Bir Dönem Hepimize Dev Travmalar Yaşatmış Birbirinden Sayko Yeşilçam Sahneleri
Her biri adeta bizi hayatın tüm zorluklarına hazırlamak için çekilmiş diye düşünüyor insan. Hayal gücünün sınırlarını zorlayan, bugün hâlâ birçoğunu görünce ürperdiğimiz birbirinden acayip Yeşilçam sahnelerine birlikte bakıp ağlayalım mı?
1. Topraktan çıkan dev ellerin bir evi yuttuğu bu sahnenin Türkiye sinemasında en korkunç sahnelerden biri olduğuna yemin edebilirim ama ispatlayamam...
Natuk Baytan'ın Toprağın Teri filminde Güngör Bayrak'ın canlandırdığı karakter, rüyasında boş bir köyde dolaşıyor ve kendi evinin önüne geliyor. Kendisini evin camında görüyor ve panikliyor. Tam bu sırada topraktan çıkan eller evi sarıp toprağa çekiyor!
2. Ey ütopik ahtapot! Deniz kıyısında kumdan kale yapmamıza tek sebep sensin.
Tarkan: Viking Kanı filmindeki bu ahtapot yüzünden denize giremeyen tek ben değilim sanırım?
3. Ufacık böcek görünce ortalığı yıkan çocuklara akrep travması yaşattınız!
Bu akreplerin sadece Battal Gazi'nin değil hepimizin canını yaktığı kesin.
4. Çocuksunuz ve televizyonda Müjde Ar'ın üstüne gelen dev bir şampuan şişesi görüyorsunuz?
Aaah Belinda'nın bizde yarattığı tek travma bu değil tabii ki! 👇
5. "Evvel zaman içinde var imiş bir dunganga, alırmış çocukları atarmış sepetine..."
Babaannenin torunlarına uykudan önce söylediği bu ninni de Aaah Belinda filminden. Dungaga bizi sepetine atacak diye az mı uykusuz kaldık?
6. Davulla zurnayla cin kovaladık, iyi çarpılmadık!
Sosyete Şaban filminde Kemal Sunal'ın oynadığı ağaya musallat olan cinlerin davul çalınıp 'Kış kış cinler kış kış, yallah cinler yallah' diye kovulduğuna şahit olduk. İtiraf edin gece korkunca siz de cinleri böyle kovdunuz!
7. Köşe bucak insanları emikleyen binbir yüzlü Tuz Canavarı, seni de unutmadık!
Turist Ömer Uzay Yolunda filminde kılıktan kılığa giren, yetmezmiş gibi insanların vücutlarındaki tuzu emerek beslenen bu acayip varlık yüzünden astronot olma hayallerini rafa kaldırdık...
8. Fatma Girik'in maviş gözleriyle çocukluğumuzun içinden geçtiği Hacı Bumbala!
'Hoppala cubbala
İki kuruş on para
Kumbara kapkara maskara
Gel ya Hacı Bumbala gel!
Destur! Puh!'
9. Gulyabani... Seni hiç unutmayacağım Gulyabani, seni unutmam mümkün mü Gulyabani?
- 'Sorma abi, bir dadandı bir dadandı. Her gece pencereme geliyor. Böyle uzun, bizim konak kadar bir şey. Sen de 300, ben diyeyim 500 yaşında var!'
-'Sakalları bilem varmış.'
10. Arabada bağırarak ölen kuduz çocuk, bir dönem çocuklarının Golden hayallerini mahvetmişti.
Çocuklar Çiçektir: Kuduz filmi, sokakta arkadaşlarımıza bakıp 'acaba beni ısırır mı bu?' sorunsalı yaşatmasıyla da meşhur.
11. Türkan Şoray'ın baltayla kendi kolunu kestiği, aynı adı gibi hepimizin üstüne çöken o film: Zulüm!
12. Fatma Girik'in Japon üretimi bir robot olarak hayatımıza girmesiyle milenyumu erken yakalayıp çağ atladık.
Japon İşi filmindeki bir diğer travma, Fatma Girik'in hem insanı hem de robotu oynaması! Bari biri olmasaydı...
13. Kaşı, gözü, ağzı, burnu ayrı ayrı oynayan bu kuklalar yüzünden odamızdaki oyuncaklardan korkar olduk!
Sabahsız Geceler filminde Neşe Karaböcek'in güzelliğini bile gölgeledi bu ikisi!
14. İçine şeytan girdiği için başını fırıldak gibi döndürüp oraya buraya kusan bu kızı görünce hâlâ kalbim sıkışıyor!
The Exorcist'in bu yerli uyarlamasını ışıkları kapatıp izleyebilecek var mı?
15. Tadı çirkin olan her şeyden yapılmış koca bir tabak pilavı, mumların dualara eşlik ettiği bir ritüelde yemek zorundasınız. Tabak bitmeden konuşmak yasak!
Filmdeki küçük kıza zorla pilav yedirilmeye çalışılmasını aşamıyorum...
16. Çocuğu elinden alınan Emine'nin "kara taşı" kızı belleyip kendisini dağa tepeye vurması da çocuk yaşta saçlarımızı ağartmıştı.
Yavrum filmi sayesinde 'acaba evlatlık mıyım?' sorgulamaları yaşadık uzun süre.
17. Haramilerin Kasım'ın kafası kesip ibreti alem için mağara girişine asması ve gözleri bağlı bir kunduracının karanlık bir odada Kasım'ın kafasını vücuduna dikmesi...
Harami başının gözleri de ayrı!
18. Hitchcock'un Kuşlar'ına taş çıkaran Boş Beşik'te Fatma Girik'in bebeğini pençeleriyle parçalayıp yiyen adi kartal yüzünden yaşanan korku atakları...
Bu içerikler de ilginizi çekebilir;
Yorum Yazın
#3 onların akrep değil de, üstüne kuyruk ve kıskaç yapıştırılmış hamam böcekleri olduğunu öğrendiğimde, izlediğim zamanki çocukluğumdan daha büyük bir travma... Devamını Gör
Hamam böceği daha kötü, Cüneyt abimiz için inşallah temizlemişlerdir.
Bu bir ironi değil mi? Yani bu sahnelerden sahiden korkan filan yok, zira korkunçtan öte komikler.
kirk yalan memis_ cinci teyze unutulmus efsanedir efsane