onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Arada Derede Kalmak… Saygun Dura Sergisi Üzerine Okumalar

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video

etiket Arada Derede Kalmak… Saygun Dura Sergisi Üzerine Okumalar

Özlem Gökbel
28.10.2022 - 16:32 Son Güncelleme: 28.10.2022 - 19:15

Ne bahtsız bir durumdur değil mi arada derede kalmak… Söylemek istediğini söylesen karşındaki, söylemezsen sen incinirsin ya da gitsen bir türlüdür, kalsan daha beter… Bu ikircikli durumun sadece biz insanlara özel olduğunu sanıyorsanız yanılırsınız… İşte tam da buradan; biraz hüzünlü, biraz doğanın dualitesine şapka çıkarttıracak türden bir yazıyla; aslında sanatın insan ruhuna ayna tuttuğu gerçeğini ispatlayan bir sergi haberini paylaşmak istedim sizinle. İlginizi çektiyse, sizi Van Gölü’nün derinliklerine davet ediyorum… Birlikte dalalım.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

ARADA – Bir Saygun Dura sergisi

ARADA – Bir Saygun Dura sergisi

İstanbul’un en köklü, bol hikâyeli semtlerinden olan Pera’ya gidenlerin en azından “bu nostaljiyi hakkıyla yaşayalım” diye düşünüp, heybetli Pera Palace Hotel’e girmişliği; pek çok tarihi kimliği ağırlamış, yüksek tavanlı salonunda bir çay içmişliği vardır. Yine gidin, ama bu kez çayı sonra için diyorum; önce bir aşağı kata, Galata Fuaye’ye inin, Istanbul Concept Gallery ve Pera Palace Hotel iş birliği ile yepyeni bir sanat galerisine dönüştürülen alandaki ARADA sergisini ziyaret edin. Buradaki fotoğrafları gördükten sonra üzerine bolca düşüneceğinizi, etkisinden bir süre çıkamayacağınızı garanti ediyorum.

O sonraya sakladığınız çay yerine belki bir kadeh şarap bile ısmarlayabilirsiniz kendinize…😊

O sonraya sakladığınız çay yerine belki bir kadeh şarap bile ısmarlayabilirsiniz kendinize…😊

Tanıtım ve reklam fotoğrafçılığındaki kariyerini kendi atölyesinde su altı fotoğrafçılığına taşıyan Saygun Dura’nın Van Gölü’nde çektiği ve beş yıl boyunca üzerinde titizlikle çalıştığı ARADA fotoğraf sergisi, Dünya’da sadece Van Gölü’nde bulunan inci kefalinin göçünü ve yine bu gölün mercanları diye bilinen -gerçeküstü heykelleri andıran- mikrobiyalitleri kapsıyor.

Göç ve terk edilmişlik kavramları Saygun Dura’nın sürreel fotoğraflarında…

Alanında pek çok üniversitede eğitimler de veren fotoğraf sanatçısı Saygun Dura’nın Van Gölü’nün eşsiz florasında çektiği su altı fotoğraflarından büyülenmemek mümkün değil. Bu eserlere baktıkça doğanın mucizevi işleyişini gördüğümüz kadar insana dair hüzün yaratan iki kavrama da şahit oluyoruz. Sanatçının; ‘göç’ kavramını inci kefalinin yeni yuvalar arayışıyla ve ‘terk edilmişlik’ kavramını ise doğal su altı oluşumları mikrobiyalitlerle sembolleştirdiği kareler kendi hayatlarımıza da projeksiyon tutuyor. Hayranlıkla, burukluk arasında, yani yine ‘arada derede’ tuhaf bir duygu ile geziyor insan galeriyi… Belki de kendisinin -ARADA kalanların- hikayesini okuyor fotoğraflarda…  

Serginin isminin neden ARADA olduğu da hikâyeyi Saygun Dura’nın ağzından dinleyince tam anlam kazanıyor: “İnci kefali milyonlarca yıldır Van Gölü’nde yaşayan endemik bir tür. Van Gölü’nde sodalı, tuzlu ve etrafı volkanik bir yapı olduğu için orada sadece inci kefali evrimleşerek uyum sağlıyor. Tek tür olarak devam ediyor yaşamaya. Mayıs aylarında neslini sürdürebilmek için akarsulara giren inci kefalleri, öncesinde fizyolojisinin sodalı sudan tatlı suya uyum sağlaması için arada bir yerde bekliyor. Vücudu tatlı suya alıştığı zaman da nehre giriyor. Büyük bir çaba ve azimle akarsuyun kaynağına gitmeye çalışan inci kefalleri yolda martıların, insanların ve diğer doğa şartlarının bin bir türlü engeli ile karşılaşıyorlar. Sonunda sadece en güçlü olanları hedefe varabiliyor ve yumurtalarını bırakabiliyorlar. Tekrar göle dönerken de yine aradaki sodalı suya alışabilmek için yaklaşık 1 ay kadar arada bir yerde bekleyip sonra sodalı suya karışıyorlar. Bu kadar planlı programlı adeta bilinçli bir insan davranışını çağrıştıran öyküleri beni çok etkiledi ve ben de 5 yıl boyunca her sene fotoğraf çekimi yapmak üzere bölgeye gittim.”

Evet, inci kefalleri göç etmezlerse soylarının tükeneceğini, göç ederlerse yolda sağ kalmalarının büyük şans olduğunu, hadi sağ kaldılar ve yumurtalarını bırakıp, geri dönmeye başladılar bu sefer de tatlı su ile sodalı su arasında beklemezlerse öleceklerini biliyorlar…

Evet, inci kefalleri göç etmezlerse soylarının tükeneceğini, göç ederlerse yolda sağ kalmalarının büyük şans olduğunu, hadi sağ kaldılar ve yumurtalarını bırakıp, geri dönmeye başladılar bu sefer de tatlı su ile sodalı su arasında beklemezlerse öleceklerini biliyorlar…

Biri balık hafızası mı demişti 😊

Görkemli bir heykel sergisinde miyiz yoksa Atlantis’e mi bakıyoruz? Arada kaldım, karar veremedim 😊

Görkemli bir heykel sergisinde miyiz yoksa Atlantis’e mi bakıyoruz? Arada kaldım, karar veremedim 😊

İnci kefalinin bu hayranlık uyandıran yaşam mücadelesini bizlere müthiş bir fotoğrafçılık tekniği ile hiçbir dijital manipülasyon olmadan sunan sanatçının sergisi aynı zamanda boyları yer yer 40 metreyi bulan dünyanın en büyük mikrobiyalitlerini de seriyor önümüze… Ben bazıları 1.5- 2 metre enindeki fotoğrafları ilk gördüğümde gözlerime inanamamıştım… Bir süre Dadaizm’in önemli temsilcilerinden sürrealist ressam Max Ernst’ün tablolarına -özellikle Eye of Silence ve Europe After the Rain eserlerine- bakıyorum sandım.

Mikrobiyalitler çok enteresan yapılar.

Mikrobiyalitler çok enteresan yapılar.

Van Gölü’nün mercanları olarak biliniyorlar. Gölün zemininden çıkan tatlı su, kalsiyumlu ve sodalı sudaki karbonatla birleşiyor ve biçim almaya başlıyor. Sonra göldeki bitkisel planktonların fotosenteziyle de üstü kaplanmaya başlıyor ve sürekli büyüme gösteriyor. Aldıkları biçim de ortama göre değişiklik gösterebiliyor. Dünyanın birçok yerinde bulunan mikrobiyalitlerin en büyükleri Van Gölü’nde imiş. Saygun Dura inci kefallerinin peşine düştüğünde fark etmiş ve elbette gerçeküstü sanat eserlerini andıran bu yapıları fotoğraflamaktan alıkoyamamış kendisini. “Sualtında bu formlarla ilk karşılaştığımda çok etkilendim, geçmişteki bir medeniyetin izlerini taşıyor gibiydi veya çağdaş bir heykel sergisinde dolaşıyor gibiydim. Sergimde bu ürkütücü sakinliği terk edilmiş kentler olarak yorumladım. Devamında her yıl Van Gölü’ne geldiğimde acaba beni daha neler bekliyor heyecanıyla uzun uzun dalışlarla, şaşkınlıklar yaşayarak çekimlerimi yapıyordum,” diye anlatıyor hislerini.   

Sergide şahit olduğumuz ‘yaşam mücadelesi’, ‘göç’, ‘terk edilmişlik’, ‘kimsesizlik’ gibi olgular Saygun Dura’nın fotoğraflarında adeta sürreel tablolar hissi ile sarmalıyor insanı. Istanbul Concept’e ne kadar teşekkür etsem az; düzenlediği bu muhteşem sergi benim için unutulmazlar kategorisine girdi…

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Son bilgi: ARADA sergisi 5 Kasım’a kadar pazartesi hariç her gün saat 12:30-19:00 saatleri arasında Pera Palace Hotel-Galata Fuaye’de Van Gölü’nün gizemli su altı dünyasına dalabilirsiniz. Metaforları seviyorsanız galeriden baya bir zengin ayrılacaksınız.

Son bilgi: ARADA sergisi 5 Kasım’a kadar pazartesi hariç her gün saat 12:30-19:00 saatleri arasında Pera Palace Hotel-Galata Fuaye’de Van Gölü’nün gizemli su altı dünyasına dalabilirsiniz. Metaforları seviyorsanız galeriden baya bir zengin ayrılacaksınız.

Demedi demeyin 😊

Sanatçı Saygun Dura kimdir?

Sanatçı Saygun Dura kimdir?

Adana doğumlu olan 58 yaşındaki sanatçı 1989-1996 yılları arasında bir reklam ajansında fotoğrafçı ve fotoğraf direktörü olarak çalıştıktan sonra, 1996’dan günümüze, İstanbul’daki atölyesinde tanıtım fotoğrafçısı olarak meslek yaşamına devam etmektedir.

Dura, birçok üniversitede tanıtım fotoğrafçılığı ve yaratıcı fotoğrafçılık üzerine seminerlerin yanı sıra, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üni. Grafik Bölümü, Bahçeşehir Üni. İletişim Fak. Fotoğraf Bölümü ve İstanbul Fotoğraf Merkezi’nde Tanıtım Fotoğrafçılığı, Stüdyo ve Işık Teknikleri dersler de vermektedir. Ulusal ve uluslararası ödülleri olan sanatçı, İstanbul ve New York’da kişisel sergiler gerçekleştirmiş ve birçok karma sergiye katılmıştır. Sürrealizm izleği üzerinden yapıtını oluşturan Saygun Dura, bir yandan bireyin günümüz dünyasındaki konumunu irdelerken, bir yandan da Max Ernst, René Magritte ve Salvador Dali gibi sanatçılara göndermeler yaparak, fotoğraflarına nostaljik bir boyut kazandırmaktadır.

👇

👇

👇

👇
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
48
28
2
1
0
0
0
Yorumlar Aşağıda
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
Slade Klon

İlginç, teşekkürler editör.