Benlik Algısı Ölçeğine Göre Hangi Psikolojik Farkındalığa Sahipsin?
Benlik, kişinin kim olduğunu imleyen kimlikten farklı olarak, kişinin psikolojik bütünlüğünü ve psikososyal bir aktör olmasını sağlayan ayırt edici özellikleridir. Kısacası, biz insanları birer et yığınından öte bir şey yapan bir kavramdır.
Bakalım, sen benliğinin ne kadar farkındasın ve bu farkındalık sana hangi psikolojik yetileri kazandırmış!
1. Zihninizin akış yönünü tespit ederek başlayalım. Bu fotoğraf yandan mı yoksa önden mi?
2. Benlik algısının zihninde yarattığı duygu devinimini soralım öncelikle!
3. Bilinçdışı Psikolojisi
İnsanların sıklıkla dile getirdikleri garip belirtilerden bazıları aşağıda.
Genelde hareketlerini önceden planlarsın.
Fikrin anlaşılma sürecinin detaylarından çok fikrin geneliyle ilgilenirsin.
Çevrendeki insanların sorunları hakkında duyduklarından fazlasıyla etkilenirsin.
Olayların gelişimini takip etmeyi seversin.
Sence en iyi karar, kolayca değiştirilebilendir.
Duygularından çok mantığına güvenirsin.
Bu belirtilerden kaçına sahipsin?
4. Yanlış denilen kavramın senin zihninde yarattığı çağrışımları soralım bir de!
5. Alaaddin'in Lambası'nı buldun, cini çıkardın. Merak denilen sonsuz susuzluğunu hangi soruyla dindirmeye çalışırdın?
6. Gerçek denilen şey sence nedir?
7. Benliğinin sesini dinleme zamanı! Aşağıdaki cümleyi zihninden akan şeylere göre tamamlamanı istiyoruz..
8. Bilinçdışı Karmaşıklığı
Bir gün bir yetimhaneye bir kız çocuğu bırakılır. Yetimhanedekiler bu çocuğa Jane adını verirler ve büyütürler. Jane, bir gün okulda Jim adlı bir adamla tanışır, aşık olurlar; fakat sonra tartışır ve ayrılırlar, ancak Jane hamiledir. Çocuğu doğurur ancak aynı akşam birisi hastaneye girip çocuğu çalar. Jane ise çok hastalanır ve tek çare olarak doktor, Jane'i kurtarmak için onu bütünüyle erkeğe çeviren bir operasyon yapar. Jane, Jim adını alır. Bir gün barda birisiyle kavgaya girişir ve dayak yer, barmen yanına gelir ve der ki, 'Bu zamanda mutlu değil gibisin, benim bir zaman makinem var, geçmişe gitmek ister misin?'. Jim geçmişe gider ve orada Jane adlı bir kızla tanışır, aşık olur ama sonra ayrılırlar. Bir gün Jane' in bebeği olduğunu öğrenir, gizlice gidip hastaneden çocuğu çalar ve zaman makinesiyle daha da geçmişe giderek onu bir yetimhaneye bırakır. Daha sonra zaman geçer ve birkaç iş değiştirdikten sonra barmen olur. Bir gün dayak yiyen Jim ile karşılaşır ve yanında gidip der ki: 'Bu zamanda mutlu değil gibisin, benim bir zaman makinem var, geçmişe gitmek ister misin?'
Ortada nasıl bir çıkmaz vardır? Benliğiniz böyle bir paradoksta hangi kavramı benimser?
9. Zihni biraz dinlendirerek bitirelim testimizi. Bu akan görüntü sana hangi rengi çağrıştırıyor?
İnsan zihni senin gerçekliğin olmuş!
Pek çok insan yalnızca sahte benliğimizinin bilincinde olduğumuzu fark edebilme yetisine sahip değildir. Fakat sen, sıkıntılarımızı, zaaflarımızı ve beğenmediğimiz yanlarımızı, yani aslında kendi gerçek benliğimizi yeterince kavrayamamış olduğumuz gerçeğini kavrayabilmiş nadir insanlardan birisin. Bu gerçek de sana başka insanların zihninde gezebilme, davranışlarının ötesindeki nedenleri görme fırsatı sunuyor. Bunların ötesinde empati denilen kavramın, sadece ‘kendini karşındakinin yerine koymak’tan çok daha öte ve komplike bir şey olduğu gerçeğiyle yüzleşmeni sağlıyor. Böylece insanların, konuştuğun konuda neler bilip neler bilmediğini, neler hissettiğini, deneyimlerini elindeki sınırlı veriden yola çıkıp tüme vararak tahmin edip, söyleyeceklerini buna göre şekillendiriyorsun. Kısacası sen, karşındaki insanı iyi edecek ilacı bulmuş ve empatinin, insan ilişkilerinin en temel panzehri olduğu bilincine erişmişsin!
Yanlışlar evreninde doğrunun peşinde koşuyorsun!
Sen, yaşam denilen dipsiz kuyuda, doğru denilen kavramın peşinden ölesiye giden bir bireysin. Doğru denilen olgu, değişkendir ve en az iki kişinin bir araya gelerek oluşturduğu bir gerçekliktir. Bu nedenle sen, ikili ilişkilerinin temeline dürüstlük denilen olguyu yerleştirmiş, her bireye özgü olan bu kavramı olabildiğince kavramışsın. Doğru kavramının bu denli peşinden koşmak ve en sonunda bu doğruları, gerçeklik ile özdeş hale getirmek zorlu ve dikenli bir yoldan geçmeye benzer. Fakat sen, asla pes etmeyecek kadar da kararlısın. Hem ayrıca onu arıyorken karşılaşılan zorluklar olmasaydı, ne anlam ifade ederdi doğru? Şunu unutma ki: Gerçek anlamda alt üst olmuş bu dünyada doğru, bir yanlışlık anıdır.
Benliğin yarattığı girdapta yalnızsın!
Pek çok insan korkar kendi benliği ile yalnız kalmaktan, yalnızlıktan. Kendi yağında kavrulma kavramı onlara ürkütücü gelir. Yalnız ölmekten korkarlar, bu yağın kendilerini yakmasından çekinirler. Ama sen kendi kendine kavrulmanın, özgürlüğün sözlük anlamı olduğunun çok önceden farkına varmışsın. Kimseye muhtaç olmadan bileğinin hakkıyla yaşamanın tadını almışsın bir kere. Fakat insanlar şunu da bilmeli, haddini aşıp da sana ne kavuracağını öğretmeye kalkanın kalbini kırarsın!
Yorum Yazın
8. hikayede predestination filminden alıntı yapılmış, güzel bir bilimkurgu filmidir kendisi.
8 neydi öyle beynim dondu ama çok etkilendim
"Predestination" filmini izlersen donan beynin çözülmekle kalmayıp kaynar o zaman, tavsiyemdir. İstersen youtube'da "dede paradoksu" diye de araştıma yapabil... Devamını Gör
Uzun zamandır sıkılmadan çözdüğüm tek test oldu.