Görüş Bildir
Haberler
İlişkilerde Yoğun Duygular ve Sonrasında Oluşan Sorgulama: Güvensizlik ve İçsel Durum

etiket İlişkilerde Yoğun Duygular ve Sonrasında Oluşan Sorgulama: Güvensizlik ve İçsel Durum

Seda Karaağaç
02.06.2023 - 20:15 Son Güncelleme: 13.07.2023 - 10:02

Sevgili okuyucular,

Bugün sizlerle ilişkilerde yoğun duygulara kapıldığımızda ve sonrasında yaşadığımız sorgulama sürecinin bize yarattığı durum ve güvensizlik üzerine konuşmak istiyorum. İnsan olarak duygusal varlıklarız ve bazen bu duygulara kapıldığımızda, mantığımızı bir kenara bırakarak hareket edebiliriz. Ancak, bu duygusal coşku ve yoğunlukla ilerlediğimizde, bir süre sonra içimizde bir şüphe ve güvensizlik duygusu oluşabilir. Bu yazıda, bu durumu daha detaylı bir şekilde ele alacak ve ilişkilerimizde bu süreci nasıl yönetebileceğimize dair önerilerde bulunacağım.

İçeriğin Devamı Aşağıda

Yoğun duyguların etkisi altında hareket etmek oldukça yaygın bir durumdur.

Yoğun duyguların etkisi altında hareket etmek oldukça yaygın bir durumdur.

İlişkilerde sevgi, tutku veya beklenti gibi güçlü duygulara kapıldığımızda, mantığımızı bir kenara iterek anlık kararlar alabiliriz. Bu anlarda, karşımızdaki kişiye olan güvenimiz yoğunlaşır ve gelecek hakkında büyük umutlar besleriz. Ancak, zaman geçtikçe bu yoğun duygusal durumun etkisi azalır ya da daha önceki deneyimlerden ve çevresel faktörlerin etkisiyle sorgulamaya başlarız. Bu sorgulama sürecinde, kendimize 'Neden bu kadar hızlı hareket ettim?', 'Karşılıklı güven ne kadar sağlam?', 'Gerçekten tanıyor muyum?' gibi sorular sormaya başlarız. Bu süreçte kendimizi sorguladığımızda, içsel bir güvensizlik duygusu ve belirsizlik ortaya çıkabilir.

İlişkilerde yaşanan bu durum, güvensizlik ve içsel karmaşaya yol açabilir. Kendimizi sorgulamaya başladığımızda, karşımızdaki kişiye olan güvenimiz sarsılabilir ve gelecek hakkında belirsizlik hissiyle karşı karşıya kalabiliriz. Bu durumda, duygusal olarak kendimizi korumak için duvarlar örme eğiliminde olabilir veya ilişkimizde geri çekilmeye başlayabiliriz.

Duygusal ihtiyaçlarımızı göz ardı etmenin bedelleri nelerdir? İlk olarak, duygusal sağlığımızı ihmal etmek, stresin ve baskının artmasına yol açabilir. Sürekli olarak kendimizi bir adım geride tutarak, duygusal deneyimlerimizi bastırmaya çalışırız. Bu bastırılmış duygular zamanla biriktikçe, içsel gerginlik ve mutsuzluk hali ortaya çıkabilir. Bu durumda duvara çarptığımızda, kendimizi sorgulamaya başlarız ve neden mutsuz olduğumuzu anlamaya çalışırız.

Peki, ilişkilerde yoğun duygulara kapıldıktan sonra yaşadığımız sorgulama sürecini nasıl yönetebiliriz? İşte size bazı öneriler:

Kendinizi tanıyın: Yoğun duygulara kapıldığınızda, içsel dünyanızı anlamaya çalışın. Kendinizi ve ihtiyaçlarınızı tanımak, duygusal sağlamlığınızı güçlendirmenize yardımcı olacaktır. Kendinize sorular sorun ve içsel motivasyonlarınızı anlamaya çalışın.

İlişkiyi gerçekçi bir şekilde değerlendirin: Yoğun duygularla başlayan ilişkilerde gerçekçi olmak önemlidir. Kendinize ve partnerinize dürüst olun. İlişkideki gerçekleri ve olası zorlukları gözlemleyin. İlişkinin temel değerlerinize ve ihtiyaçlarınıza uygun olup olmadığını değerlendirin.

İletişimi güçlendirin: Yoğun duygusal deneyimlerden sonra iletişim önemlidir. Karşınızdaki kişiyle açık ve dürüst bir şekilde konuşun. İçsel sorgulamalarınızı paylaşın ve endişelerinizi dile getirin. Bunu kendi kendinize yapmak yerine partnerinizle paylaşmak sizi de partnerinizi de ilişkiden uzaklaştırmayacaktır. Sağlıklı iletişim, güveni yeniden inşa etmek ve ilişkiyi güçlendirmek için önemlidir.

Kendinize zaman tanıyın: İlişkilerde duygusal bir yolculuğa çıktıktan sonra kendinize zaman verin. Aceleci kararlar almaktan kaçının ve ilişkiyi doğal bir süreç içinde ilerletin. İlişkiyi tanımak ve güveni yeniden inşa etmek için zamana ihtiyaç vardır.

Destek alın: İlişki sürecinde yaşadığınız sorgulama ve güvensizlik duygusu sizi zorlayabilir. Bu durumda bir terapistten destek almak faydalı olabilir. Profesyonel bir yardım, duygusal olarak sağlıklı bir şekilde ilerlemenizde size rehberlik edebilir.

Unutmayın, ilişkilerde yoğun duygulara kapılmak doğal bir durumdur. Ancak, bu duygusal coşku sizi mantıksal düşüncelerden uzaklaştırıp sorgulama sürecine soktuğunda, kendinizi dinlemek ve güvensizlik duygularınıza dikkat etmek önemlidir.

Unutmayın, ilişkilerde yoğun duygulara kapılmak doğal bir durumdur. Ancak, bu duygusal coşku sizi mantıksal düşüncelerden uzaklaştırıp sorgulama sürecine soktuğunda, kendinizi dinlemek ve güvensizlik duygularınıza dikkat etmek önemlidir.

Güvensizlik duygunuzun alt yapısının olup olmadığına da dikkat edin. Sizin kuruntu ve düşünceleriniz mi yoksa karşı tarafta güveninizi zedeleyen bir şeyler gerçekten var mı? Bunları iyice sorgulayın. Hatta burada size güzel bir teknik önerisinde bulunayım; düz bir beyaz kâğıt alın önünüze ve ortadan ikiye bir kalemle (kırmızı olması daha iyi olur) kâğıdı çizerek bölün. Kâğıdın bir tarafına olumlu özellikleri ya da duygularınızı, diğer tarafına da olumsuz düşünce ya da duygularınızı yazın. Detaylıca her açıdan düşünerek tüm samimiyetinizle yazın. Unutmayın bu size ait 😉 Bitirdikten sonra kâğıdı karşınıza koyun ve yaratmış olduğunuz terazinize bakın. Olumlu-olumsuz yönleri kıyaslayıp buradan bir karar alarak ilerleyebilirsiniz. Kendinizi tanımak, gerçekçi olmak, iletişimi güçlendirmek ve gerektiğinde destek almak, ilişkilerinizde güveni yeniden inşa etmenize yardımcı olacaktır.

Sağlıklı ve tatmin edici ilişkiler için duygusal ihtiyaçlarınızı önemseyin ve sorgulama sürecini olumlu bir şekilde yönetmeye çalışın. Kendinize ve ilişkinize zaman tanıyın, dürüstlük ve anlayışla hareket edin. Böylece içsel güveninizi yeniden inşa ederek daha sağlıklı bir ilişki deneyimi yaşayabilirsiniz. Kendinizi sorgularken duygularınızın yoğunluğu ve sizde yarattığı hislere de odaklanın. Bazen mantıklı gelen durumlar sizi duygularınızdan uzaklaştırıp yanlış kararlar vermenize sebep olabilir. Böyle durumlarda da maalesef güven kırılır ve geri dönüş maalesef pek mümkün olmayabilir. 

Son olarak size bir tavsiyede bulunmak isterim. Ne yaşanmış olursanız olun, karşınızdaki kişiye ve yaşananlara saygı duyun, düşünce ve kararlarınızı yüz yüze görüşerek yapın. Mesaj ile konuşmayı kesinlikle tercih etmeyin. Mesajlar her ne kadar emoji barındırsa da duyguları yansıtamadığı için yanlış anlamaya çok müsaittir ve karşınızdaki kişiye söylemek istediklerinizi, düşüncelerinizi ne kadar iyi niyetle aktarmaya çalışsanız da bunun karşıya geçişi bu şekilde olmayacaktır. Hem yaşananlara hem de karşınızdaki kişiye saygı ve değer neticesinde karşılıklı konuşmak; “seni ve yaşadıklarımızı önemsiyorum” mesajı verir. En başta kendimize olan saygımızı ve daha sonra karşıya olan saygımızı hiçbir zaman kaybetmeyelim…

Sağlıkla kalın ve kendinizi dinlemeyi, dürüst ve cesur olmayı unutmayın 😉

Sevgiler…

Instagram

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
11
10
0
0
0
0
0
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın