105 Yıl Sonra Ortaya Atılan Çarpıcı İddia: Titanic'i Batıran 'Buzdağı Değil, Büyük Bir Yangındı'

1912'de ilk seferini yaparken batan Titanic'in buzdağına çarptığı için değil, kömür deposunda çıkan büyük bir yangının neden olmuş olabileceği tartışılıyor. İddiayı ortaya koyan ise konuyla ilgili araştırmalar yapan gazeteci Senan Molony. Enkaz fotoğraflarını inceleyen Molony, enkazın sağ ön tarafında büyük yanık izleri gördüğünü ve içeride çıkan bir yangının, buz dağının çarptığı noktayı zayıflatmış olabileceğini söylüyor.

270 metre uzunluğunda ve yaklaşık 100 metre yüksekliğindeki transatlantik, bundan 105 yıl önce 15 Nisan'da batmış ve 1500'den fazla kişinin ölümüne yol açmıştı.

BBC Türkçe'de yer alan habere göre, Titanic'in gövdesi üzerinde yapılan son incelemeler, geminin motorlarının kömür depolama bölümünde çıkan dev yangın nedeniyle durmuş olabileceğini ortaya koydu.

Dümeni de çalışmaz hale gelen Titanic'in okyanusta sürüklenerek buzdağına çarpıp battığı tezi üzerinde duruluyor.

Titanic suya indirilmeden önce elektrik mühendisleri tarafından çekilen fotoğraflarını ve enkaz fotoğraflarını inceleyen Molony, enkazın sağ ön tarafında büyük yanık izleri gördüğünü söylüyor. 

Molony, 'Buzdağının gövdeyi deldiği noktayı inceliyorduk. Tam da o noktada büyük yanık izleri olduğunu fark ettik. İçeride çıkan bir yangın, buz dağının çarptığı noktayı zayıflatmış olabilir' diyor.

Kömür depolama bölgesinde çıkmış olabileceği düşünülen gizli bir yangının için için 3 hafta boyunca yanmış olabileceği ifade ediliyor.

Titanic yola çıktıktan sonra kazan dairesinin hemen yanındaki kömür deposunda bir yangın çıkmış, 12 kişilik bir ekip yangını güçlükle söndürebilmişti.

Titanic'i imal eden şirketin başkanı Joseph Bruce Ismay'ın da yolculara yangın konusunda hiçbir şey söylenmemesi konusunda mürettebatı uyardığı ifade ediliyor.

Molony, 'Titanic'in batışı hep bir kaza olarak lanse edildi. Bu hikaye dev bir geminin buzdağına çarpasından ibaret değil. Pek çok sebebin bir araya gelmesiyle büyük bir trajedi yaşandı: Yangın, buz ve sorumsuzluk' diyor.