Beklenen Büyük Depremle Aynı Fay Hattı Üzerinde: Yaşanan 4.8'lik Depremi Nasıl Yorumlamak Gerekli?
İstanbul'da yaşanan her depremin ardından aynı sorularla baş başa kalıyoruz. Peki, bu işin aslı astarı nedir? Bizi bu süreçte neler bekliyor?
İstanbul'da 11 Ocak'ta 4.8 büyüklüğünde bir deprem yaşandı, biliyorsunuz. Merkez üssü Marmara Denizi Silivri açıkları olan deprem, yaklaşık 7 km derinlikte meydana geldi.

Bu deprem, yakın zamanda yaşanan 5.8 büyüklüğündeki depremle hemen hemen aynı bölgede gerçekleşti. Bu durum ise ister istemez kafalarda soru işareti yaratıyor…
Acaba ufak şiddetli depremler enerji salınımı yaparak az da olsa fay hattındaki gerilimi azaltıyor mu? Yani büyük bir deprem yaşamadan durumu atlatabilir miyiz?

Bu fay hattı üzerinde 3 ve 3'ün altında depremlerin yaşanması olağan bir durum. Prof. Dr. Naci Görür'e göre Orta Marmara çukurluğunda küçük sayıda depremler sıklıkla görülüyor. Bunun sebebi ise o bölgedeki deniz tabanından gaz çıkışının yaşanması.
Ancak bunun haricinde yaşanan her depremin enerji salınımına sebep olarak fay hattını rahatlattığını söylemek mümkün değil. Çünkü bunun olası depremleri tetikleme riski de var.

Üstelik Prof. Dr. Naci Görür de yaşanan bu durumun ciddiyetine dikkat çekerek; 4.8’lik depremin bir önceki 5.8’lik depreme yakın konumu ve beklenen büyük depremle de aynı fay hattı üzerinde yer alması nedeniyle risk taşıyor olabileceğini belirtiyor. Bu ve benzeri depremlerin, fayın kırılma eğilimini gösterdiğini söylüyor kendisi.
Tabii, bunun illa da büyük bir depremi tetikleyeceğini söyleyemeyiz. Ancak fay hattının bu riskli durumu göz önüne alındığında, her türlü olası tehlikeyi hesaplamak gerekiyor.

İşi şansa bırakmanın çok çok ötesinde bir durumdayız. Geçmişte yaşanan acı tecrübeler ve kaybettiğimiz bunca canı unutmadan, her türlü önlemi almamız ve hayatımızın her noktasında uygulamamız lazım.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın