Çocukluğumuzun Şapşik Gibi Birbirimizi Döverek Geçmesine Sebep Olan Efsane Dövüşçüleri
Semtin spor salonunda Karate Kungfu ve Tekvando öğretildiği yıllardı gençler. Konfeksiyonda akşama kadar çalışan bir sürü genç akşamları karate öğrenmeye gider, yıllarını karateye vermiş hocasına kendini evire çevire dövdürüp yoksulluk dolu evine dönerdi. Çünkü dövüş sporları bir gün dayak yiyenin eninde sonunda dayak atan olacağını gösteriyordu televizyonlarda. Aşırı seviyorduk.
Çocuklar kendilerine Chuck Norris ya da Bruce Lee denmesini istiyordu, kafalarında analarının eteğinden kesip bağladıkları bantlarla. İnanmazsınız kahvehanelerde koca adamlar, hergele gibi filmlerdeki dövüş sahnelerini konuşuyorlardı. Ulan herkes delirmişti! Aşırı tatlıydık, dövüşmek istiyorduk ama dövüşemiyorduk istediğimiz gibi. Hep bu artist artist adam döven şerefsizler yüzünden.
Turuncu Kafa Chuck Norris
Bilardo Sopası Manyağı Steven Seagal
Hayalleri Süsleyen Minnoş Jean Claude Van Damme
Ya bu minnoşu biz yeriz. Uzak doğuya gidip ormanda yaşamalar, Tahiti'de dövüş yarışlarına katılmalar, kendini yarı robot gibi bir şey yapmalar, asker kaçağı olmalar, bitirim dövüşçülükler, intikamlar, aşklar, danslar, delilikler hepsi bunda vardı. Aralarında dövüşüyle değil de maceralarıyla en çok sevdiğimiz buydu. Sadece birbirimizi dövmekle ilgili değil de dünyaları görmek ve maceralara atılmak ile alakalı da içimizi kıpır kıpır ettiriyordu. Kalbimizin hergelesi ulan!
Bir Milyoncu Jackie Chan
Rakibinden kaçabildiğin kadar kaç, sonra rakibin yeterince yorulunca onu döv! İşte tüm mantık bunun etrafında dönüyordu. Başlarda güzeldi Jackie Chan filmleri, sonra işi sürüme döktü. Hikayeleri çok sıkıcı olmaya başladı ve biz onun merdiven parmaklıklarına tutunup oradan oraya kaçmasını bin kere filan izledikten sonra sıkıldık. Bruce Lee'nin döverek el verdiği dövüşçülerden biri. Ayrıca biz nereye kadar kaçabiliriz ki Jackie Chan, adamı evinden alırlar Jackie Chan, bitirirler adamı!
Jet Li Kalp Ulan!
Bu çocuk hep bir kızı seviyor, sonra bazı şerefsizler bu kızı öldürüyor yetmiyor bunun ana babasını öldürüyorlardı. Bazen bu bir sarayda muhafız ya da dağlarda eşkıya oluyordu. Bazen de mafya üyesi oluyordu, acıklı acıklı bakıyordu sevdiği kıza. Çok güzel ağlıyordu ve acı çektiğinde onunla birlikte intikamlar alıyorduk. Ayrıca Jackie Chan gibi de kaçmıyordu adam gibi dalıyordu mekana. Her şey tamam kılıcımız eksikti o ara. Hala izliyoruz hala çok seviyoruz! Hala intikam almak en çok ona yakışıyor.
Pat Morita Namı Diğer MİYAGİ SAN!
Yıllarca bize dövüşmeyi öğretecek büyük bir üstat bekledik bu saçma amca yüzünden. Yakaladığı saf gençlere dövüş öğreteceğim diye evini arabasını temizletir ardından çubukla sinek yakalardı. O çubukla pilav yiyordu sonra bu pis herif. Aklımızı yitirdik öyle bir komşumuz yok diye. Dövüşmeyi mahallede hayvan gibi tokat atan ayı arkadaşlarımızdan öğrendik ancak. Çürüdük lan çürüdük! Sahip çıkmadılar bize garibandık.
Kızların En Dövüşçüsü Michelle Yeoh
Bu kadın gerçek bir efsane aslında. Uzun yıllar yan rollerde kenardan fırlayan yenilmeye mahkum kadın dövüşçüydü. Fakat sonra saraylara layık bir dövüşçü ve ana karakter olarak yer etmeye başladı ekranlarda. Kız çocuklarına aslında ben bu iti dövebilirim hissiyatı veren çok estetik canavar gibi bir dövüşçü. Kılıç kullanmak, Kungfu, yıldızlı bıçaklar fırlatmak hep onun işi. Biz ne yaptık? İzledik ya kılıç bizim neyimize. Pazarda satılıyordu da biz mi almadık.
Sokak Dövüşçüsü Ekşi Surat Don "The Dragon" Wilson
Bu çocuğun suratı hep aynıydı. Bütün yakınları öldüğünde, düşmanından hayvan gibi dayak yediğinde hatta bara gidip iki kadeh bir şey attığında hep o suratı ekşi ekşi bakıyordu. Olsun biz onu da sevdik. Çok intikamlar aldı çok. Hiç yerlerde kan bırakmadı kerata.
Her şeyin Efsanesi Bruce Lee
Efsaneye göre Bruce Lee o kadar hızlı hareket edermiş ki kameraman ve yönetmenler 'kamera hareketlerini yakalayamıyoruz lütfen biraz yavaş olur musun' derlermiş. Hatta vücudundaki tüm kaslar uzun kaslarmış ve gerçekten de dünyadaki en iyi kondisyonlu dövüşçülerden biriymiş. Onu da zaten onu çekemeyen başka gizli örgütler öldürtmüş. Çünkü onu başka türlü yenemeyeceklerini anlamışlar. Of Allah'ım bir zamanlar çocukken biz bunları konuşuyorduk. Yemin ederim çok tatlıymışız!
Yorum Yazın
çok büyük bir eksik var, CÜNEYT ARKIN!!!
dün akşam Fuat Güner'in yaptığı "aramızda müzik var" programının konuğu Steven Seagal di. kendisi aynı zamanda inanılmaz bir blues gitaristidir ve şahane şar... Devamını Gör
efsane van damme dansı :)