Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Sabahattin Ali'nin Bilinmeyen Bir Eseri Ortaya Çıktı
Palto Yayınevi, Sabahattin Ali'nin dergilerde saklı bir eserini ortaya çıkardı.
Yazarın yayıncısı dâhil kimsenin fark etmediği eser, Rilke'nin şiiri “Sancaktar”ın Türkçedeki ilk çevirisi olarak biliniyor.
Zaman’dan Sevinç Özarslan’ın haberine göre; Alman lirik şiirinin önemli temsilcilerinden Rainer Maria Rilke'nin (1875-1926) uzun şiiri Sancaktar'ı Türkçeye ilk kez 1941'de Sabahattin Ali'nin çevirmesini Yazar Hilmi Yavuz, 2014'te verdiği bir röportajda şu ifadeleri kullanarak anlattı: “Rilke'nin ‘Sancaktar'ını Almancadan dilimize çeviren Oruç Aruoba'ya Sancaktar'ın kendisinden çok önce, Sabahattin Ali tarafından çevrildiğini, bu çevirinin Tercüme dergisinin dokuzuncu sayısında yayımlandığını söylediğimde çok şaşırmıştı. Üstelik Oruç'unki Türkçede ikinci Sancaktar çevirisi de değildi: Vural Ülkü'nün de bir ‘Sancaktar' çevirisi vardı; -o da, Tercüme dergisinin 83. sayısında yayımlanmıştı.”
Palto Yayınevi'nin sahibi V. Hüseyin Kaya, Sabahattin Ali'nin unutulmuş bu eserini ilk kez yayınladı. Türkçesi ve Almancası birlikte verilen 96 sayfalık bu ince kitapla birlikte, S. Ali kitaplığı yeni bir eser kazanmış oldu. Orijinal adı ‘Die Weise von Liebe und Tod des Cornets Christoph Rilke - Sancaktar, Christoph Rilke'nin Aşkına ve Ölümüne Dair' olan kitapta oldukça uzun tek bir şiir yer alıyor. Aslında kitap, bölüm bölüm yazılmış şiirsel metinlerden oluşuyor. Kitabın sonunda ise Rilke fotoğraf albümü hazırlanmış.
SON SAYISI 1966'DA YAYIMLANDI
Yayın hayatına 1940 yılında başlayan iki aylık çeviri dergisi Tercüme'nin son sayısı 1966'da yayımlanıyor. 87 sayı çıkabilen dergide Sabahattin Ali, S. Ali imzasıyla çeviriler yapıyor.
Şiirden bir bölüm:
Şatonun ışıkları yavaş yavaş sönüyor. Herkeste bir ağırlık var: Herkes yorgun, yahut âşık, yahut sarhoş. Birçok boş ve uzun cephe gecelerinden sonra: Yataklar... geniş ve meşe ağacından yataklar. Burada dualar, yolda, pis bir çukurda edilen dualardan daha başka. O çukur, insan uyuyacağı zaman bir mezar gibidir.
“Allah'ım, sen nasıl istersen öyle olsun…”
Yatakta dualar daha kısa.
Fakat daha içten.
Yorum Yazın
çabuk instagramdaki 'kahve kitap kulaklık'cılar gelmeden...
Yatakta dualar daha kısa. Fakat daha içten.(çok güzelmiş ya)