Poliklinikler başvuran hastaların önemli bir kısmında burundan nefes almayı engelleyen tek veya çift taraflı olan burun bölmesi eğrilikleri sık cerrahi uyguladığımız hastalık grubunda yer alıyor. Bu durum, değişik nedenlere bağlı oluşabilen travmalarla oluşmaktadır. Bununla birlikte kıkırdak ve kemik gelişimindeki orantısızlıklara bağlı olarak da oluşabilmektedir. Özellikle travmaya bağlı olan bu durumda, kişinin burun içi ile birlikte burun dışında da eğrilik, çöküklük gibi şekil bozuklukları da olduğu için bu hastalara kapalı veya açık teknik uygulamaları ile septoplasti ya da septorinoplasti cerrahisi yapmaktayız. Ayrıca bazı hastalarda da kozmetik amaçlı istemlerle sadece Rinoplasti ameliyatlarını da yoğun bir şekilde yapmaktayız.
- Burun ameliyatlarını uygularken nelere dikkat ediyorsunuz?
Çok ileri derecede burun tıkanıklığına neden olan ve çocuklarda yüz, çene ve diş gelişiminde ortodontik probleme yol açan sorun söz konusu ise çocuklarda çocuk uyumu uygun ise kısmi açıcı burun bölmesi ameliyatları kıkırdak kısım uygulamaları ile yapılabilmektedir. Bunun dışında özellikle burun bölmesi ameliyatları genellikle yüz gelişiminin büyük oranda tamamlandığı 18 yaş ve sonrasına bırakılmaktadır.
Zaman zaman bize gelen sorularda hangi zamanda ya da mevsimde ameliyat daha uygun olur durumu karşısında hasta için hangi zaman okul, iş, çalışma hayatı için uygunsa o zaman yapılabilir. Yaz aylarında özellikle estetik uygulama amaçlı yapılan rinoplasti ameliyatı da uygulanacaksa bu hastaların 3-4 hafta güneş temasından kaçınması ve 6 ay süreyle gözlük takması yasaklandığı için, özellikle deniz tatili düşünen hastaların yaz döneminde ameliyat olmaktan kaçınması gerekir.
- Değişik ortamlarda, gazete ve dergilerde sık olarak duyduğumuz horlama ve uyku apnesi sorunu ile ilgili görüşlerinizi söyleyebilir misiniz?
Horlamaya baktığımızda aslında kişinin kendisinden çok ortamda bulunan kişilerin rahatsız olduğu bir gürültü ve sosyal sorundur.
Uyku apnesi ise hastada 10 saniye ve üzerinde solunum durması ile birlikte solunumun yüzeyelleşmesi sorunu söz konusudur. Bu durum horlama ile birlikte sık görülür. Uyku apnesi kişide önemli bir sağlık sorunu oluşturan ve ek hastalıkların şiddetini artıran ve bunların tedavisini güçleştiren bir durumdur. Özellikle hipertansiyon ve kalp hastalığı ve bunlara bağlı gelişebilecek komplikasyonların (yeni hastalıklar) sıklığını artırarak hasta ölümlerine neden olabilen bir durum olabilmektedir.
Bunların şiddeti, günümüzün yine önemli sorunlarından biri olan obezite, değişik nedenlere bağlı alınan kas gevşeticileri, sakinleştirici olarak bilinen ilaç alımı, alkol alımı, yorgunluk gibi nedenlerle artmaktadır. Bu durum, kişinin yeterli düzeyde ve kaliteli uyuyamamasından kaynaklanan yorgunluğa bağlı özellikle iş gücü kaybı, iş ve okulda isteksizlik, eğitim dikkatinin azalması, iş kazaları gibi değişik durumlara yol açmaktadır.
Bu tip şikayetleri olan hastalarda Kulak, burun, boğaz muayenesi sonrası hastanede bir gece yatmayı gerektiren polisomnografi adı verilen uyku testi yapılarak hastalığın varlığı ve derecesi belirlenmektedir. Bu değerlendirme sonrası genellikle hafif olanlarda KBB muayenesinde tespit edilen bulgulara göre burun deviasyonu, yumuşak damak, küçük dil, tonsil ve dil kökü bölgelerine yönelik cerrahi işlemler yapılabilmektedir. Orta ve ağır formlarda ise bu hastalar tekrar yatırılarak uykuda solunum cihazı kullanımı için gereken değerlerin tespiti amacıyla tekrar yatırılmaktadır. Bu hastaların yaşamlarını sonraki dönemlerinde CİPAP/BİPAP olarak adlandırılan solunum cihazlarını uyku esnasında sürekli kullanmaları gerekmektedir.
Özellikle dikkat gerektiren makine kullanımı, araç kullanımı gibi işlerde çalışan meslek gruplarında bunların tedavilerinin mutlak surette yapılması yaşanacak iş kazaları ile yaralanma ve ölümlerden kaçınılması için çok önemlidir.
- Çocuklarda sık olarak uygulanan toplumda geniz eti ve bademcik olarak adlandırılan hastalıkların tedavisi ile neler söylersiniz?
Özellikle 5 yaş ve altında burun arka deliklerinin kapanmasına yol açan geniz eti bizim ifademizle adenoid adını verdiğimiz lenfoid dokularının büyümesine sık rastlıyoruz. Bu çocuklarda, ebeveyn tarafından özellikle uyku sırasında ağzı açık uyuma, horlama, ağız kenarından tükürük akması ile yastık ıslanması, zaman zaman solunumlarının durması gibi şikayetlerin olduğunu ifade etmektedirler.
Bu durum çocuklarda hem üst solunum yolu enfeksiyon sıklığını artırmakta, bununla birlikte çocuklarda kaliteli uyku olmadığından gün içinde dalgın ve yorgun çocukların eğitiminde zorluklara yol açabilmektedir. Biz bunları burun içinden girilen endoskopik inceleme ile bakıyoruz ve bu dokunun büyük olduğu çocuklarda yaş sınırı olmadan genel anestezi altında ağız içinden değişik metotlarla alıyoruz.
Bademcik hastalıkları olarak bilinen tonsil doku hastalıklarında ise, başlıca ya bunların boğaz girişini kapatacak kadar büyük olması nedeniyle ya da sık antibiyotik kullanmayı gerektiren iltihaplanmaları nedeniyle 3 yaş üstü çocuklarda genellikle uygulamaktayız. Bunlardaki enfeksiyon sıklığı son 3 yıl olarak baktığımızda yılda 3 ve daha fazla, son 2 yılda 4-5 kez ya da son bir yılda 5-6 kez enfeksiyon geçiren hastalarda tonsillektomi adını verdiğimiz bu ameliyatı öneriyoruz. Bu ameliyatlarda genel anestezi altında ağız içinden değişik yöntemlerle yapılabilmektedir.
Yorum Yazın