Yalnızca Hayata Cesaretle Yaklaşabilen İnsanların Bilip İzinden Gittiği 12 Gerçek
İnsanlar cesaretlerini nasıl korur? Hayal güçlerini aşan kararlara, başarılara nasıl imza atarlar? Onları ne harekete geçirir ve neler yön gösterir?
Yalnızca iş yaşamında değil, hayatın her alanında karşımıza çıkan her türlü aksiliğe ve engele rağmen, bizi cesaretimizi kaybetmemek konusunda neler fişekleyebilir? Birlikte bakalım:
1. Cesur insanlar, çok az kişinin düşündüğü şekilde düşünme yetisine sahiptir.
Cesaretiyle birbirinden başarılı işlere imza atmış, yeniden denemekten çekinmemiş, başarısızlıklarını avantaja çevirmiş ve vazgeçmemiş; devam etmiş kişiler; bu motivasyonu beyinlerinin farklı işleyiş biçiminden ve bakış açısı geliştirebilme yetisinden alırlar.
2. “Diğer insanların ne düşündüğünü önemsediğin sürece, onların mahkumu olursun.”
Yüzyıllar önce Çinli filozof Lao Tzu böyle demiş. Başarılı girişimciler bu sözün ne kadar doğru olduğunu bilirler. Başkalarının ne düşündüğünü umursamamak bizi hissiz veya ilgisiz gibi gösterebilir; ancak etrafın görüşünü sağlıklı bir düzeyde yok saymak, şu hayatta başarı için kesinlikle şart.
3. Sürekli başkalarının ne düşündüğüne odaklanırsan, başını ileriye değil, etrafına çevirmiş olursun.
Kafan karışır, gereksiz yere zaman kaybedersin, seçtiğin, doğru bildiğin yolda ilerleyemez hale gelirsin. Başkalarını memnun etmek hedefin haline gelir.
Dolayısıyla, kalabalığı mutlu etmekle zaman kaybetme, sen işine konsantre olmaya bak.
4. "Bir hayalin olsun ve o hayalin çok büyük olduğundan emin ol."
Howard Tullman'a göre, ev / iş / proje / her şey, fiziksel olarak kurulmadan önce hayallerimizde kurulmalıdır. Her şey hayallerle başlar ve onlarsız kısır bir döngüye gireriz. Yaratıcılığımızı kullanmak, umut etmek, hedef koymak ve o hedeflere doğru koşmak gibi süreçlerden geçmek için hayalimize ihtiyacımız var.
Hayal et, ve gerçekleştirmek için cesaret göster.
5. Kimsenin cesaret dahi edemediği kadar büyük düşün. Kulağa çılgınca gelen fikirlerin peşinden git.
SpaceX’i düşün. Elon Musk'ın SpaceX'i, 2002 yılında uzay teknolojisini kökten değiştirmek üzere kuruldu. Nihai hedefi, insanların başka gezegenlerde yaşayabilecekleri koşullar yaratmaktı.
Başka gezegenlerde yaşamak, gerçekten mi? Evet. Gerçekten. Senin hayallerin bu kadar radikal olmayabilir; ancak her zaman sana güç veren enerji kaynağın onlar olacak.
6. İçinde kötü bir his bırakan, yapmaman gerektiğini düşündüğün hiçbir şeye bile bile girme.
İnsan genellikle bir şeyin işe yaramayacağını başından bilir, hisseder. Şu durumda zaman kaybetmeden 'bu olmaz' deyip bir sonraki adıma geç. Bir hayali ortaya koymak, veya girişimi büyütmek için her bir kararda uzun uzun bekleyemezsin, bir sonraki adıma geç kalırsın, fırsatlar kaçar, aynı noktada sabit kalırsın.
Başarısızlığın da gereklisi ve gereksizi var. Gereksiz başarısızlıklar yüzünden kendi cesaretini baltalama.
7. Bir şey saçmaysa saçmadır, aptalcaysa aptalcadır. Bunu söylemekten çekinme.
Steve Jobs bir röportajında şöyle demişti: 'Bir şeyin saçma ve zaman kaybı olduğunu düşünürsem hiç beklemem, hemen söylerim. Bu nedenle beni her türlü toplantıda sık sık 'Hayatımda duyduğum en aptalca şey!' derken duyabilirsiniz'.
Elbette kelimelerini seçerken ve karşı tarafa düşüncelerinin saçma olduğunu söylerken daha ılımlı olabilirsin; ancak kafandaki düşünceler konusunda net ol. Neler aptalca? Neler işe yarayacak? Neler tamamen saçmalık ve seni geriletecek? Söylemekten çekinme.
8. Cesaret de bir nevi mucitliktir. Thomas Edison nelerin ampul olarak çalışmayacağını anlayana kadar 10.000 adet test yapmış.
Yeni şeyleri yeni şekillerde yapmanın yollarını arayıp buluyorsan, aslında bir girişimcilik ruhu taşıyorsun demektir. İş geliştirmek de başlı başına bir öğrenme macerasıdır; yeni müşteriler, yeni modeller, yeni yaklaşımlar, yeni çözümler, yeni ihtiyaçlar, yeni pazarlar… Kısacası, girişimin işi “yeni”yle uğraşmaktır.
Ve yeni şeylerle uğraşmanın kaçınılmaz sonucu, yeni şeyler öğrenmektir.
9. Sürekli yeni şeyler öğrenmeye açık olduğun sürece kimse cesaretini kolay kolay kıramaz.
Eğer senin için yepyeni bir şeye kalkışacaksan, örneğin kendi işinin patronu olacaksan, devamlı öğren. Araştır, oku, incele. İlle de formal bir eğitim alman ya da okula yazılman gerekmez; ancak öğrenmen şart. Emin ol bu sayede bir çok engeli daha ortaya çıkmadan bertaraf edersin.
10. Birçok kez yenilgiye uğramış, yeniden herhangi bir şeye nasıl girişeceğini bilemiyor olabilirsin.
Oyun hiçbir zaman bitmez; ve yeniden oyuna girebilmek daima mümkündür. Kısacık bir ara ver ve yeniden denemek için enerji topla, motivasyonunu yükselt. Başarılı birinin biyografisini oku, ilham al. Sonra, hiçbir yenilgi yaşanmamış gibi, hevesle yeniden dene.
11. Cesaret etmek için hiçbir zaman geç değildir.
Hayatın her alanında ve aşamasında, öğrenmenin yaşı olmadığı gibi, başarmanın da yaşı yoktur.
12. Unutma, düşünce kalkabilir, canın acıyınca kendini iyileştirebilir ve her zaman yeniden deneyebilirsin.
Yenilgi aslında riskin başarıyla sonuçlanmama durumuna verilen isim, bu kadar basit. Bütün mesele başarıyla sonuçlanmayan risklerin üzerine gitmek ve onları başarıya çevirmek.
Neredeyse tüm girişimcilerin dünyası yenilgi kültürü üzerine kurulmuştur. Örneğin Inc.com yazarı Eric Markowitz, Silikon Vadisi’nin neden yenilgilere bayıldığını yazar. New York Times, yenilgileri gururla kolumuzda taşımaktan bahseder. Ve Newsweek, ders alabildiğimiz sürece, yenilginin aslında kazanmak olduğunu yazar...
Yorum Yazın
Aslında zor olduğu için cesaret edemediğimiz şeyler, biz cesaret edemediğimiz için zor değil midir ?
Ben daha marketten A çikolatasını mı B çikolatasını mı alsam karar veremiyorum,ya aldığım çirkinse diğerinde aklım kalırsa diye
2sinide al.bir dahakine güzel olanı alırsın :)