Seni Yalan Söylemeye İten İçgüdün Ne?
Doğumumuzdan ölümümüze kadar hayatımızı yönetmemizi sağlayan şeylerden biri de bilinçaltında yerleşmiş kodlarımız. İçgüdülerimizin önüne geçemediğimiz noktada, farklı davranışlar sergilememiz işten bile değil. Peki bilinçaltının derinliklerinde, sana hangi içgüdünün yalan söylettiğini biliyor musun?
Hadi teste!
1. Hayatındaki en önemli faktörü soralım sana, nedir?
2. Stres anında aklına gelen ilk şey bunlardan hangisi olur?
3. Hayatının bir labirente dönüştüğünü düşün, kurtulmak için sence hangisini yapmalısın?
4. Peki kendini bir hayvan olarak tanımlaman gerekse, aşağıdakilerden hangisi olurdun?
5. Romantik ilişkilerden konuşalım; ilişkinde olmazsa olmaz hangisi?
6. Bu görsel sana ne hissettiriyor?
7. Hangi mevsim için "işte bu benim mevsimim!" diyebilirsin?
8. Sen hayatın risk alan tarafında mısın, yoksa eğlenen tarafında mı?
9. Peki aşk mı mantık mı?
10. Dürüst cevap vereceğini umarak soruyorum, burada biz bizeyiz. Hangi sıklıkla yalan söylersin?
Thanatos!
Hayatta kalabilmek için yalan söylemeyi tercih ediyorsun, değil mi? Bu durum, belki de farkında olmadığın bir içgüdünün, yaşama içgüdüsünün bir yansıması. Bu içgüdü, tarih boyunca insanlığın hayatta kalabilmesi için gelişmiş, evrimsel bir yanımız. Ölüm içgüdüsü olarak da bilinen Thanatos, aslında senin ölüm riskinden kaçmak için ne kadar uğraştığının bir göstergesi. Tehlikeye atabilecek her türlü unsuru yok etmek için içinde bir hareketlilik oluşuyor. Bu durum, biraz daha fazla öz koruma ve dış tehlikelere karşı önlem alma ihtiyacı gibi durumları beraberinde getiriyor.
Hayatta kalabilmek için savaştan kaçınan bir savaşçısın sen. Hayatını da bu doğrultuda yönlendiriyorsun. İşte bu yüzden, seni yalan söylemeye iten davranışların da tam olarak bu içgüdün yüzünden ortaya çıkıyor. Hayatını yalanlar üzerine kurmayı tercih etmiyorsun, yalnızca kendini kurtarabileceğini düşündüğün noktalarda yalana başvuruyorsun. Bu da senin kurtuluşun oluyor. Çünkü kimse senin yalan söyleyen biri olduğuna ihtimal vermiyor.
Hayatın, senin için en büyük öncelik. Ardından sevdiklerinin hayatı geliyor. Mantıksız, akıl karı olmayan bir hamlede bulunup hayatını riske atacak son insansın. Bu yüzden seni yalan söylemeye iten içgüdün Thanatos. Ancak unutma, bu yalnızca bir içgüdü ve senin kontrolün dışında gelişen bir durum. Kendi hayatını ve sevdiklerinin hayatını korumak için gelişen bu içgüdü, aslında senin ne kadar güçlü bir hayatta kalma arzusu olduğunu gösteriyor.
Libido! (Eros)
Sana bir sır vereyim mi? Seni harekete geçiren o içgüdünün adı libidodur. Evet, doğru duydun, Freud'un da belirttiği gibi insanı yönlendiren iki temel dürtü vardır ve senin bu coşkulu yaşam enerjin, yaşam dürtüsü olan Eros'un sunduğu libidodan başka bir şey değil. Senin ruhun ve yaşamın, bu hazza dayalı hislerin büyülü dünyası tarafından yönetiliyor. Kendin ve hislerin, dünyanın en önemli varlıkları gibi görünüyor gözüne. Hayatın bir sonu olduğunu ve bu sona ulaşmadan önce dünyanın tüm keyiflerini tatman gerektiğine inanıyorsun. İşte bu inanç, senin yalan söyleme eğilimini tetikliyor. Senin keyfini kaçırabilecek her türlü duruma karşı, yalan söylemeye hazırsın. Çünkü savaşmak ve yorulmak senin kitabında yazmaz. Senin için hayat, keyif almayı bilmenin sanatıdır. Gündelik yaşantında, seni tanıyanlar seni sevdiğin konulara olan tutkun ve arzulu haliyle bilir. Dışarıdan bakıldığında, auranın yüksekliği hemen fark edilir. Bu durumu tehlikeye atabilecek herhangi bir durumda, yalan söylemekten çekinmezsin. Anlayacağın, davranışların hislerinin esiri olmuş durumda. Sen hayatın değil, mutluluğun peşinde koşan birisin. Eros'un tüm oklarının seni bulacağına inanıyorsun. Bu süre zarfında beyaz yalanlar, pembe yalanlar ve kimi zaman kara yalanlar söylemekte bir sorun görmüyorsun. 'Savaşma, seviş' felsefesini benimsemiş durumdasın. İşte bu, senin en temel iki dürtünden biri olan libidonun seni yönlendirmesi.
Yorum Yazın
Thanatos!
Thanatos!
Kesinlikle