Görüş Bildir
Galatasaray Yeni Transferlerle Güldü
Ziraat Türkiye Kupası B Grubu’nun 5. hafta maçında Galatasaray, Tokatspor ile deplasmanda karşılaştı. Tokat Gaziosmanpaşa Stadı’nda oynanan mücadeleyi sarı-kırmızılılar 3-0 kazandı. Ara transfer döneminde kadroya katılan 9 futbolcudan 6′sının ilk 11′de sahneye çıktığı mücadelede Lucas Ontivero, oynadığı futbolla taraftarları heyecanlandırdı. Genç futbolcunun 16. dakikadaki vuruşunda top kale çizgisini geçmesine rağmen gol değeri kazanmadı. Mücadelenin 25. dakikasında Hajrovic perdeyi açtı. Rakibi karşısında üstün futbol oynayan sarı-kırmızılılarda Yekta Kurtuluş, 40. dakikada şık bir vuruşla skoru 2-0 yaptı ve ilk yarının skorunu belirledi. İlk yarıdaki futbolunu ikinci yarıda da sürdüren Galatasaray, 83. dakikada bir diğer yeni transfer Veysel Sarı’nın golüyle durumu 3-0 yaptı ve sahadan 3 puan ayrıldı. Bu sonuçla Galatasaray 10 puana yükseldi, Tokatspor ise 1 puanda kaldı.
Neymar Transferinde Skandallar İspatlanıyor
Brezilyalı yıldız futbolcunun bonservis bedeline yansımayan toplam 40 milyon euroluk bölümün Neymar’ın babası tarafından komisyon olarak özel hesabına geçtiği belgelendi. Barcelona Kulübü’nün Neymar’ın transferi için FIFA’ya gönderdiği yazıda ise futbolcu bedeli olarak 17 milyon 100 bin euro yazdığı ortaya çıktı.Barcelona kulübü üyesi bir taraftarın yaptığı suç duyurusu üzerine, Neymar transferi soruşturulmaya başlanmış, başkan Sandro Rosell, transferin açıklandığı üzere 57.1 milyon euroya değil 95 milyon euroya gerçekleştirildiği iddaları üzerine istifa etmişti. Brezilya’da yayınlanan Globoesporte Gazetesi belgelere dayandırarak geçtiği haberinde, Barcelona Kulübü eski başkanı Sandro Rosell’in imzasını taşıdığı ve FIFA’ya gönderilen bir yazıda Neymar’ın toplam 17.1 milyon euroya transfer edildiği ve bu miktarın Santos Kulübü ile bu futbolcunun haklarına sahip olan iki şirket tarafından paylaşıldığı açıklandı. Barcelona kasasından Neymar transferi için çıkan 57.1 milyon euronun 40 milyonunun oyuncunun babasına gizlice komisyon olarak verildiğini savunan gazete, bu miktarın baba ve oğul tarafından oluşturulan N and N adlı bir aile şirketine aktarıldığını idda etti.ZETE
Sneijder'in "Hat-Trick"i FIFA'da
Galatasaray'ın Hollandalı yıldızı Wesley Sneijder'in yaptığı 'hat-trick', FIFA'nın da dikkatini çekti. FIFA'nın internet sitesinde yer alan haberde, haftanın öne çıkan istatistikleri arasında Galatasaray'ın Bursaspor ile oynadığı maçta 3 gol atan Wesley Sneijder'in performansı anlatıldı. Sneijder'in fotoğrafına yer verilen FIFA'nın haberinde, Hollandalı oyuncunun kariyerinde ikinci kez 'hat-trick' yapmayı başardığı, ilkinin ise 4 Şubat 2007'de Ajax'ın Feyenoord'u 4-1 yendiği maç olduğu hatırlatıldı. Galatasaray'ın bu galibiyet sayesinde lider Fenerbahçe ile arasındaki puan farkını azalttığı ve 29 yaşındaki oyuncunun Bursaspor maçından önce oynadığı 7 maçta sadece bir kez fileleri sarstığı belirtildi. Haberde, Galatasaray'ın bu sezon aldığı en farklı galibiyetin Bursaspor maçı olduğu ve sarı-kırımızılı ekibin Spor Toto Süper Lig'de en son 2008'in şubat ayında Manisaspor'u 6-3 yenerek aynı sayıda gole ulaştığı bilgisine de yer verildi. Eurosport
'Ben de mi Beşiktaş'a Yatacağım?'
Türk futbol tarihinde, F.Bahçeli Osman Denizci'nin 30 yıl önce Trabzonspor'a transfer olup sezonu F.Bahçe'de tamamlamasından sonra bir ilk yaşandı.. Sezon sonunda G.Antep'le mukavelesi bitecek olan Cenk Tosun, devre arasında Beşiktaş'la anlaştığını açıkladı, hatta yeni kulübünün formasıyla poz verdi.. Ama Mayıs ayına kadar da Antep formasını giyecek.. Karışık gibi gözüken, ancak Avrupa'da sürekli yaşanan bu transfer süreci ilginç bir rastlantıyı da beraberinde getirdi.. Cenk'in yeni takımı Beşiktaş ile artık eski takımı diyebileceğimiz G.Antep bu hafta karşılaşacaklar.. Kamuoyu tarafından 'Etik mi, değil mi?' diye sorgulanmaya başlanan 'Cenk Beşiktaş'a karşı oynar mı?' mevzuunu, en yetkili isme, Antep'in teknik direktörü, Beşiktaş'ın eski kaptanı Sergen Yalçın'a sorduk.. İşte Sergen'in sampiy10.com'a özel açıklamaları: 'Ben 20 yıldır bu işin içindeyim.. Türk futbolunda bir arpa boyu yol katedilmez mi arkadaş! Şimdi de çıkardılar, 'Cenk oynar mı, oynamaz mı, etik mi, değil mi?' Etik ne arkadaş.. Etik arayanlar kendileri ne kadar etik işlerini yapıyorlar acaba.. Ne büyüttüler bu işi.. Bir tane maç altı üstü, atla deve değil yani.. Cenk'i oynatmam için ne sıkıntı var ki? Cenk Tosun karakter olarak 10 numara bir kardeşimiz.. Aslan gibi çıkacak, Beşiktaş'a karşı maçını oynayacak.. Şu an Antepli.. Ben de Beşiktaşlıyım, ne yani ben de mi Beşiktaş'a yatacağım? Bizim için şu an önemli olan Antep.. Bıraksınlar bu işleri.. İnsanların midesini bulandırmak için çıkarılan söylentiler bunlar.. Kimse böyle ucuz işlerle uğraşmasın, benim de canımı sıkmasın.. Avrupa'da sürekli olarak yaşanıyor böyle durumlar.. Kimse mevzu etmiyor..' Şampiy10
Tribünde Casus Var!
Yayıncı kuruluşun kötü tezahüratta sesi kısması nedeniyle 'Üç Büyükler'in birbirlerinin tribününe adam göndererek, küfürleri kaydettiği ortaya çıktı. Üç Büyükler'in ezeli rekabeti yeni bir boyut kazandı. Ancak bu kez sahada değil, tribünde! Hem de casusluk filmlerine taş çıkartacak cinsten... Sabah Gazetesi'nde yer alan iddiaya göre; Lig TV'nin maçlarda tribünlerden yükselen küfürler sırasında sesi kısması; Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray'ı harekete geçirdi. Gözlemci raporlarına güvenmeyen Üç Büyükler'in, birbirlerinin statlarına gizlice kulüp çalışanlarını gönderdiği öğrenildi. BİRBİRLERİNİ İHBAR EDİYORLAR Lig TV maç esnasında statlardan yükselen küfürlerde sesi kıssa bile bu küfürlerin görevli kişiler tarafından kayıt altına alındığı belirtildi. Bu kayıtların herhangi bir cezai durumda, 'Bakın rakibimizin tribünlerinde de şu maçta da küfür edilmişti' denilerek, Türkiye Futbol Federasyonu'nun önüne koyulduğu ileri sürüldü. FENERBAHÇE'NİN GÖZÜ TAHKİM'DE Konya karşılaşmasında Galatasaray aleyhine yapılan küfürlü tezahürat nedeniyle 1 maç seyircisiz oynama cezası alan Fenerbahçe'nin Tahkim'e yaptığı itiraz, yarın görüşülecek.4. MAÇTA SEYİRCİSİZ OYNAMA TFF Disiplin Talimatnamesi'nin 52. maddesine göre, 3 maça kadar kötü tezahürata artarak ağır para cezası uygulanıyor. 4. maçtan itibaren hem seyircisiz oynama hem de para cezası geliyor. 7. kez tekrarlandığında seyircisiz oynama 2 maça çıkıyor. Para cezaları da artarak devam ediyor. Yeni talimatnameye göre ceza için kötü tezahüratta devamlılık ve yapan sayısı aranmıyor.Sabah
Zlatan İbrahimovic'ten Jeneriklik Gol
PSG'nin yıldız oyuncusu Zlatan İbrahimoviç maçın ilk yarısında attığı fantastik golle geceye damgasını vurdu. İsveçli yıldız uzaktan attığı golle takımını Nantes karşısında 1-0 öne geçirdi.haberedikkat
Reklam
Dünyanın En Büyük Dalgasında Bir Rekor
34 yaşındaki çılgın İngiliz sörfçü Andrew Cotton dünyanın en büyük dalgasında kayarak bir dünya rekoruna imza attı. Portekiz’in Praia do Norte in Nazaré kıyısında 24 metrelik dalganın üzerinde sörf yapan Andrew Cotton kırılması zor bir rekorunda sahibi oldu. 2014 Billabong XXL Global Big Wave isimli sörf yarışmasında dünya rekorunu kıran Andrew Cotton “sörf koşullarının imkansıza yakın” olduğunu belirtmişti. Daha önce Nazaré kıyısında 23 metrelik dalgayla dünya rekorunu elinde bulunduran Garrett McNamara böylece bu ünvanı kaybetmiş oldu. 2013′te ise Carlos Burle isimli bir sörfçü aynı kıyılarda 30 metrelik dalga yakalamış fakat dünya rekorlarına kayıdı iptal olmuştu.
Reklam
Fenerbahçe'yi Bekleyen Tehlike!
Fenerbahçe deplasman sevmiyor. Sarı lacivertliler Süper Ligde toplam 13 puan kaybederken bunun 9 puanını deplasmanda yitirdi. 1.hafta: Torku Konyaspor 3-2 Fenerbahçe 16.hafta: Karabük 2-1 Fenerbahçe 19 Eskişehir: 2-1 Fenerbahçe Fenerbahçe'ni ikinci devre 8 deplasman maçı daha var ve bu deplasmanların 3'ü Trabzonspor, Galatasaray ve Beşiktaş'la. Deplasman istatistiğinde çok başarılı performans çizmeyen sarı- lacivertliler, kendi sahasında son yenilgisini geçen sezonun 20. haftasında, 3 Şubat 2013’te Sivasspor karşısında 2-1'lik sonuçla almıştı.O tarihten bu yana Şükrü Saraçoğlunda mağlup olmayan Fenerbahçe, bu hafta deplasmanda Sivassporla oynayacak. Fenerbahçe,bir yıllık sürede Kadıköy’de çıktığı 16 maçın 14’ünü kazandı 2’sinde berabere kaldı. Fenerbahçe'nin 2. devre deplasman maçları 20.hafta Sivasspor-Fenerbahçe 22.hafta S.B. Elazığspor-Fenerbahçe 24.hafta Trabzonspor-Fenerbahçe 26.hafta Gaziantepspor-Fenerbahçe 28.hafta Galatasaray-Fenerbahçe 30.hafta Beşiktaş-Fenerbahçe 32.hafta Akhisar Belediye-Fenerbahçe 34.hafta Kayserispor-FenerbahçeMaraton
Hınzır Klopp İş Başında
Borussia Dortmund Teknik Direktörü Jürgen Klopp'un muzipliği tutunca ortaya ilginç bir kare çıktı. Çizgi dışı karakteri, düşünceleri ve tavırlarıyla futbol dünyasının nev-i şahsına münhasır isimlerinden Borussia Dortmund Teknik Direktörü Jürgen Klopp yine ilginç bir olayla gündemde. Takımın seyahati sırasında futbolculardan Marco Reus ile fotoğraf çektirmek isteyen bir taraftar Klopp'un hınzırlığının kurbanı oldu. Fotoğrafa arka plandan dahil olan Klopp'un bu hareketi sosyal medyada da epey yer buldu.Eurosport
Arda Derbide Dönüyor
İspanya Kral Kupası yarı final ilk maçında, yarın akşam Santiago Bernabeu Stadı'nda karşı karşıya gelecek Real Madrid ve Atletico Madrid, son hazırlıklarını tamamladı. Lig maçında sakatlanan David Villa'dan yoksun olacak Atletico Madrid'de diğer sakat futbolcu Arda Turan ise son iki gündür antrenmanlarda takımdaki yerini alıyor. Real Madrid'e karşı oynanan son iki maçını da kazanan Atletico Madrid'in teknik direktörü Diego Simeone düzenlediği basın toplantısında, güçlü rakiplerine karşı gerçekçi olmak gerektiğini vurgulayarak ''İyi istatistikleri alçak gönüllü yorumluyoruz. Onlar büyük takım, biz de iyi mücadele ediyoruz. Lig maçında henüz 6. haftaydı ve yeni teknik direktörle az maç oynamışlardı. Şimdi elbette daha iyiler'' dedi. ''Ben olsam her yaz Real Madrid ile hazırlık maçı yapardım'' diyen Simeone, ''Geçen hafta söylediğim gibi, en iyilerle ne kadar çok mücadele edersen o kadar büyürsün'' değerlendirmesini yaptı. Arjantinli teknik adam, Real Madrid'de sadece Kral Kupası ve Şampiyonlar Ligi maçlarında forma giyen İker Casillas'ın 15 yıldır Atletico Madrid'e karşı kaybetmemiş olmasınını hatırlatılması üzerine de ''Oynadığı zamanlarda zaten kendi tarihini yazmış ve büyük bir kaleci olan İker için önemli bir ayrıntı'' ifadesini kullandı. Real Madrid tarafında da lig maçında gördüğü kırmızı kart nedeniyle alacağı ceza henüz açıklanmayan Cristiano Ronaldo'nun Atletico Madrid'e karşı oynamasına kesin gözüyle bakılıyor. Ayrıca Bale'in de bu karşılaşmada tekrar kadroya alınabileceği bildirildi. İspanyol devlet televizyonu RTVE, Futbol Federasyonu Disiplin Komitesi kaynaklarına dayanarak verdiği haberde, Ronaldo'nun 3 maç ceza alacağını ve Atletico Madrid maçında oynaması için bir engel olmadığını duyurdu. Haberde, Ronaldo'nun Athletic Bilbao'lu futbolcu Dos Santos Aveiro'nun yüzüne vurmaktan 1 maç, kırmızı kartın ardından yaptığı hareketten dolayı da 2 maç ceza aldığı iddia edildi. Real Madrid teknik direktörü Carlo Ancelotti de bugünkü basın toplantısında, Ronaldo'nun Atletico Madrid karşısında oynamasını engelleyecek bir ceza almayacağını söyledi. Ancelotti, maçla ilgili de şu yorumu yaptı: ''180 dakikalık bir eleme. Kolay bir rakip değil çünkü iyi savunma yapan ve kontratağı iyi kullanan bir takım. En üst düzeyde oynamamız gerekiyor. Ligde bizi yendi ama şimdiye kadar çok şey değişti.'' Finalde Real Madrid'i yenerek son Kral Kupası şampiyonu olan Atletico Madrid, karşılıklı derbilerde rakibinin çok gerisinde kalsa da Santiago Bernabeu Stadı'nda son iki maçını kazanma başarısını gösterdi.Lig Tv
Reklam
Şampiyon ‘Köy Muhtarı’ Oldu
2014 Kış Olimpiyatları’ında sporcuların kalacağı Olimpiyat Köyü’nün yöneticisi olan efsane sırıkla atlamacı Rus Yelena Isinbayeva, ‘köy muhtarı’ olduğunu Instagram’dan duyurdu.Kaynak: AMK Spor
Reklam
F.Bahçe Transferi Resmen Açıkladı
Gasper Vidmar'dan sakatlığı nedeniyle sezon sonuna kadar yararlanamayacak olan Fenerbahçe Ülker, Grand Canarias takımından Sekulic'i transfer ettiğini açıkladı. Beko Basketbol Ligi ekiplerinden Fenerbahçe Ülker Basketbol Takımı, İspanya'nın Grand Canarias takımında forma giyen 2.09 boyundaki Karadağlı power forvet Blagota Sekulic ile sezon sonuna kadar karşılıklı olarak anlaşmaya vardığını açıkladı.Yapılan açıklamaya göre, sağlık kontrolünden geçen Sekulic, lisans işlemlerinin tamamlanması halinde Türkiye Kupası maçlarında forma giyebilecek.Sporx
Yıldız Milliler Fransa'ya Farklı Yenildi
Sakarya'da düzenlenen Uluslararası Yıldızlar Basketbol Turnuvası'nda Fransa'ya karşı direnemeyen Türkiye Yıldız Basketbol takımı farka engel olamadı. Uluslararası Yıldız Erkekler Basketbol Turnuvası D Grubu'nda, Fransa, Türkiye B takımını 82 - 51 mağlup etti.Salon: Lütfi Yaman Spor Salonu Hakemler: Leibovich, Ramaniuk, BahadırTürkiye B: Enis Sipahi 2, Çağatay Afşar 2, Bora Atalay Memiş 5, Burak Eldeleklioğlu 2, Kaan Aksoy, Burak Türsen 3, Remzi Semercioğlu 5, Görkem Doğan 4, Servet Alperen Kurnaz 12, Ahmet Hacioğlu 2, Ragıp Berke Atar 14, Bahadir Güler Fransa: Ludovic Beyhurst 7, Dimitri Diara 3, Jonothan Mesmacque 2, Timothe Vergiat 21, Yves Pons 7, Bathiste Tchouaffe 7, Jules Rambaut 9, Xavier Flick, Romain Poinas 11, Quentin Goulmy 9, El Hadje Digue Diawara , Killian Tillie 6 1. Periyot: 10 - 29Devre: 29 - 373. Periyot: 43 - 57Sporx
Reklam
16 Yaşında Kurşunlandı! Yılmadı G.Saray'a Transfer Oldu
Galatasaray'ın 16 yaşında diz kapağından kurşunlanan yeni yıldızı Veysel Sarı'nın ilginç hikayesi okuyanları hayrete düşürüyor. Galatasaray'ın 16 yaşında diz kapağından kurşunlanan yeni yıldızı Veysel Sarı'nın ilginç hikayesi okuyanları hayrete düşürüyor. İşte genç futbolcunun Tophane sokaklarından Florya'ya uzanan ilginç hikayesi... Futbola ne zaman ve nasıl başladın? Her futbolcu gibi mahalle arasında futbol oynamaya başladım. Kola kutularıyla bile futbol oynardım. Tophane'nin küçük sahasında arkadaşlarla oynarken, Beyoğlu Yeniçarşı'nın antrenörü Rahmi Hoca beni görmüş, beğenmiş. 'Kulübe gel' dedi. O sırada 11 yaşındaydım. Babama danıştım, o da olur verince gittim. Ailen futbolcu olmanı nasıl karşıladı? Ailende futbol oynayan birileri var mıydı? Ailemde değil, sülalemde futbolla ilgilenen birini bulmak çok güç. Sadece amcam biraz futbolu takip eder. Bir de abim yaşı itibariyle futbolla ilgileniyor. Hatta beni yönlendiren de abimdir. Futbola başladığın dönemde zorluklar yaşadın mı? Tophane'de oturuyorduk, Beyoğlu Yenişarçı takımı antrenmanlarını Halıcıoğlu'nda yapıyordu. Her gün Tophane'den Şişhane'ye yürür, oradan da Halıcıoğlu'na kadar otostop yapardım. Eğer kimse arabasına almazsa, yine yürürdüm. Amatörlüğün şartları zordur. Toprak sahada, çamurun içinde antrenman yapar, kendi eşyalarınızı kendiniz yıkarsınız. Annem o konuda çok kahrımı çekmiştir, sağ olsun. Peki eğitimini de sürdürdün mü bu arada? Liseyi Beyoğlu Fındıklı Lisesi'nde okudum. Sonra da Eskişehir'de üniversiteyi kazandım. Turizm Otelcilik Bölümü öğrencisiyim ama profesyonel olarak futbol oynamaya başlayınca okula devam edemedim. Bu nedenle açık öğretimde eğitimimi sürdürüyorum. Futbola başladığında nereleri hayal ediyordun? Amatör futbol oynadığım dönemde başımdan kötü bir olay geçti. 16 yaşındayken dizkapağımdan vuruldum. O nedenle ailem futbolu bırakmamı istedi. Bu olay önemli. Nasıl vuruldun, neden vuruldun, bu konuya girelim istersen. Tophane'de olur böyle şeyler (gülüyor). Okul çıkışında üç arkadaş yürürken kim olduğunu bilmediğimiz birisi artık ne sebeple olduğunu bilmiyorum ama bize ateş etti. Dizkapağımdan vuruldum. Hemen hastaneye kaldırdılar. Doktor benim yanımda anneme, 'Bu çocuk artık yürüyemez' deyince annem çok kötü oldu. Bende de çok ciddi olamamak gibi bir durum var. Her olaydan gülecek bir şey çıkartırım. Orada da annemler feryat figan ağlarken ben yine gülüyordum. Doktorun 'Artık yürüyemez' sözlerini duyunca, 'Böyle olmayacak, başka bir hastaneye gidelim' dedim. Gittiğimiz hastanede ortopedi mütehassısı bana MR için gece randevusu verdi. Gece yeniden hastaneye gittik ve MR çektirdik. Doktor sonuçları görünce, 'Mucize gibi bir şey, dizkapağına sanki hiçbir şey girmemiş gibi' dedi. Mermi girip çıkmış ama bağlarda veya kemikte hasara yol açmamış. 1.5 ay sonra maça çıkıp, üç gol attım. Sonrasında da futbolculuk hayallerini gerçekleştirmeyi başardın. Özellikle bu vurulma olayından sonra, ailem futbol oynamaktan vazgeçeceğimi umdu. Futbolu bırakmamı istiyorlardı. Neredeyse 20 yaşına yaklaşmıştım ama hâlâ amatör kümede futbol oynuyordum. Annem eczacı kalfası olmamı tavsiye ediyordu. Ben de 'Anne bari 1 yıl dershaneye gideyim ve okumayı sürdüreyim' dedim. Dershaneye de yazıldım. Ama içimdeki futbol oynama arzusu ve umudu hiç dinmiyordu. O dönemde Müjdat Yetkiner Hoca aradı. Beni Amatör Millî Takım'dan tanıyordu. 'Dikilitaş'ı çalıştırıyorum, seni de takımımda görmek istiyorum' dedi. Bana o zamanın parasıyla 7 milyar lira verdiler. 19 yaşına gelmiş ve futboldan ilk kez para kazanmıştım. Peşinatımla dershane ücretimi ödedim, sonra kalan taksitlerimi de yine kulüp ödedi. Dikilitaş'ta iyi bir sezon geçirdim ve yeniden Amatör Millî Takım'a seçildim. Daha önce forvet oynadığını söylemiştin. Eskişehirspor'da ise bu sezon stoper olarak görev alıyorsun. Bu mevki değişikliğinden de söz eder misin bize? Beyoğlu Yeniçarşı'daki son sezonumda hocam Metin Kurt'tu. İlk geldiğinde fiziğime bakıp, 'Sen stoper oynayacaksın' dedi. Ben de 'Oynayamam hocam' cevabını verdim. Çünkü tabiri caizse kız gibi top oynuyordum o sıralarda. Kafa topuna çıkmazdım, mücadele etmezdim, sadece top ayağıma geldiğinde oynardım. Fakat Haydar takımıyla oynayacağımız bir maçtan önce stoperimiz sakatlanınca Metin Hocam benden o bölgede oynamamı istedi. O maçta stoper oynamaktan keyif aldım. Topu kesmek, uzaklaştırmak veya geriden oyun kurmak bana zevkli geldi. Dikilitaş'ta da ağırlıklı olarak ön libero oynadım. Amatör takımlardan profesyonel lige, Beylerbeyi'ne geçmen nasıl oldu, seni kim keşfetti? O dönemde Sinan Vardar beni aramıştı. Denenmeye çıkmamı istedi. Amatör Millî Takım'da iyi maçlar oynamıştım ve beni isteyen kulüpler vardı. Bir de Müjdat Yetkiner Hocam, 'Eğer kendini iyi bir futbolcu olarak hissediyorsan denenmeye çıkmazsın' diye bir nasihatte bulunmuştu. Ben de kendimi iyi hissediyordum ve 'Denenmeye çıkmam başkanım' cevabını verdim. Sinan Vardar bir-iki gün sonra beni arayıp çağırdı ve imzayı attım. Beylerbeyi o dönemde 2B'de yer alan bir takımdı, Galatasaray'ın altyapısı gibiydi ve o kulüpten gelen çok sayıda oyuncu vardı. Amatör kümeden gelmiş bir oyuncu olarak kafamda, 'Acaba oynayabilir miyim?' gibi sorular dolaşıyordu. Ama orada çok çalıştım. Ligde 34 maçın 32'sinde forma giydim. 2 maçta sarı kart cezalısıydım. 3 de kupa maçıyla birlikte 35 resmi müsabakaya çıktım. Benim için çok başarılı bir sezondu ama takım küme düştü. Takım küme düştü ama sen Süper Lig'e, Eskişehirspor'a transfer oldun. Bu tip çıkış hikâyelerine çok alışık değiliz. Ben bir anda tavan yaptım. 20 yaşında profesyonel oldum, ertesi sezon da Süper Lig'e geldim. Beylerbeyi ile küme düştükten sonra tatile çıkmıştım. Yeni sezonda 3. Lig'de oynayacağımı düşünüyordum. O dönemde menajerim aradı ve 'Hemen gel, yarın Eskişehir'e gidip imza atıyoruz' dedi. Peki seni Eskişehirspor'da kim izlemiş ve transferini istemiş? O dönemde Eskişehirspor'un başında Rıza Hoca vardı. Sanırım başkanımız Sinan Vardar beni önermiş, o da birkaç maçta izletip transferime karar vermiş. Birdenbire Süper Lig oyuncusu olduğunda neler hissettin? Eskişehirspor'a geldikten sonra futbolcu olduğumu hissettim. Beylerbeyi'nde bir odada 7 kişi kaldığımız günleri bilirim, Eskişehirspor'da ise bana ait bir odam, banyom ve televizyonum var. Kullandığımız formalar, eşofmanlar çok daha kaliteli, malzemelerinizi kendiniz taşımıyorsunuz. Yani Süper Lig oyuncusu olduğunuzda her şey çok farklı. Süper Lig'e geldiğinde hiç endişe duymadın mı? Asla pes etmeyeceğimi biliyordum. Çünkü ben çok zor şartlardan geçerek buraya geldim. Futbol hayatım boyunca çevremde çok yetenekli oyuncular görmüştüm ama hayatları kapris yapmakla geçiyordu. Hocaların onlara bakış açıları da bir süre sonra olumsuza dönüşüyordu. Bense geldiği yeri bilen birisiyim. Bunun için hep çalıştım, çalıştım ve bekledim. Yeri geldi 10-15 hafta oynamadım ama bir forma şansı geldiğinde neler yapabileceğimi biliyordum. Eskişehirspor taraftarlarına 'Bizim böyle genç bir oyuncumuz var' dedirterek kendimi kabullendireceğime inanıyordum. Nitekim o şans geldiğinde de iyi kullandığımı düşünüyorum. Dediğin gibi ilk sezonunda çok az oynadığını görüyoruz. Uzun süre yedek kaldığın dönemde neler düşündün? Yedek kaldığım dönemde kendi kendime gözyaşı döktüğüm, duvarların üzerime geldiği dönemleri biliyorum. Ben formayı hak ettiğime inanıyordum ama hocama göre demek ki eksiklerim vardı. Dediğim gibi asla pes etmedim, hep çalıştım. O şansın bana bir gün geleceğine ve benim de nasıl bir oyuncu olacağımı göstereceğime olan inancımı hiç kaybetmedim. O dönemlerde sana destek verenler var mıydı? Tabii. Takım içindeki ağabeylerim, özellikle Serdar Özbayraktar ve Sezgin Coşkun bana, 'Sen Süper Lig futbolcususun. Çok çalışıyorsun ve bir gün mutlaka şans bulacaksın, asla pes etme' diyorlardı. Bu sezon da Erkan Zengin ağabeyden aynı desteği gördüm. Sezonun özellikle son bölümünde sürekli oynayan bir oyuncuya dönüştün. Sence neler değişti de bu düzeye geldin? Bence değişen tek şey tecrübe. Oynadıkça kendime güvenim geliyor ve oynadıkça yeni şeyler öğreniyorum. Ben idmanda çok fazla gelişebilen bir oyuncu değilim. Ama maç temposunu yakaladığımda kendimi çok daha fazla geliştirebiliyorum. Bülent Hoca beni sol bek oynattı, sonra sağ bek oynattı, daha sonra stoper olarak görevlendirdi. Onun bana duyduğu güveni hissettikçe daha iyi oynamaya başladığımı düşünüyorum. Bülent Hoca içindeki hırsı ve kazanma azmini oyuncusuna çok iyi aktarabilen bir teknik adam. Ben de o hırs ve şevkle yapabileceğimden daha fazlasını verebilmek için çabalıyorum. Eskişehirspor'a ilk geldiğinde Rıza Hoca seni ön liberoda değerlendiriyordu, şimdi ise adeta takımın jokeri gibisin. Seni savunmanın her bölgesinde izledik. Joker oyuncu olmaktan memnun musun, yoksa kendini en iyi hissettiğin bir mevki var mı? Hocamız bana, 'Sana farklı mevkilerde görev verebiliyorum ve bu senin açından olmasa da benim açımdan büyük bir avantaj. Teknik adamlar joker oyuncuları sever. Çünkü aksayan her bölgede bu tip oyuncuları kullanabiliriz' diyor. Benim açımdan ise bazen alışmadığım mevkilerde oynamanın getirdiği dezavantajlar yaşanıyor. Ancak yine de üstlendiğim her görevi yerine getirmek için çaba harcıyorum. Geçmişte forvet ve orta sahada oynamış bir oyuncu olarak topla ilişkilerin oldukça iyi. Günümüz futbolu da topu iyi kullanan stoperler arıyor. Bülent Hoca senden bu nedenle mi stoper olarak yararlanmak istiyor? Büyük ihtimalle böyle. Dışarıdan bakıldığında da topu iyi kullandığım gözleniyorsa çok mutlu olurum. Bir yandan hava hâkimiyetim iyi, hırslı bir oyuncuya dönüştüm ve fiziksel olarak da güçlüyüm. Bu nedenle kariyerimi stoper olarak sürdürebileceğimi düşünüyorum. Bundan sonrası için hedeflerin neler? Sezonun ikinci yarısının ortalarından itibaren sürekli oynamaya başladım. Tabii yeri gelecek oynamadığım zamanlar da olacak. Ama ben hiçbir zaman pes etmeyeceğim ve çalışmayı sürdüreceğim. Asla kapris yapan ve çalışmayan bir oyuncu olmayacağım. Hayatımı kazandığım mesleğime karşı asla saygısızlık yapmayacağım. Başarılı olmanın yolu pes etmeden çalışmaktan geçiyor. Hedefim öncelikle takımımda kalıcı olmak ve önümüzdeki sezon düzenli bir şekilde oynamak. Her sezon biraz daha üstüne koyarak A Millî Takım'a çıkabilirsem bu benim için büyük bir şeref olur. Para kazanmanla birlikte ailenin hayatında değişiklik oldu mu? Elbette oldu. Sonuçta kendime yetecek kadar bir para alıyorum ve gerisini aileme bırakıyorum. Çünkü bu yaşıma kadar bana onlar baktı. Babamın geçmişte çektiği çileleri biliyorum ve gelecekte kendi çocuklarımın aynı çileleri çekmesini istemiyorum. Bu nedenle geleceğime de yatırım yapmaya çalışıyorum. Bize biraz da özel hayatından ve hobilerinden söz eder misin? Eskişehir'de genellikle takım arkadaşım Alper'le zaman geçiriyorum. Genelde dışarı çıkıp yemek yeriz, yemekten sonra sinemaya gideriz ama vaktimizin çoğu playstation oynayarak geçiyor. Dizi olarak sadece Geniş Aile'yi izliyorum. Kitaplarla da aram fena değil. En son Elif Şafak'ın Aşk Özeti kitabını okudum. Ondan önce de Her Şey Seninle Başlar isimli kitabı okumuştum. Eurosport
Pique: "21. Yüzyılın Kralı Biziz!"
Barcelona'nın bu yüzyılın İspanya'daki en iyi takım olduğunu belirten Pique, Real Madrid ile aralarındaki ezeli rekabetin de sonsuza kadar devam edeceğini söyledi.Barcelona 'nın savunmadaki yıldız isimlerinden Gerard Pique , son yıllarda elde ettikleri başarılarla Real Madrid 'in dominantlığına son verdiklerini vurguladı. Barcelona son 10 yıl içerisinde La Liga'da 6 kez şampiyonluk ipini göğüslerken, 2006-11 yılları arasında da Şampiyonlar Ligi kupasını 3 kez müzesine götürdü. Bu süreçte Real Madrid sadece 3 kere şampiyonluk sevinci yaşarken, 2002 senesinden bu yana da Şampiyonlar Ligi'nde mutlu sona ulaşamadı. Geçtiğimiz yüzyılda Real Madrid'in İspanya'nın en iyi kulübü olarak lanse edildiğini belirten 27 yaşındaki savunma oyuncusu, 21. yüzyılda ise hem İspanya futboluna hem de Avrupa futboluna Barça'nın damgasını vurduğunu ifade etti. Bir radyo programı olan Al Primer Toque'ye konuşan Pique, 'Madrid hastaları mı? Onlar geçtiğimiz yüzyılda kaldılar. 20. yüzyılda çok başarılılardı. Çok fazla şampiyonluk ve Avrupa başarısı elde ettiler. Bu nedenle geçtiğimiz yüzyılın en iyisi onlardı. Ama son 10-15 yıldır o noktada artık biz varız. Tabii ki geçmişi unutacak değiliz. Aramızdaki ezeli rekabet sonsuza kadar devam edecek. Çünkü bir takım iyi olması, diğer takımın da iyi olmak için çabalaması demek.' ifadelerini kullandı. Barcelona ve Real Madrid, La Liga'da lider Atletico Madrid'in 3 puan gerisinde bulunuyorlar.Goal.com
Fenerbahçe Trabzonspor'a Ceza İstedi
16. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından şike davasında cezalandırılan 5 Trabzonspor yöneticisi ile ilgili Yargıtay'ın verdiği beraat kararına Fenerbahçe Spor Kulübü'nden itiraz geldi. Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak, eski Trabzonspor Başkanı Sadri Şener, asbaşkan Nevzat Şakar ile Mustafa Sani Şener, Zeki Mazlum ve Mithat Halis’in beraat kararlarına dair Yargıtay’ın verdiği onama kararlarının Ceza Genel Kurulu’na bozulması talebiyle gönderilmesini talep etti. Sarı lacivertliler itiraz dilekçesinde söz konusu beş ismin dava dosyasında şike ve teşvik girişimleriyle suçlandığını buna rağmen 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde beraat ettiklerini ve bu kararın da Yargıtay tarafından onandığını vurguladılar. Radikal
Galatasaray'dan Yeni Rekor!
Ara transfer döneminin en hızlı takımı Galatasaray devre arası yaptığı transferlerin ardından değerini tam 150 milyon Euro'ya taşıdı. Ara transfer döneminin en hızlı takımı Galatasaray devre arası yaptığı transferlerin ardından değerini tam 150 milyon Euro'ya taşıdı. Ligin transfer yapmayan tek takımı olan Fenerbahçe'nin değeri 143 milyon Euro'da kalırken, Beşiktaş 112, Trabzonspor ise 64 milyon Euro'luk değerleriyle sıralandı. İşte ara transfer döneminde yapılan transferler ve değerleri;Beşiktaş Dany - 6 milyon EuroJermaine Jones - 3 milyon EuroTrabzonspor Alexandru Bourceanu - 3.2 milyon EuroÖzer Hurmacı - 3.2 milyon EuroGalatasaray Guillermo Burdisso - 7 milyon EuroVeysel Sarı - 5 milyon EuroLucas Ontivero - 2 milyon EuroKoray Günter - 550.000 EuroOğuzhan Kayar - 55.000 EuroAlex Nicolao Telles - 3.5 milyon EuroUmut Gündoğan - 600.000 EuroSalih Dursun - 2.5 milyon EuroIzet Hajrovic - 550.000 EuroMaraton
Reklam