondan muzdarip olan insanlarda aşırı aktive olduğunu ortaya koydu.
Korteksin bu kısımlarının ise cezalandırma ile ilgili olduğu bulgulandı. Bu bölüm, aynı zamanda kişinin benlik bilinci ve hafızasıyla ilgili bölümlerle güçlü bir bağ içinde ve bu sebeple kişinin kendisiyle alakalı kötü hissetmesine ve kötü anıları daha kolay hatırlamasına sebep oluyor.
Bu çalışma önümüzdeki zamanlarda dünya çapındaki milyonlarca insana tedavi olanağı sunabilir ve depresyon bu sayede dünya yüzeyinden silinebilir!
Yorum Yazın
depresyon çok ağır bişe kimse yaşamasın
evet
Kortex dediğin şey hücreler, sinir sistemleri, kılcal damarların bölgesidir. Damarlar gerilir, sıklaşır, açılır ama his adına hiçbir şey hissetmezler. Depre... Devamını Gör
Gün geçmiyor ki Murat arkadaşımız ruhun varlığına başka bir ispat getirmesin. Maşallah hocam maşallaah.
geçmiyor onu bilirim