Hırs ve Tutkuyla Geçen Bir Ömür- Enver Paşa'nın 40 Yıllık Ömrüne Sığdırdığı Tarihte Yolculuğa Çıkıyoruz
Osmanlı İmparatorluğu'nun son döneminin en etkili ve tartışmalı isimlerinden birisi Enver Paşa. Genç yaşında hızlı yükselişleriyle bir anda İmparatorluğun en güçlü isimlerinden oldu. 1. Dünya Savaşı boyunca Başkomutan Vekili sıfatıyla askeri durumu yönetti. Yenilginin ardından vatan haini olarak fişlendi. Batum'da Milli Mücadele'yi takip etti. Anadolu'ya geçip milli mücadeleye önderlik etmek istese de ikilik çıkarmamak için bu kararından vazgeçti. 4 Ağustos 1922'de günümüzde Tacikistan sınırlarında kalan Belcuvan'da Ruslar tarafından öldürüldü.
Enver Paşa, 40 yıllık kısa yaşamına çok önemli olaylar sığdırdı. Enver Paşa'nın hırs, tutku, ihtiras üçgeninde geçen macerasını birlikte anımsayalım.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Enver Paşa hakkında “Enver bir güneş gibi doğmuş, bir gurûb ihtişamıyla batmıştır; arasını tarihe bırakalım.” ifadelerini kullanmıştı. Tarihe bırakılan bölge bizlere hırs ve tutkuyla harmanlanan bir macerayı sunuyor.
1908'de gerçekleşen İkinci Meşrutiyet birçok otorite tarafından Jön Türk Devrimi ve Anayasa Bayramı olarak da kabul edilir. Bu süreç Binbaşı Enver Bey'in hayatının dönüm noktası oldu.
Hürriyet Kahramanı Enver Bey, 1911'de Binbaşı Mustafa Kemal Bey ile birlikte Trablusgarb'a giderek İtalyanlara karşı gerilla savaşı verdi.
Birinci Balkan Savaşı'nda Rumeli'yi tümüyle kaybeden Osmanlı Devleti, Enver Beyin başını çektiği ittihatçıların askeri kanadıyla İkinci Balkan Savaşı'nda zafere ulaştı.
Harbiye Nazırı Enver Paşa, Osmanlı Devleti'nin Birinci Dünya Savaşı'na Almanya'nın yanında girmesi için çaba sarf etti. Neticesinde Osmanlı Devleti, kendisini felakete taşıyacak savaşa girmiş oldu.
Enver Paşa, gitmesine gitmişti ama onun kadroları hala ülkedeydi. Eski ittihatçılar Enverci olarak da kodlanıyordu. Mustafa Kemal Paşa'nın liderliğini üstlendiği Kurtuluş Savaşı'nda bu kadrolar sayesinde Anadolu'da örgütlenme gerçekleşti.
Mustafa Kemal Paşa'nın zaferi, Enver'i bütünüyle daire dışına itti. Orta Asya'ya giderek Bolşeviklere karşı bağımsızlık mücadelesi veren Türklere destek olmaya karar verdi.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Sarıkamış yenilgisinden sonra söylediği söz asla kabul edilemez bir sözdü.
Ne söylemiş? Onu da yazsaydın paşam.
ermeni tehciri :)
Sarıkamış felaketi hafız hakkı paşanın suçudur.