Karısı Deianeira'yı Aldatınca İntikamların En Acısıyla Tanışmak Zorunda Kalıp Kendini Alevlerin İçine Atan Herakles
Güzel başlayan bir aşk hikâyesi, sonrasında tam bir kabusa dönüşmüş...
Deianeira, Kalydon Kralı Oineus'la Althaia'nın kızıdır...
Ancak asıl babasının Kalydon Sarayı’nda misafir olarak kalan Dionysos olduğu söylenir. Deianeira cesur ve gözü pek bir genç kızdır, tıpkı kardeşi Meleagros gibi silah tutmasını, savaş arabası kullanmasını çok iyi bilir.
Bir gün Herakles ya da sizlerin bildiği adıyla Herkül, yeraltı dünyasına inip Hades’in huzuruna çıkacağı vakit Deianeira’nın kardeşi Meleagros’un gölgesiyle karşılaşır.
Meleagros, bir Kalydon avında can vermiştir. Meleagros'un gölgesi, Herakles’e kız kardeşiyle evlenmesini öğütler. Yeryüzüne dönen Herakles ise Deianeira’yı gördüğünde bu güzel ve yiğit genç kıza gönlünü verir. Ama onunla birlikte olabilmek için Akheloos Irmağı’yla dövüşmek zorunda kalır. Genç aşıklar bu mücadeleden zaferle ayrılırlar ve sonrasında hemen evlenirler. Hyllos adını verdikleri bir çocukları olur.
Herakles bir süre sonra Hyllos ve Deianeira’yı da alıp Kalydon’dan ayrılır. Yolda, bir ırmağı geçerlerken at adam Nessos’a rastlarlar.
Nessos, Deianeira’yı sırtına alıp ırmağın karşısına geçer ve genç kadına orada tecavüz etmeye kalkar. Deianeia’nın attığı çığlıkları duyan Herakles hemen harekete geçer ve Lerna canavarını öldürdüğü okla Nessos’u öldürür.
Herakles, karısından at adamın yarasından akan kanı almasını ister; Deianeira eğer isterse o kanı büyü olarak kullanabilecektir. Bu iksirle kendisinin sevgisini her zaman koruyabileceğini söyler Herakles Deianeira’ya.
Yaşadıkları olayı geride bırakıp tekrar yola koyulan aile, Trakhis’e varmayı başarır. Herakles, karısını ve çocuğunu orada bırakır ve kendi işleri için ayrılıp gider.
Oikhalia Kralı Eurytos’u yenerek kızı Iole’yi tutsak alır ve kapısının yanına gönderir. Ondan bu zafer için kendisine yeni bir gömlek yollamasını ister. Tabii, bu isteği yaparken bilmediği şey bu güzel tutsakla aralarında geçen münasebetten karısının haberdar olmasıdır. Kıskançlık krizine giren Deianeira, müthiş bir öfkeye kapılır ve kalbi intikam arzusuyla dolar. O sırada aklına Nessos’un kanı gelir ve Herakles’e göndereceği gömleği bu iksire batırır.
Herakles giyer giymez gömlek sırtına yapışır ve iksirin etkisiyle korkunç acılar çekmeye başlar. Gömleği çıkarırken derisi yüzülür.
Bu acı Herakles’i o kadar perişan eder ki bir odun yığını hazırlatıp kendini bu alevlerin içine atar sırf acılarından kurtulmak için. Deianeira ise böyle bir şey yaptığı için vicdan azabıyla kendi canına kıyar. Böylece güzel başlayan bir aşk hikâyesi, felaket bir sonla bitiverir.
Yorum Yazın
Herakles'e üzülüyorum yav. Kratos kafasını patatese çevirdiğinde de üzülmüştüm. Ah be herakles ben seni yine de 90'larda yayınlanan herkül dizisiyle hatırlay... Devamını Gör