Görüş Bildir
Samsung Galaxy S5 Mini'nin Teknik Özellikleri Hayal Kırıklığı Yaratacak
Samsung'un ünlü fan sitesi SamMobile, yaklaşan Galaxy S5 Mini akıllı telefonunun teknik özelliklerini sızdırdı. Site, Samsung SM-G800 adlı Galaxy S5 Mini'nin oldukça düşük donanımla geleceğini iddia ediyor. Teknik özellikleri tarif edilen cihaz, 4.5 inç 720p çözünürlükte Süper AMOLED ekrana, dört çekirdekli Snapdragon 400 işlemciye, 1.5GB RAM, 16GB depolama belleğine, 8MP arka kamera, 2MP ön kamera ve 2100mAh gücünde bataryaya sahip olacak. Buna ek olarak, telefon Android 4.4.2 Kitkat sürümüyle piyasaya sürülecek. Ayrıca cihaz büyük abisi gibi, IP67 sertifikasına sahip olacak. Ancak Samsung Galaxy S5 Mini'de kalp hızı ölçme ve parmak izi sensörlerinin olmayacağı söyleniyor. Ama bu bilginin kesin olmadığını hatırlatmakta fayda var. Son olarak Samsung Galaxy S5'in Haziran ayında piyasaya sürülmesi bekleniyor. vektenoloji
Walter Mitty'nin Gizli Yaşamı Filmini İzlemeniz İçin 7 Neden
Filmi şu an bitirdim ve bu yazıyı filmin bitiminden hemen sonra yazıyorum. Oscar ödüllerinde isminin geçmemesine çok şaşırdığım bir gerçek. Son yıllarda izlediğim en iyi film bu! Life dergisinde negatif müdürü olarak çalışan Walter, bir fotoğrafın negatifini kaybeder ve fotoğrafı gönderen fotoğrafçının nerede olduğunu hiç kimse bilmez. Çünkü fotoğrafçı sürekli dünyayı gezen birisidir. Filmse, bir arkadaşlık sitesindeki “hayatınızda anlatılmaya değer ne yaşadınız” gibi bir soruya verecek bir cevabı olmayan hayalperest Walter’ın bu fotoğrafçının peşine düşmesi ve sevdiği kadının yardımıyla kaybolan fotoğrafı araması üzerine kuruludur. Ben Stiller bu filmde hem oyuncu hem yönetmen koltuğunda bulunuyor. Eğer siz de benim gibi özgürlüğün rahat bir yaşamdan (parasal olarak demiyorum) ibaret olduğunu düşünmüyorsanız bu film kesinlikle size hitap ediyor. Her sabah uyandığınızda aynı şehir ve aynı insanlar sizi boğuyorsa, herşeyden biraz uzaklaşmanızı ve dünyayı bir ekrandan izlemenizi sağlayacak. Özgürlüğün tadına varacaksınız. Filmin özellikle başlarında Walter’ın hayallerinde gezerken harika grafikler göreceksiniz. Mükemmel bir kurgu izleyeceksiniz.Dedim ya son yıllarda izlediğim en iyi film bu! ve izlediğim en iyi finalde bu! Ağzınız açık bir şekilde hayretle ekrana yapışıp kalacağınız müthiş bir sonu var. İyi seyirler..Ne İzlesem Derdinize Son Verecen Blog
'10 Milyon Euroluk Çalıntı' Tablo İşçinin Mutfağında Çıktı
İngiltere’den 44 yıl önce çalınan en az 10 milyon euro değerindeki iki tablo bir İtalyan fabrika işçisinin mutfağında bulundu.Paul Gauguin’in “Masa üzerindeki meyveler ya da köpekli natürmort” isimli tablosu ile Pierre Bonnard’ın “İki koltuklu kadın” adlı eseri 8 Haziran 1970’te Londra’daki bir evden çalınmıştı.Gauguin’in 1889 yapımı tablosuna 15-35 milyon euro (44-102 milyon TL) arası değer biçiliyor.Bonnard’ın eserininse 600 bin euro (yaklaşık 1 milyon 760 TL) değerinde olduğu belirtiliyor.Filmleri aratmayan soygunda, biri polis kılığındaki 3 hırsız, tabloların bulunduğu evin sahibesine alarm sistemini kontrol etmek istediklerini söyleyerek içeri girdiEv sahibi hırsızlara çay hazırlamak için mutfağa gittiğinde de tabloları çerçevelerinden çıkararak çaldıİtalyan jandarmasından bugün yapılan açıklamaya göre, iki tablo çalındıktan sonra Londra’dan Paris’e götürüldü.Paris’ten de Torino trenine binen soyguncular, muhtemelen bir aksilikle karşılaştıkları için İtalya sınırında trenden indi ve tabloları trende bıraktı.Tabloların değerinden habersiz demiryolu yetkilileri de iki eseri önce depoya kaldırdı.Sonra da 1975’te açık artırmayla Fiat fabrikasında çalışan bir işçiye 45 bin İtalyan liretine yani 23 euroya (yaklaşık 70 TL) sattı.Tabloları yıllarca Torino’daki evinde tutan işçi, emekli olduktan sonra memlekti Sicilya’ya taşınınca tabloları da yanında götürdü ve evinin mutfağına astı.Tabloların gerçek hikayesi ise ancak işçinin oğlunun bir kitapta Gauguin’in başka bir eserini görmesiyle ortaya çıktı.İşçinin oğlu, babasının tablosuyla kitapta gördüğü Gauguin arasındaki benzerlikleri fark edince aile tabloları uzmanlara gösterdi.Tabloların gerçek değeri anlaşılınca da polise haber verildi.Birkaç ay önce ele geçirilen tablolar bugün Roma’da basın toplantısında sergilendi.Tabloların gerçek sahibine iade edilmesi bekleniyor.
15 Madde İle Tembellik Manifestosu
Tembellik nedir ne değildir, çerçevesi bi belli olsun dedik. İşte tembelliğin manifestosu.Not: Tembel biri olduğumdan doğal olarak bu manifestoyu hazırlamak haftalar sürdü.
Kobra Zehrine Dayanabilen Kas Geliştirildi
Bilim insanları, laboratuvar ortamında geliştirilen en güçlü kası başarıyla farelere nakletti. Mühendislik ürünü kasın, kobra zehrine bile dayanıklı olduğu belirtildi.Araştırmacılar, ciddi yaralanmalarda hızla kendisini tedavi edecek kas dokusu geliştirmek için önemli bir adım attı. Farelerden alınan ve mühendisliğe tabi tutulan kas dokusu, vücuttan bağımsız olarak kendi kendini iyileştirmeyi başardı.ABD’nin Duke Üniversitesi tarafından yapılan araştırmada, ilk olarak yeni doğan farelerden alınan ata hücrelerle jelatin benzeri hidrojel madde karıştırıldı. Ata hücreler, birçok şekle bürünebilse de, kök hücreler gibi süresiz kendini kopyalama özelliğine sahip değil. Elde edilen karışımı silindir kalıplara yerleştiren ve iki hafta büyümesini bekleyen araştırmacılar, hücrelerin güçlü kas iplikleri halinde dizildiğine ve farklılaştığına tanık oldu. Araştırma ekibinde yer alan biyomedikal mühendisi Nenad Bursac, ‘mühendislik ürünü kasın geçmişteki denemelerde elde edilenlerden 10 kat daha güçlü olduğunu ve vücut kaslarına benzerlik gösterdiğini’ belirtti. Kobra zehrinin hasarı ortadan kalktı Kasın kendisini iyileştirip iyileştiremediğini de merak eden araştırmacılar, 30 dakika içinde kas zarının parçalanmasına neden olan kobra zehri enjekte etti. Bursac ve meslektaşları, ciddi hasarın oluşmasının ardından kasın sahip olduğu fonksiyonel ata hücreleri sayesinde kendi kendini onardığını gözlemledi. Mühendislik ürünü kaslar, kendini iyileştirebildiğinin anlaşılmasının ardından tekrar farelere nakledildi. Kasların üzeri cam bir pencereyle kapatılarak, zamanla vücuttaki değişim gözlemlendi. İki hafta içinde, kılcal damarlar kas dokusunu kapladı ve kan ileterek daha da güçlenmesini sağladı. Elde edilen başarıya rağmen, sinir sistemine bağlanamayan kas vücuttan bağımsız faaliyet gösteriyor. Bilim insanları, insan kası üzerinde yapılan aynı denemede ise farelerden elde edilenden daha güçsüz bir kas geliştirebildi. Bursac, mühendislikle geliştirilecek insan kasının ilaç ve zehir testlerinde kullanılabileceğini, aynı zamanda birçok yeni tedavi geliştirilmesini sağlayabileceğini ifade etti. aljazeera
Reklam
An Be An Siber Saldırı Haritası
cybermap.kaspersky.com sitesi dünya genelinde an be an saldırıya uğrayan ülkelerin aktif siber haritasını oluşturdu.En fazla siber saldırılardan etkilenen ülkelerin Rusya, Viyetnam, Hindistan, Amerika ve Endonezya olduğu görülüyor.Türkiye 21. sırada!
Yerel Seçim oy dağılımı veritabanı ile inceleniyor!
2014 Yerel Seçimlerinin üzerinden iki gün geçti.  Fakat  seçim sonuçları  hala ‘resmi olmayan’verilerle kamuoyu ile paylaşılıyor.  Özellikle belli şehirlerde seçimlere itirazların artması, sayımların tekrarlanması seçim sonuçlarına gölge düşürmeye devam ediyor.  Twitter’da iki isim Burak Bekdemir ve Eren Yanık   sandık tutanakları ile YSK sonuçlarına yönelik verileri kullanarak oy dağılımını inceleyip, görselleştirip kamuoyu ile paylaşıyor.  Partilere ilişkin şeffaf analizler aktarılıyor.
Reklam
Halkalı Bir Asteroit Keşfedildi
Çeşitli gezegenlerin çevrelerinde halkalar olmasına alışkınızdır. Ancak astronomlar ilk kez bir asteroidin çevresinde bir çift halka keşfetti.Çeşitli gezegenlerin çevrelerinde halkalar olmasına alışkınızdır. Ancak astronomlar ilk kez bir asteroidin çevresinde bir çift halka keşfetti. 1997 yılında keşfedilen Chariklo isimli asteroit, Satürn ve Uranüs arasındaki bölgede bulunan bir yörüngeye sahip. Asteroidin dıştaki daha ince, içteki ise daha kalın olan halkaları kısmen buz içeriyor. Bu halkaların kaynağı üzerine düşünen astronomlar ortaya muhtemel iki sebep atıyor. Chariklo’nun halkaları, bu asteroide çarpan daha küçük bir cismin enkazının kütleçekimle tutulan parçalarından oluşmuş olabilir. Bunun yanında, Chariklo’ya eşlik eden daha küçük bir asteroit olabilir ve mikro meteroit çarpışmalar sonucu ondan ayrılan parçalar bu halkaları oluşturmuş olabilir.Ozan Karakaş/sol
DICE'ın 1 Nisan Şakası Büyük Tepki Topladı
Battlefield serisinin yapımcısı Dice'ın 1 Nisan'da Wii U platformuyla ilgili yaptığı ve oyuncuları kızdıran şaka için Peter Moore'dan özür mesajı geldi.Her 1 Nisan’da olduğu gibi bu kez de oyun dünyasında çok eğlenceli şakalar yapıldı. Dev firmalar absürt oyunlar duyurdu ve her zamanki gibi Half Life 3 şakaları gündeme geldi. Fakat bu şakaların arasında bir tanesi vardı ki kimseyi güldürmediği gibi, büyük tepki topladı. Dice’ın Wii U konsoluyla ilgili yaptığı şaka hem oyuncuları, hem de EA’ı sinirlendirdi.Söz konusu şakada Frostbite Engine’in en son sürümünün Wii U’ya geleceği söylenirken, Zelda ve Mario’nun bu motorla yapılacağı belirtilmişti. Kısa bir süre sonra hemen yayından kaldırılan tweet binlerce kez paylaşıldı ve internette hızla yayıldı. Bugün ise EA’dan Peter Moore yapılan şakayla ilgili özür diledi ve bunun “kabul edilemez ve aptalca” olduğunu dile getirdi.Bildiğiniz üzere Frostbite Engine’in Wii U’da çalışmayacağı açıklanmış ve oyuncular bu konuda büyük hayal kırıklığına uğramıştı. Dolayısıyla bu şaka onları epey kızdırdı. EA’ın oyuncuların gönlünü nasıl alacağı ise merak konusu.superkarga
Reklam
Çok Para Kazandırdığı Düşünülen 10 İş
Hiç cesaret edemediğimiz, ama cesaret edip de bir girişsek iyi para kazanabileceğimizi düşündüğümüz işler vardır. Hatta işimizden sıkıldığımızda aklımıza gelen, 'aslında şu işte iyi para var' dediğimiz, nihayetinde bulaşamadığımız işler var. İşte bunlardan 11 tanesini sizler için bulup çıkardık. Gerçekten çok para kazandırıyorlar mı? Takdir sizin.
Ölümünün 60. Yılında Sait Faik'ten Hikayeler İş Sanat'ta
Türk edebiyatının büyük ustası Sait Faik Abasıyanık, ölümünün 60. yılında 'Her Şey İnsanı Sevmekle Başlar' isimli dinletiyle İş Sanat sahnesinde anılıyor. Türk hikayeciliğinde kendine has tarzıyla ön plana çıkan Sait Faik, ardından gelen edebiyat kuşaklarına çeşitli açılardan öncülük etmiştir. Yazar insan ve insan sevgisi üzerinde temellenen, sade bir dille kaleme aldığı öykülerinde merkez-taşra ilişkisi üzerinde durmuş, sıradan insanın günlük hayatından kesitleri, İstanbul’u, adaları ve deniz temalarını sıklıkla işlemiştir. 'Her şey İnsanı Sevmekle Başlar' dinletisinde Sait Faik’in sevilen hikâyelerinden özenle derlenen seçkiyi Tilbe Saran, Metin Belgin, Bülent Emin Yarar ve Hakan Gerçek seslendirecek. Atilla Birkiye’nin düzenlemesi ve Mehmet Birkiye’nin rejisörlüğüyle eski bir radyo kayıt stüdyosu düzeninde seslendirilecek hikâyelere Serdar Yalçın’ın müzikleri eşlik edecek. Sait Faik’in 'Projektörcü', 'Alt Kamara', 'Plajdaki Ayna' , 'Sivriada Geceleri' ve 'Hişt Hişt' gibi öykülerinin seslendirileceği dinleti, 14 Nisan Pazartesi akşamı İş Sanat’ta.trthaber
Türk Sineması Hafızasına Kavuşuyor
Osmanlı döneminden günümüze Türk sineması bir arşivde toplanıyor. Proje tamamlandığında en kapsamlı veri tabanı ortaya çıkacak. 2 Nis 2014 Güncelleme 12:58 TSİ | Konular Kültür-Sanat Türk Sineması Araştırmaları projesinin bir uzantısı olarak gerçekleştirilen, Türk sinemasına dair yazılı, görsel ve işitsel bir hafıza oluşturmak adına hazırlanan arşiv çalışması, Haziran 2014’te bir internet sitesi üzerinden yayına girecek. Başlangıcından bugüne Türk sinemasına dair neredeyse tüm materyallerin incelenerek hazırlandığı internet sitesi, www.tsa.org.tr adresinden yayın yapacak. Herkesin erişimine ücretsiz olarak sunulacak veri tabanında, telif hakkı problemi olmadan on binlerce filme, görsel dokümana, bilgiye, kitap, gazete ve dergi röportajlarına, tez çalışmalarına erişmek mümkün olacak. Bilim Sanat Vakfı (BİSAV) tarafından yürütülen ve İstanbul Şehir Üniversitesi Sinema Televizyon Bölümü ile birlikte İstanbul Kalkınma Ajansı’nın katkılarıyla hazırlanan internet sitesi için tasnif ve tespit çalışmaları hâlâ devam ediyor. Proje koordinatörlüğünü sinemacı Murat Pay’ın yaptığı arşiv uygulaması sayesinde kültür zinciri içerisinde büyük bir yer tutan Türk sinemasının gelecek kuşaklara aktarılması da sağlanacak. Pay konuyla ilgili yaptığı açıklamada, ‘Bugüne dek 8 özel, 2 devlet arşivi bu anlamda elden geçirildi. Meslek birlikleri, dernekler ve sektördeki firmalarla iletişime geçip, bilgi paylaşımında bulunmaya başladık. Yurt dışında 15 civarı sinematekle iletişim kurarak erken dönem Türk sinemasının izlerini araştırıyoruz. Bu kapsamda Taksim Atatürk Kitaplığı ve Beyazıt Devlet Kütüphanesi'nden Osmanlı'dan günümüze sadece sinema konulu 60 farklı derginin 3 bin sayısı dijitalize edildi. Yine Beyazıt Devlet Kütüphanesi arşivinden yaklaşık 5 bin 300 afiş, 3 bin lobi fotoğraflandı’ dedi. Haziran ayı içerisinde test yayınına başlayacak internet sitesinin danışma kurulunda, Giovanni Scognamillo, Burçak Evren, Semih Kaplanoğlu, Peyami Çelikcan, Yalçın Yelence, Abdülhamit Kırmızı, Celil Civan gibi isimler yer alıyor. Proje kapsamında, Agah Özgüç ve Vadullah Taş gibi koleksiyonerlerin arşivlerinden istifade ediliyor. 8 kişinin tam, 5 kişinin ise yarı zamanlı çalıştığı proje, birçok gönüllü tarafından da destekleniyor. Anadolu Ajansı
Reklam
Ankara Dağ Filmleri Festivali Başlıyor!
Dağ Kültürü Derneği ile Mineral Event tarafından düzenlenen ve bu yıl “Doğaya Dokun” temasıyla yola çıkan 9. Dağ Filmleri Festivali, 2 Nisan - 6 Nisan 2014 tarihlerinde Ankaralı sinemaseverlerle buluşuyor. Türkiye'de doğa, insan, keşif ve macera konulu, ilk ve tek film festivali olan Dağ Filmleri Festivali, 2 Nisan'da Ankara izleyicisi ile buluşuyor. 6 Nisan'a kadar sürecek festivale, Çağdaş Sanatlar Merkezi ev sahipliği yapacak. ‘Dünyadan’, ‘Keşif Ruhu’, ‘Su Dünyası’, ‘Bisiklet’, ‘Doğa-Çevre-İnsan’ ve ‘Kayak’ başlıkları altında toplam 37 film gösterimi olacak. Festivalin dikkat çekici filmlerinden biri 'Şehirden Zirveye.' Belgesel Sebastian Stiphout ve 9 yaşındaki oğlu Luca’nın, Münih'teki evlerinden Almanya’nın en yüksek zirvesi olan Zugspitz’e doğru alışılmışın dışındaki yolculuklarını anlatıyor. Pakistan’ın Karakurum kentinde bulunan K2 rotası üzerine üç filmin yanı sıra, 1953 yılında Yeni Zelandalı dağcı Edmund Hillary ve arkadaşlarının gerçekleştirdiği Everest tırmanışında yaşananlar da 'Uçurumun Kıyısında' filmi ile festival kapsamında izleyici ile buluşacak.sol
Kütüphaneler Kapatılırken Kutlama Yapılabilir mi?
Kültür Sanat ve Turizm Emekçileri Sendikası (Kültür Sanat Sen), bu yıl 50.kez kutlanan Kütüphane Haftası’nda yazılı bir açıklamasında, “Kütüphanelerin içinde bulunduğu durum hiç de umut verici değildir. Türkiye’deki kütüphaneler, hem sayı, hem içeriğinde yer alan eserler, hem de ziyaretçi açısından oldukça geri duruma getirilmiştir” dedi.Sendika, 321 kütüphanenin önce protokollerle yerel yönetimlere devredildiğini sonra da kapatıldığına dikkat çekti. 2004 yılında halk kütüphaneleri sayısı bin 367 iken 2012 yılında bu sayı bin 112’ye düştü. Kültür;Sanat Sen’in yazılı açıklaması şöyle: Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneciler ve Yayımcılar Genel Müdürlüğü ile Türk Kütüphaneciler Derneği tarafından çağrı yapılsa da düzenlenen Kütüphane Haftası programına bakıldığında iktidara yakın çevrelerin yoğun katımı dikkatleri çekiyor. Yazın ve edebiyat alanında faaliyette bulunan Türkiye Yazarlar Sendikası, Pen Türkiye gibi Edebiyat ve yazın örgütlerinin yer bulamadığı programda düzenlenen panel ve söyleşiler büyük bir titizlikle seçilmiş. Hatta bazı kütüphane temsilcilerinin sunum yapacağı bölümde doğrudan “AKP Kütüphanesi” yer alıyor. Sormak istiyoruz bunca değerli kütüphane kapatılırken AKP’nin Parti Kütüphanesinin ne gibi bir özelliği var ki kendisine Kütüphaneler Haftasında özel yer bulabiliyor. Ayrıca Kütüphane alanında birikmiş onlarca sorunu çözmeyen bir iktidar partisinin eleştirilmesi gerekirken neden partisine kurduğu kütüphane üzerinden reklamı yapılıyor? Üstelik Türkiye Yazarlar Sendikası tarafından Yıldız Sarayı’nda yapılan Edebiyat müzesinin depo yapılmak üzere kaldırılması hafızalarda taze iken etkinliklerin AKP’yi memnun etmek üzere hazırlandığı görüntüsü vermektedir. Diğer yandan Kütüphane Haftası’nın açılış konuşmalarını yapmak üzere bu yıl bir ilk gerçekleştirilerek, Türkiye Diyanet Vakfı İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) Kütüphane ve Dokümantasyon Müdürü Mustafa Birol Ülker açılış konuşması yapacaklar arasında ilk sırada yer alacak. Basın yayın ve edebiyat dünyasının bütünün yer aldığı kütüphaneler haftası etkinleri düzenlemek yerine yandaş yazar, kurum temsilcisi ve gazetecilerin öne çıkarılmasında ki amacı merak ediyoruz doğrusu. Hemen her alanda yandaş olma hevesi ve biat kültürü Kütüphaneler Haftası’nda da kendisine yer bulmuş olmasına da anlam veremiyoruz. Kütüphaneler haftasının bu şekilde düzenlenmesine ön ayak olan ve imzası olan kuruluşların bu tavrını kınıyoruz. Siyasi iktidarın, bilimsel bilginin gelecek nesillere aktarılmasında tarih boyunca en önemli paya sahip olan kütüphaneciliğe yaklaşımı ise değersizleştirme, yok sayma ve kendi haline bırakarak giderek yok etme şeklindedir. Siyasi iktidarın, kütüphanelere ve kütüphane emekçilerine yaklaşımını protesto ediyoruz. Kütüphane Haftası’nı kutlamıyoruz. Ankara-ZETE
Reklam
How I Met Your Mother: Ted'in 30 Kadını
CBS'in 2005'ten beri ekranlara gelen komedisi How I Met Your Mother, bu Pazartesi günü yayınlanacak 'Last Forever' bölümü ile 1 saatlik finalini gerçekleştiriyor! Annenin kim olduğunu geçen sezon nihayet öğrendik, peki Ted'in hayatına şimdiye kadar kimler girmişti? Robin'den Victoria'ya, Zoey'den Karen'a; karşınızda 'Ted'in Kadınları'
Çoraplarla Yeniden Yaratılan 25 Efsane Albüm Kapağı
Londralı fotoğrafçı Thom Moore sıra dışı bir işe imza atıyor. Pink Floyd, The Beatles, Depeche Mode gibi müzik devlerinin albüm kapaklarını, “Çoraplı Albüm Kapakları” çalışması ile yeniden yaratıyor. Hepsinin ortak noktası ise eski çoraplar! Sanatçının “Niçin çorap?” sorusuna cevabı ise şöyle; Düşüncesizce söylenen bir söz inada döndü. Bazen birisine limit koymak, çok yaratıcı fırsatlar yaratılmasına sebep olabiliyor. Ayrıca fazlasıyla çok çorabım var! =)
Spotify'ın Yeni Karanlık Tasarımı İçeriği Öne Çıkarıyor
Online müzik dinleme servisi Spotify, bugün baştan uca yepyeni bir tasarımla karşımıza çıktı. Servisin web, masaüstü ve iOS uygulamalarını kapsayan değişiklikle Spotify siyaha boyandı. Ancak asıl haber elbette bu değil. 2008 yılından bu yana yapılan en kapsamlı değişimle Spotify’ın yeni tasarımı uygulama deneyiminin hemen her noktasına dokunuyor ve içeriği öne çıkarmasıyla dikkat çekiyor. Kesinlikle sadeleştiğini söyleyebileceğimiz Spotify’da bu hissi veren öncelikli elementse siyah rengi. Siyah, açık siyah ve gri vurgularla sağlanan sadelik hissinin yaratabileceği soğukluksa, eskiden yer yer köşeli olan tasarımın tamamen terk edilmesiyle giderilmiş. Uygulamada oval hatta yuvarlak hatlar ağırlık kazanmış. Buna paralel olarak daha açık ve yuvarlak hatlara sahip Proxima Nova yazı tipi tercih edimiş. Kullanıcı deneyiminde içeriği ön plana çıkaran yaklaşıma bu yazı tipinin karakter kazandırdığını söyleyebiliriz. Spotify’ın değişimi yalnızca görsel tasarımını ilgilendirmiyor. Uygulamada eskiden beğendiğiniz şarkıları sadece çalma listelerine ekleyebilirken, buna ek olarak ”Your Music”: Türkçe versiyonunda “Müziğiniz” özelliği eklenmiş. İstediğiniz şarkı ya da albümleri buraya ekleyerek bir koleksiyon yapmanız mümkün. Bu değişiklik tipik bir MP3 ya da CD çalar mantığını geride bırakmak için gerekli olabilir. Spotify yeni tasarımında, Gözat özelliğini de geliştirmiş. Uygulama daha ilgili ve daha yerel içerikler sunma vaadiyle geliyor. Arama yaparken, sanatçı ve kullanıcı sayfaları yuvarlak resimlerle sunulurken, içerik de görselin ağırlıkta olduğu kartlarla iletiliyor. Yeni tasarımda çok daha fazla görsel var, albüm kapakları da buna dahil.Spotify Türkiye tarafından paylaşılan basın bülteninde yeni tasarımın Müziğiniz kısmı ve güncellenen Gözat bölümünün bugünden itibaren kademeli olarak iPhone, masaüstü ve web kullanıcılarına sunulacağı ve kısa sürede tüm platformlarda kullanılabileceği bilgisi veriliyor. webrazzi
Reklam