İçinde bulunduğu toplumla tam olarak uyumlu olamamaktan doğan kalabalıklar arasında hissedilen yalnızlık bir başkasıdır. Kendimi hiçbir zaman ülkeme, evime, arkadaşlarıma ve hatta aileme bile tam olarak ait hissetmedim demiştir ünlü fizikçi ve bilim insanı, Albert Einstein.
Einstein’ın da dediği gibi kalabalıklar içinde yalnızlık... Öyle bir çaresizliktir ki bu, ne kendini değiştirebilirsin ne de içine doğduğun toplumu. Ne kalmak istersin, ne de gitmek. Bazıları gider, bazıları durmakla kalır ama duranlar çok iyi bilir ki durmak yalnızlığını azaltmayacaktır.
Diğerlerinin görüşlerine, âdetlerine, kurallarına meydan okuyan, yalnızlığa rağmen kendini bunların dışında bırakan insan belki ilişki kurmanın neşesinden mahrum kalır fakat yalnızlaştıkça hürleşir. Siz hiç yalnızlığın özgürlük kanatlarıyla benliğinizin doruklarında uçmanın hazzını tattınız mı?
Çevreyle ilişkini indirgeme, ya da en aza çekme şeklinde bireyin kendisinin tercih ettiği, olgunlaştıran bir diğer deyişle korkutmayan yaratıcı yalnızlık en azametli halidir yalnızlığın. “Yalnızlıkta, insan kendisiyle bir başınadır, oysa tek başınalıkta kendisiyle birliktedir.” Sözleriyle ifade etmiştir Thomas Macho. Kendinle beraber olmak kendinle yüzleşmektir.
Yüce benliğin derin dehlizlerini keşfetmenin; parlak zihinlerin yalnızlığa çekilerek gerçek hürriyetlerine kavuşup harikalar yaratmasının yoludur. Filozoflar, bilim insanları, insanlık tarihine yön vermiş her birey yalnızlığın gayri meşru evlatlarıdır.
Yalnızlık onlara korku değil, huzur vermiştir. Onlar yalnızlarından ümitsizliğe kapılmamıştır, ondan kaçmamışlardır. Onlar aksine yalnızlıklarına kucak açmış bireylerdir. Yalnızlıkları ile sıkı sıkıya dost olmuşlardır. Diğerlerinin daimi varlığına duyulan muhtaciyetten arınmışlardır ve yalnızlığın soğuk atmosferini, kendi kendilerine sıcacık yarenlik ederek ısıtmayı başararak, bu atmosferi kendileri için verimli bir hale dönüştürmüşlerdir.
Yalnız kalmayı, kendine belirli ölçüde yetebilmeyi öğrenmiş bireyler yalnızlık vakti geldiğinde kimsesiz kalmanın hüznünü değil, kendiyle kavuşmanın coşkulu sevincini duyarlar.
Peki ya siz yalnız mısınız? Yalnızsanız yalnızlığın hangi yüzüne bakıyorsunuz?
Yalnızlığın hangi yüzüne bakıyor olursanız olun yalnızlığınızla dost olmaya ve bu dostluğun gücüyle tanışmaya ne dersiniz?
Instagram
Facebook
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio