Gerçek Kökenlerini Öğrenince Ufkunuzu Açıp Etimolojiye Aşık Olmanızı Sağlayacak Harika Kelimeler
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Gerçek Kökenlerini Öğrenince Ufkunuzu Açıp Etimolojiye Aşık Olmanızı Sağlayacak Harika Kelimeler
Dünyanın dört bir yanında kullanan binlerce kelimenin nereden türediğini inceleyen bilim dalına 'etimoloji' deniyor. Twitter'daki Etimoloji sayfası hem günlük hayatımızda hâlâ kullandığımız, hem de unutulmaya yüz tutmuş birbirinden harika kelimeleri ve ardında yatan hikayeleri ile kökenleri insanlarla paylaşıyor.
Kökenleri ile ufkunuzu sonsuzluğa açacak bilgileri alabileceğiniz yeni kelimeler için buyurun! 👇
Kaynak: Etimoloji Twitter sayfası
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Kökenbilim olarak da bilinen etimoloji, bir sözcüğün kökenine inerek hangi dile ait olduğunu, ne zaman ortaya çıktığını, anlam ve ses bakımından geçirdikleri dönüşümleri inceleyen bilim dalıdır.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Twitter'da Etimoloji isimli sayfada bazen günlük yaşamda kullandığımız, bazen de artık unutulmaya yüz tutmuş kelimelerin birbirinden ilginç kökenlerini paylaşan Erhan İdiz, kelimelere ve edebiyata gönül vermiş bir yazar.
1. Kadir ile kader aynı kökten. Hatta, miktar ve kadar kelimeleri de… Hepsinin kökünde “ölçü” anlamı var.
2. Nazar; Arapçada bakış demektir. Fakat Türkçeye özgü bir anlamı vardır: Göz değmesi. Eskiler nazar yerine, zahm-ı çeşm, yani göz yarası derdi.
3. Eylül kelimesi Süryaniceden dilimize girse de kökü Babillere kadar uzanıyor. Eylül, hasat ve festival mevsimi demek. 🍂
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
4. İnsan zavallıdır, yani zeval bulandır. Zeval; eksilmek tükenmek demektir. Eskiler, Arapça zeval kelimesine ek getirerek bunu zeval-lı (zavallı) yapmıştır.
5. Tahribat; yıkmak, zarar vermektir. Tahrifat; aslını bozup değiştirmektir. Birinde yerle bir etmek, diğerinde bozmak vardır. Yıkılanı yapmak kolaydır ama bozulanı…
6. Doktor; öğreten demek. Akademide bir unvan olarak kullanılması da bu yüzden. Latince docere sözcüğünden gelen doktor, sonradan hekimler için de kullanılmış.
7. Ayakdaş; eş, sevgili, birlikte yürünen kişidir. Eski Türkçede kullanılan sözcük yoldaş, yol arkadaşı anlamına da gelir.
8. Bilgisiz insanla yaşamak zordur ama görgüsüz ile yaşamak daha zordur. Görgü; tecrübeden kazanılan inceliktir, gerektiği gibi davranma meziyetidir. Türkçe "görmek"ten gelir.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
9. Muntazır; bekleyen, gözleyen demek. “Dil muntazır ammâ ne gelen var ne giden.”
10. Çilemek; çiseleme (yağmur), serpiştirme demektir. Türkçe çi “ıslaklık, nem” kökünden türemiştir.
11. Hayır, aslında iyilik demektir. Bir anlamı da tercih olan kelimenin olumsuz manası Türkçeye hastır.
12. Görk; güzellik, gösteriş demek. Görklü güzel ve gösterişlidir. Unutulmuş eski sözcüklerimizdendir.
13. Bala; küçük, çocuk, yavru demek. Eski Türkçe bala "kuş ve hayvan yavrusu" sözcüğünden evrilmiştir. Kuş yavrusu anlamındaki “balaban” ile küçük akraba anlamındaki “baldız” da buradan türetilmiştir.
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
Yorum Yazın
son birkaç haftadır yayınlamış olduğunuz bu içerik çok güzel elinize emeğinize sağlık. Ayrıca eklemek istediğim görseller çok güzel ve çok tatlı kelimelerden... Devamını Gör