Saadet Büyük Yazio: Dolar Kuru 9'a Gidecek mi?
Merkez Bankası faizi artınca hani dolar kuru düşecekti diyenler kararın sonrası dolar kurundaki hareketten kafanız mı karıştı? Dolar ve Euro alınır mı? Riskler neler?
İşte bu yayın tam size göre... Merkez Bankası Kararı ve sonrasına dair değerlendirmeleriyle Uluslararası Finans Uzmanı Dr. Murat Kubilay anlatıyor…
Saadet Büyük: Ekonomi yönetiminde İnanılmaz ve olağanüstü hareketli günlerden geçiyoruz. Hepimiz için de oldukça yorucu. 6 Kasım Cuma günü 8.50'de gördüğümüz dolar kuru; 19 Kasım Perşembe 7.50'ye gevşedi. Aynı haftasonu Merkez Bankası Başkanı görevden alındı ve Berat Albayrak da görevinden istifa etti. Tüm bu süreci nasıl yorumladınız?
Dr. Murat Kubilay: Bir gün bu değişikliklerin yapılacağını öngörsem de zamanını kestirmek elbette güç. Tam bir kaza sonucu tesadüfler sonucu bunu gördüğümüzü düşünüyorum. AKP kulislerinde konuşulan dedikodu konularına girmezsek Sayın Erdoğan artık Berat Albayrak'ın kendisine söz vermiş olduğu kuru kontrol etme ve faizleri artırmama hedefini başaramadığını net bir şekilde görmüş oldu. Berat Albayrak çok olağanüstü yetkilere sahipti. Hem bakan olarak Hazine ve Maliye'nin başında idi. Aynı zamanda fiili olarak da Merkez Bankası'na müdahil idi. Böyle bir güce sahip başka bir Bakan yoktu. Berat Albayrak istifasının kabul olmayacağını düşündü ve Sayın Erdoğan ise pragmatist bir yaklaşım sergilemiş oldu ve 9 Kasım Pazartesi kur 8'e doğru gevşeyince de Berat Albayrak'ın istifasını kabul etti. Benim senaryomda Berat Albayrak'ın bir gün görevden ayrılacağı vardı ama onore edilerek başka göreve getirileceğini düşünürdüm böyle apar topar değil bu hal ise ikisi arasında ciddi problem olduğu anlamına gelir.
Saadet Büyük: Siz Berat Albayrak'ın istifası sonrası dolar kurundaki gevşemeyi de nokta atışı öngördüğünüz için bundan sonrasına yönelik olarak daha iyimser olabilir miyiz? Sizin 2018'den beri ekonomi yönetimini değerlendirdiğiniz olası senaryolarınız var. Bu senaryolarda bir değişikliğe gittiniz mi?
Dr. Murat Kubilay: Ben Türkiye'nin 2018'den itibaren içerisine girdiği krizi 3 aşamalı olarak görüyorum….
Birinci aşama: 2018 Martıında başladı ve 2020 Mart ayında Türkiye'ye pandemi gelmeden önce bu aşama bitti. Ve 2. aşamaya geçtik. Şu anda 2. aşamadayız. Bu aşamada muhtemelen bir yıl daha sürecek öngörüsündeyim. Ancak 3. aşamada da bence Hükûmet de değişmiş olacak. Bu nasıl olur bilemiyorum. Ama o günlere doğru gittiğimizi görüyorum. Bugün ise 2. aşamanın A /B /C bölümleri var. Biz şu an benim senaryomda 2. aşamanın B senaryosu olan bölümün içindeyiz. Dolar kurunu 6.85'lerde gördüğümüz yaz aylarıyla başlayan bölüm şimdi bu aşamadayız.
Dr. Murat Kubilay'ın tüm piyasa beklentileriyle olası senaryo öngörülerini izlemek için tıklayabilirsiniz.
Saadet Büyük: Şimdi bugüne tekrar gelecek olursak bugüne değin söylemlerde rekabetçi kur vurgusu vardı. Biz dolara bakmıyoruz söylemi vardı ve bugünkü Merkez Bankası faiz artırımı ile yapılan açıklamalarda ise söylemin değiştiğini ve Merkez Bankası metninde yer alan Düşük Enflasyon Ortamının kalıcı tesisi; ülke risk primlerinin düşmesi; Dolarizasyon eğiliminin tersine dönmesi; döviz rezervlerinin artış eğilimine girmesi ve finansman maliyetinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik ve finansal istikrarı olumlu etkileyeceği değerlendirmesi konusundaki açıklamalarını nasıl değerlendirdiniz?
Dr. Murat Kubilay: Dolara bakmıyoruz söylemini bırakın ben. Her dakika her saniye dolar kuruna baktıklarına eminim. 421 Milyar dolarlık dış borcumuz var ve bunun 182 Milyar dolarlık kısmının vadesi ise 1 yıldan kısa işte bu kısmın döndürülebilmesi için de rekabetçi kur ve rekabetçi faiz vermeniz gerekli. Dolar kuru sene başındaki gibi bir daha 5.85’lere gitmeyecek ve faizler de bir daha öyle kolay kolay yaz aylarındaki gibi %7 –8'lere geri inmeyecek. Acımasız gerçekler bu. Rezervlerimizde maalesef yeniden 100-120 milyar dolara geri gelemeyecek. Sorunları görmeyen ve ciddiyetsiz bir yönetim anlayışı vardı. Şu anda bu faiz artırımı ile asgari olanı piyasaya verdi. Eğer bugün merkez bankası faizi artırmamış olsaydı dolar kurunda 9 TL görürdük.
Saadet Büyük: Bundan sonraki süreci nasıl görürsünüz?
Dr. Murat Kubilay: Piyasaları bekleyen 2 büyük riskimiz var: İlki neticelenen ABD seçimleriyle önümüze gelmesi muhtemel yaptırımlar konusu.
BIDEN seçimleri kazandı. S-400 ve ABD-Türkiye / Nato sürecinin nasıl şekilleceğini göreceğiz. Bu ilerleyen dönemlerde CAATSA yaptırımları olarak önümüze gelebilir. Bu daha önce İran ve Rusya içinde yapılmıştı. Bu yaptırım maddelerinde daha ağır olanlar da var, daha hafif yaptırımlar da var. Türkiye içinde alınmış bir karar var Trump bunu bekletti. Şimdi Joe Biden 20 Ocak’ta görevi devir alacak elbette ki ilk işi bu değil hemen bu konuyla ilgili gelişme beklemeyiz ama şubat ayında önümüze bir risk unsuru olarak gelecektir.
Kovit 19 da bir diğer risk unsuru... Çok daha fazla ekonomi teşvik edilmeye ihtiyaç duyacak. Devlet vergi geliri toplayamayacak, bu durumda devlet daha çok borçlanacak ve bu borçlanma için daha çok faiz vermesi demek. Bunu içerde gerçekleştiremiyorsanız yurtdışından bulacaksınız bu da bizi daha evvelki sarmala geri götürecek. Ayrıca Avrupa da kovit sebebiyle ekonomilerde küçülme yaşanacak. Turizm tarafını ise aşı haberini olumlu alırsak Nisan 2021’e bu durum değişmezse tekrardan ciddi bir döviz kaybı olarak önümüze risk unsuru olarak eklenecektir. Ayrıca hemen beklemesem de erken seçim baskısı da var.
Saadet Büyük: Bu risklere rağmen şu anda piyasanın içinde olduğu pozitif süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?
Dr. Murat Kubilay: Karanlık bir yol, taşlık bir yol, farlar yanmıyor, siz 180 km hızla gidiyorsunuz, ilk taşta şarampolden aşağı yuvarlanabilirsiniz derken bazı geçici önlemler alındı…
Berat Albayrak gidip yerine tamamen bağımsız bir bakan gelseydi ben de daha pozitif olabilirdim ancak piyasanın bu denli pozitif algısının kısa sürede değişeceğini düşünüyorum. Ayrıca böylesi bir değişiklik olsaydı kur uzunca bir süre 7 ile 8 arasında kalır derdim ama önümüzdeki dönem yeniden faiz indirimi sürecine bu yönetimin gidebileceğini düşünüyorum. Artırırken nazlı, indirirken hızlı bir faiz sürecimiz var. Şu anda piyasada bir polyannacılık içerisinde son derece iyimserlik hâkim… Eylül sonu itibariyle net eksi (-)47 Milyar dolarlık döviz rezervimiz var ve 2001’de krize girdiğimiz zaman eksi (-) 2 milyar dolardı. Düşünün ne denli tehlikeli gidiyoruz…
Dr. Murat Kubilay: Son olarak ise; DOLAR 10-12 TL’ye gidecek diye yorumlara şu anda itibar etmem ancak 2021 sonuna kadar şu andaki yönetimin yaptıklarını görmek ve piyasanın verdiği krediyi nasıl kullanacaklarını görmemiz gerekecek. Piyasalarda buna şans tanıdı ve kurda önümüzdeki dönem 7.50-8.50 bandında gidip gelecek gibi görünüyor önümüzdeki 2021 ilk çeyrek sonuna kadar. Sonunda da Türkiye ekonomisinin baskın seçimin olacağını öngörmesem de erken genel seçime doğru gideceğini düşünüyorum. 2021’de işsizlik hiç olmadığı düzeye gelecek, fakirlik hiç olmadığı düzeyde olacak. İnanın meslek hayatımda hiç okumadığım kadar ağır bir ekonomi raporunu Moodys’in son raporunda Türkiye söylemlerinde gördüm. Bu son Merkez Bankası açıklamalarıyla piyasayı ipten aldılar. Bu son faiz kararıyla da dolar kurunun 9 -9.50’a gitmesi ve Türkiye’nin bir ödemeler dengesi krizine girmesi şu aşamada engellenmiş oldu. Merkez Bankası’nın çok ciddi bir döviz eksikliği var, bu sebeple kur gevşedikçe Merkez Bankası da alım yapacağı için 7’nin altına gelmesini önümüzdeki dönem hiç olası görmem. Bu sürecin de sadece bir nefes alma süreci olduğunu düşünüyorum…
Yayının tamamını aşağıdaki videodan izleyebilirsiniz.
Yorum Yazın