Çıplak Kadın Figürleri ve Canlı Renkler ile Ön Plana Çıkan Empresyonist Ressam Auguste Renoir Kimdir?
Çıplak Kadın Figürleri ve Canlı Renkler ile Ön Plana Çıkan Empresyonist Ressam Auguste Renoir Kimdir?
19. yüzyıl Fransız sanatının önemli bir figürü olan Pierre-Auguste Renoir, izlenimci akımın öncülerinden biri olarak tanınır. Işığın, rengin ve yaşamın özünün ressamı olarak kabul edilen Renoir, tablolarında özellikle gençlik döneminin mutluluğunu, sevincini ve rahatlığını yansıtır.
Kadın figürleri ve canlı, samimi kompozisyonlarıyla dikkat çeken bu büyüleyici sanatçının sanatını ve yaşamını gelin birlikte keşfedelim. 👇
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Fransa'nın Limoges şehrinde 25 Şubat 1841'de dünyaya gelen Pierre Auguste Renoir, çocukluk ve gençlik yıllarını Paris'te geçirdi.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Renoir'in doğumunu takiben üç yıl sonra, aile ekonomik nedenlerle Limoges'ten Paris'e taşındı.
İlk sanatsal eğitimini 13 yaşında porselen boyamayla aldı ve bu becerisiyle aile bütçesine katkı sağladı.
1854'te, ailesinin maddi durumu nedeniyle müzik derslerini bırakan ve Levy Kardeşler’in porselen süslemeciliği atölyesinde çırak olarak çalışmaya başlayan Renoir'in bu dönemde resme olan ilgisi arttı.
Bu süre zarfında ressam ve heykeltıraş Emile Laporte ile tanışan sanatçı, atölyenin 1858'deki kapanışı sonrasında işsiz kaldı.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
1859'da yeniden bir iş bulup eğitimine devam etmek için çalışmaya başlayan Renoir, 1862'de Ecole des Beaux Arts'ın sınavlarını kazandı ve burada eğitim almaya başladı.
Bu dönemde Frederic Bazille, Alfred Sisley ve Cladue Monet gibi sanatçılarla tanıştı ve atölyede çizim, perspektif, anatomi ve benzerlik yarışmalarına katılarak önemli başarılar elde etti.
Sanat yaşamında 1870'lerden itibaren eserlerini sergileyen Renoir, ilk yıllarında Monet'in sanat anlayışından etkilendi.
Renoir, sanat kariyerinin ilk yıllarında Edouard Manet'nin sanat tarzını, Gustave Courbet’nin plastik ifade biçimi ve Eugene Delacroix’nın renk dünyasını benimsedi.
Sanat yaşamının başlangıç döneminde ortaya çıkan "La Esmeralda" eseri, ilk başarısı oldu.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Renoir'in bir başka önemli eseri olan "Şemsiyeli Lise" tablosu, 1867 yılında çizildi.
1872-1882 yılları arasında Monet, Berthe Morisot ve Sisley ile birlikte çalışıp empresyonist ışık etkileri üzerine çalışmalara yoğunlaştı.
Orta sınıfın yaşam sevinci, mutluluk ve rahatlık duygusu Renoir'nın eserlerinin ana temasını oluşturdu.
Çıplak kadın portreleri ve figür resimleri, sanatçının ana konularından biriydi ve bunları genellikle samimi ve canlı kompozisyonlarla yansıttı.
Renoir'ın eserleri, ışıltılı renkler ve canlı ışıkla dolu gerçek hayat anlarına odaklanmasıyla bilinir.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
1880'lerin ortalarında, daha disiplinli bir biçimsel teknikle kadın portrelerine ve figür resimlerine yoğunlaşarak Empresyonist hareketten uzaklaştı.
Üslubundaki bu değişiklik, "Şemsiyeler" adlı eserinde belirginleşti.
Renoir, romatizma hastalığı yüzünden ciddi anlamda zayıfladı. 1903 yılından ölümüne kadar yaşamını güney Fransa'da geçirdi.
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
Yorum Yazın