Yargıtay: Say'ın Paylaşımları Düşünce ve İfade Özgürlüğü
Yargıtay 8. Ceza Dairesi, dünyaca ünlü piyanist ve besteci Fazıl Say’ın 2012 yılında kendisine ait Twitter hesabında Ömer Hayyam’a ait bazı mısraları paylaştığı için “Halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılamak” suçundan aldığı 10 aylık hapis cezası kararını bozdu. Daire oyçokluğuyla aldığı kararda, Say’ın paylaşımlarının düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine hükmetti.
Temyiz başvurusunu değerlendiren Yargıtay 8. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin verdiği 10 aylık hapis cezasını oyçokluğuyla bozdu.
Hürriyet'ten Mesut Hasan Benli'nin haberine göre, 4 üye, Fazıl Say’ın paylaşımlarının düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında kaldığını değerlendirerek, beraat etmesi yönünde oy kullanırken, bir üye sanatçının Twitter paylaşımları nedeniyle cezalandırılması yönünde oy kullandı. Daire verdiği kararın gerekçesini önümüzdeki günlerde açıklayacak. Bozma kararından sonra dava dosyası yerel mahkemeye gönderilecek. Yerel mahkeme Yargıtay’ın kararını kabul ederse, Fazıl Say hakkındaki suçlamadan beraat edecek.
Ne olmuştu?
Fazıl Say, Twitter hesabından 2012 yılında Ömer Hayyam’a ait olduğu belirtilen rubailerden bazı bölümler paylaştı. Say, başka hesaplardan yapılan bazı paylaşımları da retweet etti.
Üç vatandaş, söz konusu paylaşımlarla Say’ın “İslam dinine, bu dine mensup Müslümanlara yönelik ağır hakaretler ederek dini değerleri alenen aşağıladığı” gerekçesiyle savcılığa suç duyurusunda bulundu. Şikâyet üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Say hakkında “Halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılamak” suçundan soruşturma başlattı.
10 ay hapis cezası
Say savunmasında, paylaştığı mesajların alıntı olduğunu belirterek, “Bunların hiçbirinde aşağılama ve hakaret kastı bulunmamaktadır. Tam aksine dini değerleri istismar eden kişilerden rahatsızlığı belirtmek istedim. Amacım bir sanatçı ve birey olarak düşüncelerimi Twitter adlı sosyal paylaşım sitesinde beni takip edenlerle paylaşmaktır. Bunu da Anayasa’nın düşünce ve kanaat hürriyeti, düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti ve yine AİHS’nin madde 10 ile güvence altına alınan ifade özgürlüğü çerçevesinde yaptım. Yazılanlardan dolayı kamu barışını tehlikeye düşürmedim” dedi.
Savcılık, Say hakkında İstanbul 19. Sulh Ceza Mahkemesi’nde dava açtı. Yargılama sonrasında Mahkeme, Say’a “Halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılamak” suçundan 10 ay hapis cezası verdi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.
Yargıtay yolu açıldı
Say, avukatı aracılığıyla mahkemenin “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” kararına itiraz etti. Üst mahkeme, Say’ın yaptığı itirazı kabul etti. Böylece Say hakkında yeniden yargılama yolu açıldı. İlk kararı veren İstanbul 19. Sulh Ceza Mahkemesi, yeniden yargılama sonucunda daha önce verdiği 10 aylık hapis cezası kararını açıklamak zorunda kaldı. Böylece Say’a kararı Yargıtay’a taşımanın yolu açıldı.