Advertising ya da Shockvertising I: ‘Şok Edici’ Görsel Kimlikli Markalar
Shockvertising sözcüğü reklamcılık yazınında özgün bir yaratıcılık yaklaşımını ifade etmektedir. İngilizce ‘shocking’ ve ‘advertising’ kelimelerinin bir araya gelmesinden oluşan bu terimin vurgusu, çeşitli pazarlama iletişimi enstrümanlarıyla markaya ilişkin potansiyel hedef kitle üzerinde ‘şok etkisi’ yaratacak imajlar geliştirmek ve sürecin sonuna ‘şok edici’ bir marka algısına sahip olmaktır (Gustafson ve Yssel, 1994; Venkat ve Abi-Hanna, 1995). Türkçeye ‘şok edici reklamlar’ olarak çevirebileceğimiz bu reklamcılık anlayışı, ürün ve hizmetlerin tanıtımında çeşitli objeleri, kişileri, olguları, politik sistemleri, gündelik hayatın herhangi bir parçasını ‘radikal’ bir bakış açısıyla ortaya koyma eğilimidir. Aslında bir yaratıcı strateji türüdür. (Shannon, 1995; Van Munching, 1998).
Bu anlamda küresel ısınma, diğer çevre felaketleri, ırkçılık, AIDS, diğer hastalıklar, çeşitli cinsiyet unsurları, aykırı toplumsal kimlikler ya da diğer benzeri unsurlar, shockvertising yaklaşımı içinde kendine yer bulur.
Böylesi bir yaklaşıma sahip reklam dili, bunun sonucunda sözel ve görsel olarak dilbilimin her düzeyinde özel bir biçimi ifade eder.
Bir Markanın Görsel Kimliği
Bütünde anlamın üretilip paylaşılması için oluşturulmuş simgesel bir sistem olarak tanımlanabilecek dilin (Mitchell, 1986:7) uzantısı olan görsel dil, çok anlamlı ve karmaşık yapılı bir olgudur.
Göz aracılığıyla toplanan verilere bir anlam yükleyen beynin varlığı gerekmektedir.
Reklam imajları, sürekli olarak görmeye ve gözlemlemeye ilişkin olandır.
Bir markanın görsel kimliği, markaya ilişkin kullanılan görsel malzemelerin/görüntülerin değiş-tokuşuyla oluşturulur.
Bir markanın görsel kimliğinin teşkili sırasında izleyici/okuyucuda maksimum etki yaratacak, neticede anlamlı bir bütün oluşturacak şekilde markaya ilişkin tüm görsel malzemenin, sembollerin, metinlerin, renklerin seçimi önem kazanır.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!