Erişilebilir Sanat Nedir ve Sanatın Erişilebilir Olması Neden Önemli?
Yeryüzündeki bütün duyguların ortak dili olan sanata erişebilmek de bu duyguların değerini daha da artıran bir şey. Fakat bu dilin herkese ulaşması için yalnızca üretmek yetmiyor, aynı zamanda nasıl sunulduğu da en az o kadar önemli. Bu konuda erişilebilir sanatın önemli olduğu vurgusuna değinmemiz gerek. 👇
"Erişilebilir Sanat" tam olarak ne anlama geliyor?

Erişilebilir sanat, fiziksel, duyusal veya nörogelişimsel farklılıkları olan bireylerin de sanat eserlerini deneyimleyebilmesini ve anlayabilmesini sağlayan kapsayıcı bir yaklaşım olarak karşımıza çıkıyor. Çünkü sanat herkes için vardır. Erişilebilir sanat, bu ilkeyi hayata geçiriyor ve farklılıklar önünde değil, sanatın içinde yer alabilmeyi amaçlıyor.
Erişilebilir sanat, herkesin sanatı anlaması için çözümler geliştiren kapsayıcı bir kavram.

Sanat, sadece izlenen ve duyulan bir şey değil, aynı zamanda deneyimlenen bir şeydir. Erişilebilir sanat anlayışı, engelli bireylerin de bu deneyimin bir parçası olmasını hedefliyor. Örneğin görme farklılığı olan bireyler için dokunulabilir heykel sergileri düzenlenir veya tablolar sesli betimlemeyle anlatılır. Sağır bireyler için performanslara işaret dili tercümanları dahil edilir. Böylece sanat birkaç duyuya değil, herkese hitap eder hale gelir.
Görme farklılığı olan bireyler, tabloları bir nevi dokunarak görebiliyor.

Görme farklılığı olan bireyler için sanatın görsel yönü, farklı duyularla deneyimlenebilir hale getiriliyor. Heykellerin ya da tabloların dokunulabilir kopyaları, kabartma yüzeyler ve üç boyutlu replikalar bu deneyimi mümkün kılan şeylerden. Bir tabloyu sadece görmek değil, dokunarak hissetmek artık sanatın bir parçası olmuş durumda.
Erişilebilir sanat fiziksel engelleri değil, yaratıcılığı konuşur.

Bir sanat kurumunun erişilebilir olması sadece rampa yapmakla bitmez. Mekanın tasarımı, oturma düzeni, yönlendirmeler, ışık seviyesi gibi birçok detay deneyimi doğrudan etkiliyor. Erişilebilir sanat bu fiziksel engelleri ortadan kaldırarak sanatçının mesajının önüne hiçbir engel koymamayı amaçlıyor. Sonuçta sanatta konuşulması gereken şey mimari değil, ifade biçimi olmalı.
Sesli betimlemeler ile görme farklılığı olan bireyler sanata daha eşit dahil olabiliyor.

Bir eseri göremeyen biri için iyi hazırlanmış bir sesli betimleme her şeyi değiştirebilir. Eserdeki renkler, yüz ifadeleri, atmosfer, sanatçının üslubu... Hepsi detaylı biçimde anlatılır. Bu sayede izleyici yalnızca bilgi değil, sanatçının duygusunu da duyabilir.
Tabii sağır bireyler, erişilebilir sanat ile sanatı herkes gibi deneyimleyebiliyorlar.

Sağır bireyler için sanat etkinliklerinde işaret dili tercümanları büyük fark yaratır. Sahne performanslarında, panellerde veya rehberli turlarda bu çözüm sunulduğunda sanat artık erişilemez değildir. Çünkü herkesin dilinde konuşmaya başlar.
Erişilebilir sanatta duyusal farklılığı bulunan bireyler de unutulmadı. Nasıl mı?

Otizm spektrumu veya duyusal farklılığı olan bireyler için gürültü, ışık ve kalabalık zorlayıcı olabilir. Bu yüzden erişilebilir sanat mekanlarında sessiz alanlar, yumuşak ışıklar ve belirli zaman aralıklarında sınırlı ziyaretçi uygulamaları yapılır. Böylece herkes kendi temposunda sanatla temas kurabilir.
Sanat ne sanat için ne de toplum içindir... Sanat "herkes" içindir!
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

