Yürümek İçin Seçeceğin Yola Göre Sen Nasıl Birisin?
Bazen hayat bizi öyle yerlere getirir ki, kim olduğumuz yürüdüğümüz yolda belirlenir. O yolu hiç seçmeseydik, şu an olduğumuz kişi olamazdık. Psikolojimiz de yolları, karakterimize göre seçtiğimizi söylüyor. Peki sen seçtiğin yola göre nasıl birisin?
Hadi bakalım!
Yürüyeceğin yolu seç bakalım.
Hayatın hızlı temposunda, sakinliğini koruyabilen ve bu sakinlikle birlikte büyük bir güç sergileyen bir karaktere sahipsin.
Bu, herkesin kolayca başaramayacağı bir duruş. Ancak sen, tüm karmaşanın ortasında bile sakin kalabiliyorsun. Bu sakinlik, senin içindeki gücü daha da belirginleştiriyor. İnsanlar senin bu sakin ve güçlü tavrını gördükçe, senin hakkında daha çok konuşmaya başlıyorlar. Bu yüzden, senin hikayen, birçok kişi için ilham kaynağı oluyor. Senin bu eşsiz karakterin, magazin dünyasında adından sıkça söz ettiriyor ve okuyucuların seni daha yakından tanıma isteğini artırıyor. Seninle ilgili her detay, okuyucular için büyük bir merak konusu ve herkes senin bu sakin ama güçlü karakterinin sırrını çözmeye çalışıyor.
Senin hakkında ne kadar çok şey bilsek de, aslında senin hakkında hiçbir şey bilmiyoruz. Evet, sen o sakin ve ılımlı kişi olabilirsin, ama içinde fırtınalar kopuyor. Hani o sakin sular derin olur ya, işte sen tam da öylesin. İçindeki o baskın ve otoriter karakterini herkesin görmesine izin vermiyorsun. Ancak bu senin gücünü azaltmıyor, aksine daha da güçlü kılıyor.
Sevdiklerin senin için değerli birer hazine. Onlar için dünyanın sonuna kadar gidebilir, onlar için tüm zorlukları göğüsleyebilirsin. Onların mutlu olması senin mutluluğun, onların güvende olması senin huzurun. Onlar için her şeyi göze alabilirsin, çünkü onlar senin hayatının merkezindeler. Kendini değil, onları düşünüyorsun. Onların ihtiyaçları, onların mutluluğu senin için birinci öncelik.
Ama belki de artık biraz kabuğunu kırmak, biraz daha kendini göstermek vakti geldi. Belki de artık o baskın ve otoriter karakterini biraz daha dışarı çıkarmak, biraz daha kendini ifade etmek vakti. Çünkü senin içindeki bu güç, bu sevgi, bu tutku, bu özveri, herkesin görmesi gereken bir şey. Ve belki de bu, senin hayatında yeni bir sayfa açacak.
Biliyorum, belki dışarıdan bakıldığında pek belli olmayabilir ama senin içindeki o özgüveni hissedebiliyorum.
İçindeki bu güç, belki de herkesin gözler önünde sergilemek istemediğin bir özellik. Ancak seninle biraz daha yakından tanıştıkça, bu özgüvenin tavan yaptığını görebiliyorum. Belki de bu, senin sessiz ama derinden akan bir nehir gibi olduğunu gösteriyor. Her ne kadar dışarıya karşı alçakgönüllü bir tavır sergilesen de, içindeki bu özgüveni kimse inkar edemez. Kendine olan bu güvenin, seni sen yapan en önemli özelliklerden biri.
Birçoğumuzun fark etmediği bir şey var ki, o da senin özgüveninin ne kadar yüksek olduğu. Belki de bu, dışarıdan bakıldığında pek belli olmayan bir özellik. Ancak sen, kendi iç dünyanın derinliklerinde, kafana koyduğun her şeyi başarabileceğini biliyorsun. İnsanların 'yapamazsın' dediği hedeflere bile ulaşabileceğine olan inancın tam.
Ancak, bir engel var ki, bu seni hedeflerine odaklanmaktan alıkoyuyor. Bu engel, başkalarının söyledikleri değil, tamamen senin kendi zihninde oluşan düşünceler. Evet, kendi kendine kafanda kurduğun ve düşündüğün şeyler, hedeflerine giden yolda önüne taşlar koyuyor.
Bu durum, belki de hayatının en önemli derslerinden birini öğrenmen gerektiğini gösteriyor: Kendi yolumuzdaki taşları nasıl kaldıracağımızı bilmeliyiz. Bu taşlar, belki de hayatımızın en büyük engelleri olabilir. Ancak unutma, her engel aşıldıkça, hedeflerine bir adım daha yaklaşırsın. Ve belki de bu taşları kaldırmayı öğrenmek, senin en büyük başarın olabilir.
Hayatın her noktasında mantığını kullanmayı seven, her durumu analiz ederek hareket etmeyi tercih eden birisin. Ancak bu mantıklı düşüncenin bir yan etkisi var: Her şeye biraz olumsuz bir açıdan bakıyorsun.
İşte bu, senin en belirgin özelliğin. Adeta bir gözlük gibi takılıp çıkarılamayan bu olumsuzluk filtresi, hayatının her alanına nüfuz ediyor. Herhangi bir durumla karşılaştığında, ilk olarak olumsuz sonuçları düşünmeye başlıyorsun. Bu, belki de seni koruma altına almayı hedefleyen bir mekanizma olabilir. Ancak bu durum, hayatının her alanında seni biraz daha olumsuz bir dünya görüşüne sürüklüyor. Bu durum, birçok kişi tarafından anlaşılmaz bulunsa da, senin bu özelliğin seni sen yapıyor. Belki de bu olumsuzluk filtresi, senin hayata karşı daha gerçekçi bir bakış açısı kazanmana yardımcı oluyor. Kim bilir, belki de bu özelliğin sayesinde, hayatın acımasız gerçekleri karşısında daha güçlü durabiliyorsun. Sonuç olarak, sen mantığını kullanmayı seven, her durumu analiz etmeyi tercih eden, ancak her şeye biraz olumsuz bir açıdan bakan birisin. Bu özelliğin, seni diğerlerinden farklı kılan bir özellik ve belki de bu yüzden hayat, senin için biraz daha anlamlı ve gerçekçi.
Hayatın karmaşık labirentinde, her şeyi mantığın sıkı kollarına sığdırmaya çalışan birisin. Her olayı, her durumu, her kararı bir matematik problemini çözer gibi ele alıyorsun. Ancak, bu durumun en büyük handikapı, her şeye biraz da olsa olumsuz bir perspektiften bakman. Belki de bu, zor güvenmenin ve her hayat aşamasına biraz fazla temkinli yaklaşmanın bir sonucu. Her adımını özenle düşünüyor, her kararını dikkatlice tartıyor ve her eylemini ölçülü bir şekilde gerçekleştiriyorsun.
Bu nedenle, yolculuklar - hayatın belki de en spontan ve özgürleştirici deneyimleri - senin için bir yorgunluk kaynağı oluyor. Çünkü yolculuklar, planlanmış ve öngörülen bir şey olmaktan çok, beklenmedik ve spontan bir serüvene dönüşebilir. Bu, senin gibi her şeyi önceden planlamaya ve kontrol etmeye alışkın biri için zorlayıcı olabilir.
Ancak, belki de hayatın akışına kapılmayı öğrenmen gerekiyor. Her şeyi kontrol etmeye çalışmaktan vazgeçip, biraz da olsa hayatın sürprizlerine ve belirsizliklerine açık olmayı denemeli. Düşüncelerini bir kenara bırak, biraz da hislerinin ve içgüdülerinin seni yönlendirmesine izin ver. Belki de bu, hayatın senin için daha hafif ve daha keyifli bir hal almasını sağlayacaktır.
Hayatın karmaşasında sakinliğini koruyabilen, her durumda soğukkanlılığını yitirmeyen biri olduğun kadar, merhametin de seninle bir bütün.
İnsanlara ve olaylara karşı gösterdiğin anlayışın, hoşgörün ve sevginle birleşerek merhametini oluşturuyor. İçinde bulunduğun her durumda, gösterdiğin bu merhametle, çevrendekilerin yüzünde bir tebessüm oluşturmayı başarıyorsun. Bu özelliklerinle, sadece bir insan olmanın ötesinde, etrafına pozitif enerji saçan bir birey olmayı başarıyorsun. Herkesin hayatında olmasını dilediği birisin, çünkü sen sakin ve merhametli birisin.
Hayatının huzurlu ve sakin ritmi, karakterinin derinliklerine kadar işlemiş. Seninle tanışan herkes, bu duru sakinliğin ve merhametin etkileyici yansımalarını hemen fark ediyor. İyilik yapmayı bir yaşam biçimi haline getirmiş, adeta bir iyilik abidesi olarak anılıyorsun. Ancak senin için hayatın en kıymetli unsuru, güven ilişkileri.
Güvende hissetmediğin herhangi bir ortamda bulunmak, seni derinden rahatsız ediyor. Bu tarz durumlar karşısında, içinde tedirginlik ve huzursuzluk hisleri kabarıyor. Adeta kaçmak için zaman kolluyorsun. Bu durumlarla karşılaştığında, hemen bir çıkış yolu aramaya başlıyorsun.
Kalabalıkların arasında kaybolmak yerine, kendi frekansında birkaç kişiyle bir arada olmayı tercih ediyorsun. İnsanlarla iç içe olmak yerine, sana en uygun olan frekansta birkaç kişiyi etrafına toplayıp, onlarla mutlu olmayı seçiyorsun. Kendi yolunu çizmek, sana en iyi gelen yol. Kendi dünyanı kurup, orada huzur bulmayı tercih ediyorsun. Kendi yolunda ilerlerken, hayatın tüm karmaşasından uzaklaşıp, sadece kendi huzurunu ve mutluluğunu düşünüyorsun.
Bu testi de çözmek isteyebilirsin:
Yorum Yazın