5 Sezonda Walking Dead'den öğrendiğimiz 7 hayat dersi

Hayatta kalmak ve ölmek arasındaki ince çizgiyi bodoslama bir şekilde gözler önüne seren dizi Walking Dead, geçtiğimiz sezon ara tatile girdi. İzlenme rekorları kıran dizi gerilim macera türünde, bol kanlı, vahşetli ve Kurtlar Vadisi'nden hallice cenaze performansıyla 5 sezonda gönüllerde ayrı bir yer etti. 'Zombili dizi' klişesini kırıp kendisini ayrı bir yerde konumlandırmaya başaran Walking Dead anlayana çok özel hayat dersleri de verdi. İşte size Walking Dead'den öğrendiğimiz 7 hayat dersi!

Dizinin şüphesiz ilk sezonlarında en sürükleyici karakterlerden biri Rick'in kankası Shane'di. İbretlik bir vatandaştı kendisi, aslında biraz da yanlış anlaşılmış ve hor görülmüştü ama güzel hayat dersleri veriyordu. Beklenmedik bir şekilde daha dizinin ilk dakikalarında kurşunlara hedef olan Rick'i hastanede geçirdiği günlerde sürekli ziyaret eden, başında bekleyen Shane birden patlak veren zombi istilası sırasında komada olan Rick'i hastanede bırakmak zorunda kalmıştı. Her delikanlı arkadaşın yapacağı üzere koşa koşa gidip Rick'in ailesini kurtaran Shane, hem Carl'a babalık hem de Lori'ye bir bakıma kocalık etmeye başlamıştı.

Bir Nuri Alço değildi olamazdı da Shane ancak, Rick'e kazık atması tartışmalı bir gol pozisyonunu aratmayacak türden bir girişimdi. Hoş, Lori'nin de daha kocasının kırkı çıkmadan kendisini Shane'in kollarına bırakması da madalya takılacak bir hadise değildi. Peki ne oldu sonra? Rick ayaklandı, kalktı geldi buldu karısını çocuğunu. Shane'e ne oldu? Aşk acısı, pişmanlık, sinir ve öfke nöbetleri... Derbeder oldu gitti koç gibi yiğit. Katil de oldu, deli de oldu, kankasını öldürmeye de teşebbüs etti... Sonunda da hakkın rahmetine kavuştu. Ardında bir hayat dersi bırakarak gitti Shane, kıyamet de kopsa kankanın sevdiğine yan gözle bakmayacaksın. Hele çocuklu eşiyle iş pişirmeye hiç yeltenmeyeceksin.

Dizinin her sezonunda kendini aşan karakterlerinden Carol, zombi kıyametinden önce aile içi şiddetten ömrü çürümüş bir gariban kadındı. Kızı Sophia'ya tutunmuş, tek gayesi onu yaşatmak olan acılı bir anaydı. Önce kocası olacak mendeburdan kurtuldu Carol, sonra Rick'in peşinde yollara düştü yeni bir umut için. Ancak bir an olsun kızının başından ayrılmaması gereken Carol, ilk ihmalinde bunu ağır ödedi. Zombilerin eline düşen Sophia, dönüştükten sonra Hershel'ın ambarında zombi olarak bir süre tutsak hayatı yaşadı sonrasında da öldürüldü. Carol ağladı sızladı, dövündü ama nafile. Allah kimseye evlat acısı göstermesin, buradan da alınacak ders çoluğun çocuğun başından ayrılmamak gerektiği yönünde. Hatta dizi bu konuda bir kez daha yine içine Carol'u dahil ederek geçtiğimiz sezonda vurgu yaptı. Lizzie ve Mika kardeşler de başıboş bırakıldıkları anda zıvanadan çıktılar, sonları da hiç hayırlı olmadı. Sonradan ağlamak dövünmek boşuna, dünya yıkılsa evladının başından ayrılmayacaksın.

Kimseye ağalık, beylik taslamamak lazım bu hayatta. İnsanların her zaman bir lidere ihtiyacı olur ancak lider dediğin milletin başına tiran olmamalı, insanların hayatını esir almamalı. Aksi takdirde gün olur devran döner, bir isyan, bir devrim herşeyi çözer. Bakın Vali Bey'in haline? İktidar tutkusu esir etti adamı, hem kendini yaktı hem de başkalarının hayatını zehir etti. Sonunda ne oldu? Telef oldu gitti.

Buradan dersini alamayanlara son sezonda Dawn karakteriyle bir ibretlik hikaye daha sundu Walking Dead, o da insanların hayatı üstünde egemenlik kurmaya çalıştı ne oldu sonu? Böğrüne makas, alnının çatına kurşun bitti gitti... Demek ki neymiş, illa ele başı olacaksan Rick gibi olacaksın, çok zorlamayacaksın insanları rahat bırakacaksın herkesin hayatı kendine.

Dizinin en sevilen karakterlerinden biriydi Andrea. Kendi başının çaresine bakabilen, iş bitirici, güçlü, karakterli... Hükümet gibi kadındı. Ama ne yaptı gitti olmadık bir adama abayı yaktı, Vali Bey'e aşık oldu. Fırsatı varken öldüremedi Vali'yi yüzlerce insan da boş yere hayatını kaybetti. Sonunda da Vali ne yaptı ona, gözünü kırpmadan ölüme terk etti. Dizinin ilk sezonunda Carol'un hayatından dersini alamayanlar için bir ikinci uyarıydı bu aslında. Aşık olacaksan Maggie'nin yaptığı gibi efendi uslu Glenn gibi temiz yüzlü adamlara olacaksın. Serseriye uğursuza gönlünü veren iflah olmaz bu dünyada.

Walking Dead'in 5 sezonda vermekten bıkmadığı derslerin başında da kardeşine sahip çıkmak var. Daha ilk sezonda Andrea sahip çıkamadığı güzelim kardeşi Amy'i kaybetti. Sonra Daryl öldü sandığı ağabeyi Merle'e kavuşsa da sahip çıkamadı ona kaybetti.

Lizzie ve Mika kardeşler zaten ayrı bir Flash Tv Gerçek Kesit hikayesi tadında... En nihayetinde 5. sezon 8. bölümde Maggie kardeşi Beth'e sahip çıkamadı kaybetti.

Dizide kardeşini kaybetmeyen bir Tyreese ve Sasha kardeşler kaldı bir de Rick'in çocukları. Onların da önümüzdeki sezonda eli kulağındadır. Bu hayatta kardeşine sahip çıkacaksın, bir an gözünü üstünden ayırdığında yem oluyor yavrucaklar.

Dizinin ilk dede figürü Dale idi. Yaşına başına, sakalına duruşuna herkesin saygı gösterdiği Dale, artık ununu eleyip bir kenarda oturacağına hala 18'lik ergenler gibi elinde silahla sağda solda dolaşırken bir gece ansızın yem oldu zombilere. İyi adamdı hoş adamdı ama yaşının adamı olamadı, ağır durup işi gençlere bırakacak hazır kıyamet kopmuşken hayatının son zamanlarında daha manevi şeylere yönelmiş olması gerekirdi. Muhterem bir amca olarak kenarda köşede oturup iki dua okusa daha makbul olmaz mıydı?

Bu dersi alamayanlara ilerleyen sezonlarda Hershel karakteri çıktı. Hershel başlarda pek fazla maceraya girişmeyen daha efendi uslu, namazında niyazında bir amca gibi gözükse de o da hızını alamadı gençlerin peşinde koşturur oldu. Önce bacağını kaybetti topal kaldı. Yetmedi türlü türlü tehlikelere attı kendini. Son macerasında da Vali'nin eline düştü, kestiler başını öldü gitti. Demek ki neymiş? Yaş kemale erince insan az biraz kendini bilmeli, kenara çekilmeli işi gençlere bırakmalıymış...

Bir önemli ders de çok fazla iyimser olmamak yönünde başta Rick olmak üzere, dizinin ana karakterleri ne zaman insanlara iyilik yapmaya çalışsa, ne zaman iyi düşünseler hep başlarına bir şey gelmedi mi? Öldürmeyip tutsak ettikleri insanlar başlarına bela oldu, acıyıp affettikleri ne zalimlikler etti... Uslanmadılar. Son sezonda bile hala 'İyi düşünelim iyi olsun' diye diye, Beth'i de kaybettiler. Ama bu konuda en ibretlik dersi Bob karakteri verdi. Özellikle son sezonda Sasha ile oynadıkları Pollyannacılıkların sonu nereye vardı? Önce zombiler dişledi Bob'u, sonra yamyamlar bacağını yedi. En nihayetinde öldü gitti. Bu hayatta çok da iyimser olmamak lazım, iyi düşününce iyi olmuyor. Hayatta her daim kötüler var ve kötüler siz iyi düşünseniz de o tarafa yanaşmıyorlar.

Dizinin eşini ve oğlunu kaybettikten sonra biraz sofu, biraz seyyah biraz da deliye dönen karakteri Morgan Jones, tek başına kaldığı kıyametin ortasında ilk sezondan günümüze modern bir Evliya Çelebi hikayesini gözler önüne seriyor. İlk sezonda Rick'e kucak açan onu hayata döndüren Morgan, sonraki sezonlarda kafayı biraz sıyırmış bir karakter olarak karşımıza çıktı. Walking Dead'in 5. sezon 8. bölümünün sürpriz finalinde de elinde değneyiyle, kendini dağa taşa vurmuş bir seyyah havasında yüzünü gösterdi. İlerleyen bölümlerde Morgan'ın hikayesi devam eder mi bilinmez ama hepimize verdiği bir ders varsa hayatta başımıza ne gelirse gelsin yolumuza devam etmemiz gerektiğidir. Yapayalnız olsak da...