“Oyunlaştırma ise gerçek hayattaki problemleri oyun tasarım teknikleriyle katılımcılarda uzun vadeli davranış değişikliği hedefleyerek çözen bir iş modelidir.”
Hem Kaizen tekniğinin hem de oyunlaştırmanın şirketleri çalışanları/müşterileri kısacası tüm paydaşları kapsayan ortak amaçları vardır. Kullanılan bu tekniği, bir soruna çözüm ve sürekli iyileştirme olarak tanımlamamız yanlış olmaz.
İkinci Dünya Savaşı sonrası Japon ekonomisini güçlendirmek ve iş dünyasını yeniden yapılandırmak amacıyla uygulanan Kaizen Tekniği, bugün şirketlerin sürdürülebilirliğini sağlamak ve karlılığını artırmak amacıyla atılacak küçük adımların oyunlaştırmayla daha etkin hale gelmesini sağlamaktadır.
İş hayatına baktığımızda, bir kurumda bazı köklenmiş davranışları değiştirmek oldukça zordur. Bunun şirket kültüründen daha çok insanın düşünce yapısıyla alakalı olduğunu söyleyebiliriz. Şöyle ki insan beyni değişime direnç gösterir. Fakat küçük adımlar atarak, atılan bu küçük adımları oyunlaştırarak sinir sistemini yeniden düzenleyebilir, değişim sürecinde şevkle ilerleyebilir ve hedeflerimize doğru hızla yol alabiliriz.
Bu konuya bir örnek vererek daha anlaşılır hale getirelim.
2021 yılı için hedef toplantısında olduğunuzu ve tepe yöneticinizin size “bu yıl satışları artırmak için ne yapabiliriz?” sorusuyla geldiğini hayal edin. Bu soru maalesef çok büyük bir sorudur ve ne yazık ki yaratıcılığınızı baltalar. Eğer bu soru “bu yıl satışları artırmak için aklınıza gelen küçük bir adım/öneri var mı?” diye sorulsa ve bu önerileri toplama sürecini oyunlaştırılsa, en iyi öneriyi veren kişinin önerisini uygulamaya koyarken onu takdir etse, herkesin önünde alkışlatırsa eminim hem sorulan soruya karşılık bulmuş hem de çalışan motivasyon ve bağlılığını artırılmış olur.
'İş, birinin yapmaya mecbur olduğudur. Oyun ise birinin yapmaya mecbur olmadığıdır.' Daniel H. Pink
Yorum Yazın