Beslenme Uzmanlarına Göre Bir Hafta İçerisinde Daha Sağlıklı Görünmenin ve Hissetmenin Yolları
Diyelim ki sınav haftanız ve çok yoğunsunuz. Bütün bir haftayı dışarıdan yağlı, sağlıksız yiyecekler söyleyerek geçirdiniz. Kendinizi hiç olmadığınız kadar sağlıksız ve kötü hissediyorsunuz. O zaman sizin için derlediğimiz bu yöntemlerle kendinizi bir hafta içinde çok daha iyi hissedeceksiniz.
1. Bol bol su için.
Su fazlasıyla önemli! Vücudunuzdaki her bir hücre su sayesinde şekilleniyor. Eğer yeteri kadar su içmezseniz, bu hücreler tek tek büzüşmeye ve buruşmaya başlıyor. Hem kiloyu dengede tutmak, hem de sağlığınızı korumak istiyorsanız su tüketimine dikkat etmelisiniz. Şekerli içecekler yerine mümkün olduğunca su içmelisiniz.
2. Detokslardan uzak durun.
Sıvı detoksuna başlamayı düşünüyorsanız, biraz daha düşünmek isteyebilirsiniz. Yalnızca su, meyve suyu veya diğer sıvı karışımları birkaç günden fazla tüketmek yeme alışkanlığınızda sağlıksız sonuçlar doğurabilir veya kan şekeri seviyenizde ani yükselmelere ve düşmelere sebep olabilir.
3. Sodyum tüketimini azaltın.
Araştırmalara göre Amerikalı yetişkinlerin %89'u sodyum tüketiminde aşırıya kaçıyor. Üstelik bu oranın içerisinde yemeklerde kullandığımız tuz yer almıyor. Yeme düzeninizde yer alan aşırı tuz tüketimi şişliklere ve kabarcıklara neden olur. Dolayısıyla sodyum tüketiminden kaçınmak gerekiyor. Sodyumda su bulunuyor, böylece sodyum tüketimini azaltmak aynı zamanda şişliklerin de azalmasını sağlar.
4. Yemekten kısmayın.
Tükettiğiniz gıdalardaki zararlı maddelerden geri durmakla, tamamen gıda tüketimini azaltmak arasında fark vardır. Bir şey yerken gluten veya şeker gibi içeriklerden uzak durduğunuz zaman, onların yerine vücutta aynı görevi yerine getiren başka gıdalar tüketmek mümkündür. Ama yerine koyduklarınız besin takviyesi konusunda yetersiz ise bunun da tehlikeli olabileceğini unutmayın.
5. Lif bakımından zengin gıdalar tüketin.
Yazar Michael Pollan'ın dediği gibi 'Yiyin. Ama çok yemeyin. Daha çok sebze ağırlıklı beslenin.'.
Brokoli, dolmalık biber ve brüksel lahanası gibi taze, lif bakımından zengin sebzeler vitamin takviyesi açısından çok önemlidir. Bu besinler bir sonraki öğüne dek tok kalmanızı sağlar.
Meyveler, sebzeler, tahıllar, sert kabuklu çerezler ve fasulye lif bakımından zengindir. Yediklerinizin arasına chia veya öğütülmüş keten de ekleyebilirsiniz.
6. Protein tozlarına ve haplara güvenmeyin.
Protein tozları ve haplar genellikle bütün bir sebzeyi veya meyveyi alarak tek bir içerik kalacak şekilde ayırma sürecine sokuyorlar. Kakao tozu gibi şeylerde bunun çok bir sakıncası olmayabilir ama bütün bir besin düzeninizi bu oluşturmamalı.
Bir besin toz halinde olduğunda çay kaşığı veya yemek kaşığı ile ölçüm yapılıyor. Bunların da normal bir sebzede veya meyvede ne kadara karşılık geldiğini veya ne kadarının o besin değerini karşılayabildiği gerçekten önemli.
7. Porsiyon boyutlarında dikkatli olun.
Atıştırmalıkların ve öğünlerin porsiyonları geçtiğimiz kırk yılda fazlasıyla artış gösterdi. Hatta yiyecekleri servis ettiğimiz tabaklar ve içecekleri servis ettiğimiz bardakların boyutları bile artış gösterdi. Yediklerimizin ortalama miktarı 1970'li yıllardan bu yana %138 oranında arttı. Dolayısıyla eğer dışarıda yemek yiyorsanız servislerin miktarı konusunda dikkatli olun. Hatta yiyemeyeceğiniz kısmı eve götürün.
8. Özellikle kaloriye odaklanmayın.
Kalori konusunda takıntılı olmak belli noktalarda tehlikeli olabilir. Çünkü bu tarz ölçümler bir besinin kalorisinin yanlışlıkla başka bir besinin kalorisi ile eş değer olduğunu gösterebilir. Özellikle dışarıda yediğinizde bu çok önemlidir. Birçok düşük kalorili besin sodyum bakımından zengindir ve bu da daha önceden belirttiğimiz şekilde şişliklere neden olabilir. Ayrıca kilo verme konusunda dengeli olmak çok önemli. Haftalık 500 gr ile 1.5 kilo arası bir durumda seyretmek gerekiyor. Bu şekilde bir program izlemek hepsini bir seferde kaybetmeye çalışmaktan çok daha önemli.
9. Pozitif düşünün.
Yeme konusunda pozitif düşünmek ve daha iyi hissetmek yeni bir hayat tarzına bağlılık konusunda çok büyük bir motivasyon kaynağı olabilir.
Yeme alışkanlığınızı değiştirmek için fırsatlara ve azaltmaya çalıştığınız besinler yerine ne yiyebileceğinize odaklanın. Keşfedebileceğimiz birçok lezzet ve tarif var. Farklı tatları da sevmeyi öğrenebiliriz.
10. Mucize beklemeyin.
Son olarak, gerçekçi olmak gerektiğinden bahsedelim. Bir hafta boyunca bu kuralları takip ederek düzenli bir şekilde beslenmek yıllardır yediğimiz içtiğimiz sağlıksız şeylerin telafisini sağlamayacak. Ama bunların rahatsız edici belirtilerinden en önemlileri ortadan kaldırmakla başlamak çok büyük bir adım olacaktır. Bu haftalık planlarda en önemli olan şişlikleri ve kabarcıkları azaltmak olacaktır. Bunun dışında verilen bütün sözler pazarlama ve abartıdan başka bir şey olamaz. Ama bedeninize iyi davranmaya başlamanız ilerleyen zamanlarda alışkanlık haline getireceğiniz sağlıklı düzenin temelini oluşturacaktır. Eğer bedeninize gerektiği gibi davranabildiğinizi kendinize kanıtlarsanız, sonrasında da bunu sürdürmek daha mümkün hale gelecektir.
Yorum Yazın
Şu son madde varya her derde deva işte mucize beklemeyin gerçekçi olun hatta kimseden de birşey beklemeyin, oh mis en sağlıklısı en huzurlusu en mutlusu...