Görüş Bildir
Haberler
Şok Mangalarındaki İşkencenin Mağdurları Yaşadıklarını Anlatmayı Sürdürüyor

Şok Mangalarındaki İşkencenin Mağdurları Yaşadıklarını Anlatmayı Sürdürüyor

Batuhan
27.07.2016 - 15:36

Gülen örgütüne mensup subayların baskıları nedeniyle okullarını bırakmak zorunda kalan mağdurlar, yaşadıklarını anlatmayı sürdürüyor. Onlardan biri olan Hasan Alkış, 2010'da Kara Harp Okulunun intibak eğitiminden ayrılmak zorunda kalmış. Alkış, basına ve sosyal medyaya yansıyan diğer tanıklıklarda olduğu gibi şok mangalarında sayısız işkenceye maruz kaldıklarını söylüyor...

İçeriğin Devamı Aşağıda

Hasan Alkış asker olmak istiyordu. 2006 yılında Kuleli Askeri Lisesi’ni kazandı. 2010 yılında okulunu dereceyle bitirdi. Daha sonra İzmir Menteş'te Kara Harp Okulunun intibak eğitimine başladı. Ancak Alkış’ın anlattığına göre burada Fethullah Gülen Örgütü’ne mensup subayların fiziksel ve psikolojik baskılarına maruz kaldı. Baskılara dayanamadı ve okuldan ayrılmak zorunda kaldı.

Askeri okulu bıraktıktan sonra memleketine dönüp tekrar üniversite sınavına hazırlandı. Kocaeli Üniversitesi Uçak Teknisyenliği Bölümünü kazandı. Buradan mezun oldu. Asker olmak isteyen Alkış, hayallerinin kabusa dönüştüğünü söylüyor:

'Hayallerimde gelecekle ilgili tek düşünce vardı, subay olmak. Ayrılma düşüncemiz yoktu çünkü biz şerefimizle bu topraklar için şehit olmanın hayalini kuruyorduk. Şehit olma hayalim, FETÖ'cü subaylar yüzünden kabusa dönüştü.'

"Şok mangasında eziyete maruz kaldık"

"Şok mangasında eziyete maruz kaldık"

Hasan Alkış, askerliğin kendileri için bir yaşam biçimi haline geldiğini belirtiyor. Bu işi bir iş olarak değil kutsal bir görev olarak gördüklerini anlatıyor. Askeri lise yıllarında hiçbir sorunla karşılaşmamasına rağmen intibak eğitiminde ciddi baskılara maruz kaldığını ifade ediyor. Alkış peygamber ocağı olarak gördüğü askeri okuldan ayrılma sürecinde yaşadıklarını ise şöyle anlatıyor:

'FETÖ'cü subaylar neden göstermeden bizi şok mangasına aldı, psikolojik ve fiziki eziyetler başladı. Üst sınıflardan intibak kampının ne kadar zorlu olduğunu, şok mangasında bezdirmek için aşırı derecede zorlu eğitimler yaptırdıklarını duyuyorduk. Bir sürü taktikler aldık şok mangasına girmemek için. 'Dikkat çekici olma, ne önde ne arkada ol, daima ortada ol. Sorumluluk alma, sıradan ol'. Subay olmak böyle bir şey değil ki. En önde olmak gerekli her zaman. En önde olmazsan, arkandakilere örnek olmazsan seni nasıl, niye takip etsin asker, peşinde niye canını feda etsin. Bizden sorumlu Hakan Erol Üsteğmen, grup içinden bana 'Sen gözlüklü, buraya gel' diye seslendi. Şok mangasına dahil oluşum bu olay ile başladı.'

Şınav vaziyetinde saatlerce beklediler

Şınav vaziyetinde saatlerce beklediler
İçeriğin Devamı Aşağıda

Hasan Alkış, daha ilk günün akşamında Gülen Örgütü’ne mensup olduklarını anladıkları öğrencilerden ayrıldıklarını, sayısız işkencelere maruz kaldıklarını belirtiyor. Alkış’ın anlattıklarına göre arkadaşları amfi derslikte sıralarda otururken kendileri şok mangası grubundakilerin sözde disiplinsizliklerinin düzelmesi için eğitime alındılar. Şınav vaziyetinde saatlerce beklediler, bitmek bilmeyen şınavlar çektiler, amfi sınıfını ördek yürüyüşü ve sürünerek dolaştılar. Hasan Alkış yaşadıkları işkenceleri şöyle dile getiriryor:

'Geceleri arkadaşlarımız yatmaya gittiğinde biz sınıflarda sabahlara kadar saçma sapan şeyler yazdık. Eğitime gittiğimizde normal bölük serinde basit eğitimler yaparken biz sıcağın altında en ağır eğitimleri yaptık. Saatlerce sıcağın altında koştuk, asfaltta süründük, şınav çektik, her şeyi yaptık. Gün boyu bölükteki diğer arkadaşlarımızdan ayrı olarak böyle eğitimler yaptırıldı.'

"Harbiyeli olamayacaksın' dedi ama ben yılmadım"

"Harbiyeli olamayacaksın' dedi ama ben yılmadım"

Kendilerine uygulanan fiziksel baskının gün geçtikçe arttığını dile getiren Alkış, psikolojik olarak da yıpratılmaya çalışıldıklarını anlatıyor:

'Tabii ki bu eğitimler sadece bedensel değildi çünkü askeri lise mezunu olanların bedeni olarak dayanıklı olduğunu biliyorlardı. Bu sebeple bizi birbirimize düşürmeye, psikolojik olarak yıpratmaya da çalışırlardı. Eğitim yaptırırken bizimle dalga geçerler, bize gülerlerdi. Bir gece eğitiminde Hakan Erol Üsteğmen bana tam teçhizat giyinip gelmemi emretti, ben de giyindim geldim. Şok mangasından da ayrıldık, sadece o ve ben kaldık. Beni saatlerce koşturdu, süründürdü, hakaretler etti ve bana aynen şu cümleyi söyledi: 'Sen bu kampı bitiremeyeceksin, Harbiyeli olamayacaksın, Harbiyeli olmayı hak etmiyorsun sen. Harbiyeli olursan en adi şerefsizim' ama ben yılmadım çünkü aklımda ailem vardı, onların benimle duyduğu gurura hıyanet edemezdim, ayrılırsam ödeyemeyeceğimiz tazminat vardı.'

"Haklarımız iade edisin"

"Haklarımız iade edisin"

Hasan Alkış yenilen haklarının iadesini istiyor:

'Benim gibi vatansever askeri öğrencilere yapılan zulümlerden, haince planlanan darbe girişiminden sonra öğrendik ki Fethullah Gülen Örgütü, askeriyede büyük bir yapılanmaya gitmiş, peygamber ocağını ihanet ocağına çevirmeye çalışmış. Ayrılmak zorunda bırakılan vatansever Türk evlatları olarak Gülen Örgütü mensubu rütbelilerin ceza alabilmesi ve yenilen haklarımızın iadesi için hukuk mücadelesinin yapılması gerektiğine inanıyorum çünkü bugün hakkımızı aramazsak, bu hainler belki de inlerine inip saklanacaklar, bizden biri gibi cumhuriyeti, demokrasiyi korumaya kendilerini adamış gibi görünecek ve askeri yapılanma bitirilemeyecek.'

İçeriğin Devamı Aşağıda

Onedio Gündem'i Facebook'tan takip etmeyi unutmayın

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda