onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Öğrencinin Başarısı ve Hedef Yönelimlerinin Performansa Etkileri

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video

etiket Öğrencinin Başarısı ve Hedef Yönelimlerinin Performansa Etkileri

Onedio Arena
22.11.2022 - 11:09 Son Güncelleme: 22.11.2022 - 15:52

Çocukların okul başarısı ebeveynlerin, eğitimcilerin ve medyanın ilgisini çeken konulardan biridir. Aynı zamanda öğretmenlerin ve eğitim kurumlarının başarılarını belirleyen bir ölçüt olarak bilinir. Bu yüzden, eğitim kurumlarında en fazla kullanılan kavramların başında öğrenci başarısı gelmektedir.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Başarı hedef teorisi ile sosyal psikoloji teorisi (Yükleme Teorisi) öğrencinin hedef yönelimlerinin performans algısı ile bağlantılı mıdır?

Başarı hedef teorisi ile sosyal psikoloji teorisi (Yükleme Teorisi) öğrencinin hedef yönelimlerinin performans algısı ile bağlantılı mıdır?

Başarı hedefi teorisi 1970'lerde insan işleyişi ve davranışının sosyal bilişsel perspektifi içinde ortaya atılmıştır ( Schunk & DiBenedetto, 2020 ). Bu iki teori de Motivasyon araştırmalarında geniş bir yelpazede kullanıldığı görülmüştür. Öğrencilerin inançları, algıları, tutumları ve diğer bilişleri dâhil ederek Motivasyon ve davranışlarını anlamayı ve açıklamayı amaçlamaktadır. Başarı hedefi teorisi, öğrencilerin hangi görevlerle meşgul olduklarını vurgular ve bu nedenle aynı zamanda değerleri de vurgulamaktadır. Teorinin ana temellerinden biri ise, öğrencilerin başarı ile ilgili davranışlarını, tecrübelerini ve inançlarını yönlendiren farklı hedefler peşinde koşmaları ile bağlantılıdır. Sosyal psikoloji teorisi ise, insanların olay ve davranışların nedenlerini açıklayan modellerden biri olarak, yeterlilik ve kontrol hakkındaki inançlarla ilişkilidir.

Başarı ya da başarısızlık akademik boyutta ele alındığında üç farklı boyutta atfedilebilir: öğrencinin içsel mi? dışsal mı?  Bu yüklemeler sonucunda öğrenci üzerindeki etkileri özsaygı inançları ve gurur üzerindeki etkileri olduğu görülmüştür. Kararlı öğrencilerin bir nedene sabit mi? Zamanla değişkenlik mi gösteriyor? gibi sorularına öğrencinin gelecekteki başarısızlık ya da başarı beklentileri ile bağlantılı olduğudur. Kontrol öğrenci üzerinde etkiye tabi bir neden mi? Bu etkenlerin kontrol edilemeyenlere karşı kişiler üzerinde farklı etkileri vardır. Başarısızlıktan sonra başarısızlığı içsel, daha istikrarlı ve kontrol edilemeyen nedenlerdir. Örneğin doğuştan gelen yetenek atfetmenin daha sonraki Motivasyon ve öğrenme için zararlı olduğu varsayılmaktadır. Buna istinaden öğrenciler çaba eksikliği (içsel, değişken ve kontrol edilebilir bir neden) nedeniyle başarısız olduklarıdır. Aslında insan zihnin eğilimini, motivasyonlarına ve inanışlarına göre şekillenmektedir. Bu nedenle öğrencilerin öğrenmeye katılmaları ve gelecekteki bir görevi başarmak için öğrenme stratejilerini uyarlamaları gerekmektedir. 

Dweck ( 1988)  çocukların eşit yeteneklere sahip olmalarına rağmen, başarı görevlerindeki başarısızlıklara farklı tepki verdiklerini söylemiştir. Başarısızlığı yetersiz yeteneğe ve eksik çaba olarak açıklamıştır. Öğrencilerin zorluklardan kaçınma davranışı nedeni ile başarısızlığa neden olduğudur. Bazı öğrencilerde ise, 'ustalık' tepki modeli ile daha uyumlu tepkiler gösterdikleridir. Başarısızlığı yeteneğe değil yetersiz çaba ile ilişkili olduğu yönünde ifade edilmiştir. Başarı öncelikle öğrencinin akademik hedeflerine ulaşması ve sağlıklı yaşam becerilerini kazanması ve öz başarısını ifade etmektedir. Okulda öğrenci yeterlilikleri ve öğrenci başarısı ortak bir şekilde ele alınmaktadır. Dünyanın pek çok ülkesinde de bu buna benzer özellikler vardır. Öğrenci başarısının bir sonuç olarak ele alınması, doğru bilinen yanlışların başında gelmektedir.  Ne var ki; öğrenci başarısı sonuç değil, süreçteki bütün değişkenlerin ortak bileşenidir.

Okul başarısında öğrencinin genel zekâsı, kendi yeteneğine ilişkin algısı ve öz disiplininin öğrencinin okul performansını belirleyen en önemli belirleyicilerden biridir.

Okul başarısında öğrencinin genel zekâsı, kendi yeteneğine ilişkin algısı ve öz disiplininin öğrencinin okul performansını belirleyen en önemli belirleyicilerden biridir.

Araştırmalarda kendi öğrenmesi ve başarısı konusunda sorumluluğu yüksek olan öğrencilerin motivasyon ve başarılarının da yüksek olduğu, motivasyon eksikliği ve ilgisizliğin başarısızlığa yol açtığı görülmüştür. Öğrenci başarısının asıl belirleyicilerinin başında motivasyon yer alsa da duygusal farkındalık ve duyguları iyi yönetebilme, amaçlara odaklanabilme, yaşamında kaliteyi arttıracak dinamiklere yönelebilmek önemli derecede rol oynamaktadır. Öğrenciler için yeterlilik, bir konu hakkında daha fazla bilgi edinme gibi iç standartları yansıtmaktır. Bu bakış açısına göre, yetkinlik çaba ve sıkı çalışma ile elde edilebilir. Bu nedenle, öğrenciler ustalık hedefi tarafından yönlendirildiklerinde, sonuçlarını çaba gibi içsel, kontrol edilebilir nedenlere bağlanmaktadır. Performans hedefi yönelimli öğrenciler ise, yetkinliği diğerleriyle normatif karşılaştırmalar yoluyla tanımlanır. Performans-yaklaşım hedef yönelimli öğrenciler, akranlarından daha iyi performans göstermeye ve yüksek notlar alarak yetkin görünmeye çabalarken, performans-kaçınma hedef yönelimli öğrenciler ise görünmezler. Başkalarının önünde yetersizdirler. Bu açıdan bakıldığında, belirli bir başarı, bireyin yetenek düzeyi hakkında bilgi vericidir. Buna dayanarak, performans hedefi yönelimli öğrencilerin akademik sonuçlarını yetenek gibi içsel ve kontrol edilemeyen nedenlerle ilgili olduğudur.

Özetlemek gerekirse, yükleme süreçlerinin başarı hedefleriyle bağlantılı olduğuna dair kanıtlar mevcuttur. Literatür araştırmalarında başarı ve başarısızlık yüklemeleri ile ilişkinin gerçek dünya ortamlarında ve farklı yaş grupları için farklılık göstermektedir. Ek olarak, öğretmenler öğrenme görevlerine odaklanarak, öğrencilere merakla meşgul olmaları ve görevleri keşfetmeleri için yeterli zaman vermelidir. Bu nedenle öğrenciler sahip oldukları potansiyele göre karar verme sürecine dâhil edilmelidir. Sonuç olarak her çocuk öğrenebilir ve her çocuk kendi içinde, kendi parmak izi kadar özgün bir değerdir. Aileler ve öğretmenler hedefi ulaşılabilir hale getirmelidir. Bundan dolayı öğrencilerin içsel güdülenmeleri, kendilerine kapasitelerine göre uygun hedef seçmeleri ve hedeflerine odaklanmaları, başarılı olmalarında önemli bir etkiye sahip olacaktır. Yetişkinlerde çocuklarda olduğu gibi hedefe ulaşılabilir olduğunda motivasyon yükseliyor ve bütün enerjisi ile hedefine odaklanır, çalışma prensiplerinden bir tanesi tam olarak budur. 

Cihan Taş

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
3
0
0
0
0
0
0
Yorumlar Aşağıda
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın