Akademisyenliğin Fakir Aile Çocuklarına Göre Olmadığını Söyleyen Doktora Öğrencisinin Anlattıkları Düşündürdü
Akademisyenliğin Fakir Aile Çocuklarına Göre Olmadığını Söyleyen Doktora Öğrencisinin Anlattıkları Düşündürdü
Akademik hayat, geçmiş yıllarda çok içine kapalı bir komün olurken, sosyal medyanın gelişmesi, üniversite sayısının artmasıyla giderek daha bilinen bir ortam halini aldı. Geçmiş yıllarda akademisyenlik, daha elit bir meslek kabul edilirken, her meslekte görülen nitelik erozyonuna uğraması bir yana 'kast' sisteminden bir şey kaybetmediği görüldü.
Bir doktora öğrencisini anlattıkları ve 'zengin babası' olmayanlara tavsiyeleri, kültür ve eğitim seviyesi yüksek olduğu düşünülen bu kesimde yapılanlar hakkında düşündürdü.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Tarihten tıpa, hukuktan kimyaya, ekonomiden görsel sanatlara üniversite eğitiminde iyi üniversite, doğru bölüm kadar, konusuna hakim, eğitimi ve öğrencilerini seven hocalar da önemlidir.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Profilinde İslam Felsefesi doktora öğrencisi olduğunu belirten "@krtglueg" nickli Twitter kullanıcısı akademisyenlikle ilgili öyle şeyler yazdı ki sorunun sadece maaş olmadığı görüldü. Kapak resmindeki gönderme de dikkat çeken kullanıcı, "Okumanın, akademik çabanın maddi hiçbir faydasını görmedim." diye başladığı paylaşımıyla düşündürdü.
"Ailen zengin değilse, çevren yoksa bu işlere girme."
"O kadar da olmaz diyordum. O kadarı az, daha fazlası var."
Akademide söylenenlerin fazlası var derken, "87 ales, 96 dil puanıyla Edirne’den Kars’a hiçbir kadro bulamadım" diye de ekledi.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
“Köpeklerin bisküvilerle beslendiği bir dünyada aç bir aydın, aç bin aydın..”
"Birçoğu antidepresan kullanan, psikolojik olarak yıpranmış insanlar. Bu ülkenin mi yoksa akademinin genel hali mi bu bilmiyorum."
Bu gözlemler ve yaşanmışlıklara dair beyin yakan yorumlar da görürken,
Eğitim ve okuduğunu anlama hakkında da düşünülmesi gerekiyordu.
Özellikle eğitim ne bu halde diye de düşünmemiz gerekirken,
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Tweetin altında ağırlıklı olarak
Aynı dertten muzdarip başarılı ve çalışkan ancak hayal kırıklığıyla bezeli öğrenciler görmek
İşin üzücü kısmı oluyordu.
Siz Türkiye'de akademisyenlikte yaşananların diğer sektörlerden farklı olduğun düşünüyor musunuz?
Kendisi de bunu yaşamış insanları ardından gelenlere yaptıkları hakkında ne düşünüyorsunuz?
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
Yorum Yazın
Evet, Doğru söylemiş. Akademisyenlik yaparken parasal kaygının olmaması gerek.Ve en önemlisi, eğer dayin yoksa veya bir grubun üyesi degilsen kadro bulma şa... Devamını Gör
Akademik kadrolar hep akraba dayı yeğen dolu. Üniversiteler de diploma verme kurumlarına dönmüş. Ülkeyi bu hale kim getirdi?