Yelda Cumalıoğlu Yazio: Rüzgâra Dur, Söz Sus Demeyen Bir Kadın: Tomris Uyar
“İnsan içinde yaşadığı toplumdan tiksinerek intihar edebilir...” diyordu Tomris Uyar bir yazısında.
Tiksinerek intihar etmek!
Ve ne tuhaf ki bu sözü 12 Eylül döneminde tanıklık ettiği toplumun çürümüşlüğü üzerine yazıyordu.
Acıdır, aradan geçen 36 yıla rağmen memlekette yozlaşma ve çürüme bir türlü son bulamadı.
Tomris Uyar “sahip olunabilecek” kadınlardan olmadı hiçbir zaman.
Ankara’da Sanatseverler Kulübü’nde Turgut Uyar’la tanıştığında ikisi de evliydi.
Tomris Uyar yemek pişirmekten, çamaşır yıkamaktan, camları silmekten, etrafı toplamaktan pek anlamayan bir düşün sanatçısı...
Fırtınaların yarattığı derin dalgalarda gemisini dimdik tutabilen bir kadın Tomris Uyar... Tek dayanağı yüreğindeki edebiyat aşkı ve kendisi. Rüzgâra dur, söze sus, hazza acı, devaya dert, buza sıcak, meste dert, deme çiğ demeyen bir kadın! Sözünü sakınmayan, “Yalnızlığımı paylaşabilirsin soru sormayacaksan” diyen bir âşık.
Hayatı hiçbir kedere feda etmemek uğruna intihar nedeninin tiksindiklerinden olmaması için kendini içkiye vuran bir kadın Tomris.
Her başarılı erkeğin arkasında “bir kadın” vardır, ama İkinci Yeni şiir akımının dört şairinin arkasında ise sadece “bir” kadın vardır!
*Cemal Süreyya soyadındaki “y” harfini Sezai Karakoç ile girdikleri bir iddia üzerine kaybetmiştir. Hem Cemal Süreyya hem de Sezai Karakoç Muazzez Akkaya isimdeki sınıf arkadaşlarına aşıktır. Bir iddiaya girerler Muazzez’i kim tavlayacak diye ve kazanan Sezai Karakoç olur. Sezai Karakoç kaybetse soyadı Karkoç olacaktı. Cemal Süreya’nın soyadından kaybettiği “y” harfini de dergimiz yazarlarından Süreyyya Evren alır.
Yorum Yazın
Tutkularla dolu cesur bir hayat yaşamış...Maalesef çok erken ayrılmış aramızdan.