Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Andy Show: Bir Gelecek Ütopyası, Ülkemiz İçin Ütopya Olabilir mi?
Geçenlerde Antalya’da harika bir gösteriye konuk oldum. Adı Andy Show. İnteraktif bir uzay yolculuğu. Çok iyi fikir. Ben ayrıca bir gelecek ütopyası izledim. Bu gösteriyi muhteşem kurgusu, zarafeti, teknolojinin olağanüstü imkanlarını görme fırsatı, sahne efektleri, felsefesi, sanatsal ayrıksılığı, benzersiz koreografisi, müzikleri, oyunculuğu ile size anlatabilirim. Muhteşem dekorasyonu, sıra dışı kostümleri ve 3D etkisiyle beni adeta gösterinin bir parçasıymış gibi hissettirmesinden söz edebilirim. Yıllardır “deneyim” yazan bir akademisyen olarak bu kısmı beni oldukça etkiledi. Aerial akrobasi için “cidden, biz ne izledik” diyebilirim. Çok yüksek şeyler söyleyebilirim. Fütürist felsefe çalışan benim için fevkalade bir iş olmuş zaten o da ayrı bir kısmı işin.
Fakat ben başka bir noktadan bu gösteriye bakmak istiyorum. Ülkemizin çok ihtiyacı olan bir yerden bir açılım yapmak niyetindeyim.
Yumuşak güç kavramı
O yüzden konuyu bu bağlamda ele almak istedim. Hadi Andy Show üzerinden yumuşak güç kavramına bakalım. Yumuşak güç ilk olarak medeniyettir. Bilinen en güçlü ikna biçimidir. Hangi filmleri çektiğin, olimpiyatlarda kaç madalya aldığındır. Ülke olarak ne kadar itibarlı olduğunun nişanesidir. Menşe markanın değeridir. Pasaportun itibarıdır. En önemli ekonomik değişkenlerdendir. 'Soft power', İngilizce birebir 'yumuşak güç' anlamında kullanılsa bile burada anlatılmak istenen 'katı' ve 'sert' mefhumlarının zıttı olan 'yumuşak' olanın çok ötesidir. Ülkelerarası ve insanlararası etkileşimin iki farklı kutupsal boyutudur. İngiltere, Fransa, ABD gibi ülkeler yıllardır bu konuya, lobicilik, propoganda, kamu diplomasisi, kültür anlamında yatırım yapar, kültür geliştirir. Bol bol turist ağırlar, kültürleri merak edilir. Son yillarda Güney Kore de K-Pop, filmleri, diziler, teknolojisi, Squid Game gibi içerikleriyle şaşırtıcı biçimde dikkat çekiyor. Önemini anladık, kavramı biraz dah aaçalım.
Malumunuz olduğu üzere “yumuşak güç” kavramı ilk kez Harvard Üniversitesi’nden Joseph Nye tarafından 1990’ların başında ortaya atılmıştı. Yumuşak güç kavramı, Joseph S. Nye’ın kendi ifadesi ile 'Liderliğe Zorunluluk: Amerikan Gücünün Değişen Doğası' adlı kitabında ve bu kitaptan üretilen “Yumuşak Güç” adlı makalesinde Nye, Amerikan gücünün dalgalandığı tartışmalarında ilişkin, ABD’nin sadece askerî ve ekonomik anlamda değil yumuşak gücünü ifade eden üçüncü bir boyutta da güçlü olduğuna işaret etmek için bu kavramı ortay aatmıştır. Yumuşak güç, yalın anlamıyla bir ülkenin diğer ülkelerden istediklerini askeri güç ve ekonomik zorlamalar yerine, onları sosyal ve kültürel unsurlarıyla cezbederek alabilme yeteneğine işaret eder. Yumuşak gücü kullanmanın çok binbir yolu vardır. ABD yıllardır Hollywood filmlerini ve yaratıcı endüstriler aracılığıyla ulusal, ekonomik ve siyasi hedeflerini gerçekleştirmeye, onları meşrulaştırmayı ve kültürünü bütün dünyada hegomon kılmayı başardı. Yumuşak güç önemlidir. Bu güç, bir ülkenin medeniyete yaptığı katkının ifadesidir.
Açıkça belirtmek lazım, Turizm de, doğası itibariyle bir ülkenin yumuşak gücünü artıracak, onu zenginleştirecek, çeşitlendirecek en önemli alanlardan birisidir. Belli ki, yumuşak güç kavramı dip toplamda ülkenizi ve toplumunuzu diğer ülkelere ve toplumlara ne kadar iyi tanıtıp, onları ne denli kolay etkileyebildiğinizle ilgilidir. Mesela İstanbul, Türkiye kadar büyük bir markadır. Antalya, Akdeniz kadar önemlidir. Meryem Ana Kilisesi, Mardin, Ayasofya… Naim Süleymanoğlu, Anadolu Efes… Önemlerini düşünsenize. O yüzden Andy Show bir bakış açısıdır. Bir sonraki ihtimalleri doğurmalıdır. Turizm dünyasına yeni bir soluk, anlam demekten kaçınmıyorum. Üstelik sadece bir gösteri de değil bu, yalpazesi geniş bir şey gördüm.
Yorum Yazın