"Bu Tarz Benim" Programını Alt Etmek İçin Yayına Sokulabilecek Alternatif 5 Program
Bu Tarz Benim programının aldığı reyting ve sosyal medyada yarattığı etki eminiz ki diğer TV'lerin gözünden kaçmamıştır. Harıl harıl benzer program formatları düşündüklerine eminiz. İstedik ki onların işlerini kolaylaştıralım ve Bu tarz benim programını alt edebilecek alternatif program fikirleri sunalım. Editör kadromuz ile uzun saatler boyunca tartıştık ve sonunda 5 program önerisi ile karşınıza çıktık.
Ufak bir telif ücreti mukabili bu programları isteyen TV kanalına verebiliriz. Bizimle irtibata geçmeleri kafi. Acun duydun mu?
DİKKAT: Sansürlenmiş de olsa galeri küfürlü içerik barındırır.
1. Sana ne be salak!
Bu tarz benim programında en çok dikkat çeken hususlardan biri yarışmacıların kendi aralarında ve jüriyle yaptıkları tartışmalar. Bu tartışmalar seyircinin ekrana kilitlenmesinde bir numaralı faktör. Öyle ki ertesi gün haber sitelerinde 'Bu tarz benim'de gergin anlar' diye saniyesini kaçırmadan izleme fırsatımız bile oluyor. Sosyal medyada caps'ler hep bu gerilimli anların birer eseri. O halde neden sırf gerilimden beslenen bir program yapmayalım?
İşte bu mantığın bizi getirdiği nokta, başından sonuna gerildiğimiz, ağız dalaşına boğulduğumuz bir program; Sana ne be salak! Formatı çok basit, yine 3-5 jürimiz var, bunların karşısına ergenlikten fiziken çıkmış ama ruhen henüz bu süreci atlatamamış kızlarımızı koyuyoruz sonra gelsin kavga gelsin gürültü. Tek kural hiçbir kuralın olmaması olan bu programda biplenerek küfür kullanılması seyircinin ilgisini daha da arttıracaktır.
-Bence olmamış, yani pembe etek altına mavi babet giymek de ne biiiiiiiiiiiipppp kodumun gerizekalısı!?
-Bakın jürimizsiniz size saygım var, ancak ana..biiiiiiiiiiiiiiip girip ebenin biiiiiiiiiiiiiipdan çıkarım senin ya...biiiiiiiiiiiip kafalı japon askeri seni ya, si...biiiiiiiiiiiip or...biiiiiiiiiiiiiip gö...biiiiiiiiiiiiip. Teşekkürler.
-Bence olmuş....
-Senin de biiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiip
2. Uff çok demodesin keşke ölsen
Gerilimden beslenen ancak içinde hafif şiddet unsurları da barındıran, jürinin tek amacının yarışmacıları ağlatmak ve hayata küstürmek olduğu eziyetlerle yüklü bir program. Yayınlandığı ilk günden itibaren reyting listelerini alt üst etmez, sosyal medyayı sallamazsa biz de hiçbir şey bilmiyoruz. Armağan Çağlayan, Bülent Ersoy gibi isimler ikna edilebilirse ve gece 12'den sonra yayınlanırsa harikulade bir iş başarılmış olur ve Türk televizyonculuk tarihini adını altın harflerle yazdırır.
Sadece ağız dalaşının yetmediği kitleyi yakalamak için bire bir. Arada jürinin yarışmacılara tükürdüğü, bazen tokatladığı, saç çekmelerin, ayakkabı fırlatmaların havada uçuştuğu bu programı izlemez misiniz Allah aşkına?.... Bırakın, kesin izlersiniz.
-Ben olsam pantolon yerine etek tercih ederdim ama senin kararına da saygılıyım.... Ne saygılı olacağım be hakkın budur! (topuklu ayakkabı fırlatma)
-Ayyyyy... gel kız buraya ka..pe
-Sen gel or...u
-İkiniz de buraya gelin yav....lar
3. Bizim kız bizden kaçar başını kapar k.çını açar
İşte seyirciyi gerçekten yakalayacak, sadece moda programı olmasının ötesinde erotizme yaptığı göndermeler ile de puan toplayan bir yarışma. Yarışmacılar 18+ olmayacak dekolteler geliştirmeye çalışacaklar. RTÜK'ten uyarı aldırmadan en açık dekolteyi sunan yarışmacı ipi göğüsleyecek.
Tabi dekolte olması kavga gürültü olmasına engel değil. Yine birbirlerini yiyecekler, yine küfürler, atışmalar, hafif darplar olacak.
-Memeler çok geri planda kalmış, tayt giyip üzerine tunik almaman başarılı bir uygulama ama yine de o memeleri biraz daha özgür bırakmalıydın
-Tüm malzemeyi bir programda harcamayayım dedim, haftaya görün siz
-Peki o zaman sırf o kalçalar uğruna 4 veriyorum
-Ben 5!
-Az sakin aklın çıktı ya!
-BEŞ!
4. Hıı sen çok biliyon amk!
Gerçekten yayınlandığı ilk günden itibaren hem Türk insanını hem de sosyal medyayı avucunun içine alacak bir program. Programın temeli herkesin birbirine laf çakması, kimsenin altta kalmaması, jüri, yarışmacı, sunucu diye bir ayrımın olmaması, haklı olduğunu düşünenin, en ağır sözlerle hasımlarına yüklenmesi temelli bir program. Ağır küfür içeriğinden dolayı sabaha karşı 3 gibi yayına giriyor ama yine de Türkiye'de ertesi günün gündemini belirliyor.
Yarışmacılar sadece kızlardan oluşmuyor, erkekler de bu yarışmaya katılabiliyor. Kesici, delici, ateşli silahlar haricinde, hafif enstrümanların kullanılmasına da izin verilen programda güvenliği bodyguard'lar sağlıyor. Yani o kadar da değil, fazla ileri gitmek yok. Ve tabii ki giyim kuşamın yanında, en hafif dayakla rakibini yıldıran artı puan alıyor. Belki 2. programı görebilir ama engellenmezse Türkiye'de çığır açacağı kesin.
-Bana mı dedin?
-Evet sana dedim
-Bak oraya gelirsem ağzını yüzünü biiiiiiiiiiiiiiip
-Gel lan, gelmezsen adam değilsin biiiiiiiiiiiiiiiip
-biiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiip
-biiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiip biiiiiiiiiiiiiiiiiiiiip biiiiip
ve olaylar!
5. G.tüme benzemişsin
Ve işte final... tek amacı yarışmacıları ağlatmak, onların günlerini zehir etmek, ezmek ve yıpratmak olan bir program. Bu programda jüriler yarışıyor aslında. Yarışmacıyı en kısa sürede sinir krizine sokan, gözyaşlarına boğan o günün birincisi oluyor. Nihai amaç yarışmacıya programı yarıda bıraktırmak, kaçıp gitmesini sağlamak bunun için acımasızca eleştirmek ve örselemek gerekiyor.
Bu program için jüri seçimi son derece önemli, kimsenin gözünün yaşına bakmayan,i merhametsiz, vicdansız, zalim jüriler bulmak kilit noktası. Bunu hallettikten sonra gerisi kolay gelsin reytingler.
-Şimdi giyindin mi sen?
-Evet, nasıl olmuş
-Bak bu ne? Kalem, şimdi bununla g.tüme kaş göz çizsen senden bir tık daha güzel olur
-.....
-Ne o sustun, susacaksın tabi karşımıza Çengelköy hıyarı gibi gelmesini biliyorsun
-Ama.....
-Sus cevap verme bi de, g.tler konuşur mu hiç?
-........
-Arada bir gaz sesi çıkar da ne olduğunu bari anlayalım
-.....
-Ağlıyor musun sen? Aaa sulu sulu ishal misin?