Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Toplu Taşımada Gönül Rahatlığıyla Telefon Konuşmaları Yapamayan İnsanların Bildiği 15 Şey
Toplu taşımalarda bütün ailevi meselelerine, kankuluk hiyanetlerine, aşklarına, sevgilerine tanıklık ettiğimiz o bağır çağır telefon konuşmalarının yanında bir de bunu asla beceremeyen, otobüsteyken telefonu her çaldığında ecel terleri döken sessiz sakin kendi halinde insanlar ne güzeldir değil mi?
O halde sadece bu minnoş insanların bildiği şeylere hep birlikte biraz yakından bakalım...
1. Vaktinizin büyük bir kısmını geçirdiğiniz toplu taşımaların ne denli sıkıcı ve boğucu bir ortam olduğunu en iyi siz bilirsiniz.
2. Bu akmayan trafikte geçen sıkıcı zamanı ise sessiz sakince sindiğiniz yerde ya kitap okuyarak ya da telefonla oyalanarak geçirmeye bayılırsınız.
Telefonla oyalanmaktan kastımız tabii ki müzik dinlemek, oyun oynamak, mesajlaşmak, tivit okumak vs. vs. gibi etkinlikleri kapsıyor. Yoksa telefonla konuşmayı kesinlikle kastetmiyoruz.
3. Fakat hiç beklemediğiniz anda gelen, ısrarla çaldırmaktan vazgeçmeyen çağrı, o andan itibaren orada geçecek olan dakikalarınızın hepsini alt üst eder.
Neyse, belki acil bir şeydir, önemlidir, hayat memat meselesidir der açarsınız. Hemen kapatabilmek umuduyla.
4. Telefonunuz zır zır çalarken açıp açmamak arasında gidip geldiğiniz o saniyeler içerisinde bütün otobüs de sizinle birlikte o karar aşamasına dahil olmuş gibi hissedersiniz.
Aslında konuşurken rahat hissetmeyeceğinizi düşündüğünüz için açmak istemediğiniz bu telefon macerası yine de başınızın belası olur, otobüsün tüm yolcuları sizi izliyormuş gibi hissedersiniz....
5. Israrla çalan o telefonu açıp alelacele otobüste olduğunuzu belirtmek istersiniz ama hattın ucundaki kişi bunun ne anlama geldiğini asla bilmez.
Aslında bu zaten boşa bir çabadır, otobüste olmak telefonla konuşmaya engel değil aksine telefonla konuşulabilecek en uygun yerdir. Çünkü evde atomu parçalayacağınız için telefon konuşmalarını otobüste yaparsanız zamanınız size kalır. 😬
6. Siz telefonu bir an evvel kapatma derdindeyken karşıdaki kişi yıllarca o telefon konuşmasını bekliyormuşçasına adeta konuları art arda dizer.
Hayır siz o kadar kısa cevaplar veriyorken konu konuyu nasıl açıyor, neyin peşinde aklınız mantığınız ermez....
7. Konuşma ilerledikçe sosyal fobiniz sizi yok etmeye hazırlanır gibi üstünüze üstünüze çullanır, tüm gözler size çevriliyormuş gibi hissedersiniz.
Metrekareye 50 kişinin düştüğü bu alanlarda bütün gözlerin sizin üzerinizde olduğunu hissetmek kabusunuz, karabasanınızdır adeta.
8. O konuşmalar esnasında kişisel yorumlar yapmamaya, özel hayatınıza değinmemeye büyük özen gösterirsiniz, zira etrafta kimin olup olmadığına yeterince hakim olamayacağınızı bilirsiniz.
Zaten konuşamamanın yükü var üzerinizde bir de telefonun karşısındaki konuyu çok konuşulan bir dedikoduya ya da sizin özel yaşamınızla ilgili bir konuya getirdiyse işiniz daha da karmaşıklaşacak. Ya sizi dinleyen ve tanıyan biri varsa? Ya konuşmalarınızdan gıybetini yaptığı kişinin kim olduğunu çıkardıysa? :(((((((
9. Rahatça keyiflice kimseyi rahatsız etmeden kimsenin gözüne batmadan mesajlaşmak varken ne diye arama diye bir seçeneğin olduğuna dair kendi içinizde derin bir hesaplaşmaya girersiniz.
Hem söz uçar yazı kalır, biliyorsunuz ki...
10. Tüm saflığınızla bir kez daha telefonun ucundaki şahsa otobüste olduğunuzu belirtme ihtiyacı hisseder, telefonu yüzüne kapatmamak için kendinize hakim olmaya çalışırsınız.
Aslında bu bir yandan da çevreye 'ben telefonu kapatmak istiyorum' demenin bir diğer türlüsüdür. Hissettirin rahatsızlığınızı, oflayın puflayın falan.
11. Sesinizi mümkün olduğunca en normal tona ayarlamanıza rağmen karşıdakinin ısrarla "sesin gelmiyor yeaa" diye hönkürmesi en büyük kabusunuzdur.
Valla kardeş konuşacaksan maksimum ses budur, beğenmezsen kendin bilirsin. 😒
12. Hele ki kulaklıkla konuşuyorsanız en minimum ses tonuyla konuşabilmek için kulaklığın mikrofonunu neredeyse boğazınıza kadar sokmak..... Bu hissi de en iyi siz bilirsiniz.
Kulaklıkla konuşmak ne kadar zor olabilir ki dersiniz ama oluyor, yaşayan bilir!
13. Gönlünüzce telefonda sohbet bile edemiyorken gelen o aşşşşııırrııı komik esprinin üzerine patlatmak üzere olduğunuz kahkahalar da boğazınızda düğümlenir.
Zaten konuşurken bile bin güçlük çekiyorsunuz, bir de komiklikler şakalar üzerine içli içli gülmenizi kim bekleyebilir ki sizden?
14. Cep telefonlarının ilk yaygınlaştığı zamanlarda otobüslerde telefonla konuşmak yasaktı ve bu konuda insanlar birbirini uyarmakta baya dikkatliydiler. O günler özlemdir işte sizin için.
Otobüsün bilmem nelerini bozuyor telefon sinyalleri diye telefon görüşmelerine izin verilmezdi, herkes de bu konuda çok dikkatliydi. Keşke şimdi de öyle olsaydı da otobüsteki bu uzun telefon konuşmaları gününüzü zehir etmeseydi size. 😭
15. Çok rastlamazsınız ama ah bir de yanınızda kitap okuyan biri oturuyorsa bunun vicdan azabı çok ağır gelir.
Kendinizden bilirsiniz öncelikle bunu. Bu yoğun trafiği bayıla bayıla okuduğunuz kitaba devam ederek değerlendirmek istersiniz ama yanınızda kulaklarınızı çınlatan bir telefon görüşmesi yapılmaktadır. 1 saatlik mesafede 4 sayfa okuyabildiğinize şükredersiniz ve bunun kimsenin başına gelmesini de asla istemezsiniz.
Toplu taşımada telefonla konuşmak da ayrı dert konuşamamak da ayrı dert ne yazık ki ama dileriz siz de konuşamayanlar mertebesine erişenlerdensinizdir. 😂
Yorum Yazın
ben telefonumu bile çıkaramıyorum
Tamam da sakkkız gibi uzatmışsın be