Kırım Savaşı'ndan sonra Rus baskısının şiddetlenmesi Kırım'dan Osmanlı topraklarına olan göç dalgasını hızlandırır. Bu ağıt da vatanda kalan Kırım Tatarları tarafından karşıya akanlar için yazılmıştır.1874'te Ruslar Kırım Tatarlarını askere almaya başladığında halk yabancının emrinde asker olma fikrini kabullenemez ve zoraki bir şekilde çocuklarını askere yollar. Bu süreçte Çubukçu ile Halil İbrahim adı verilen şahıslar Ruslarla aralarını iyi tutarak çocuklarının askere alınmamasını sağlar. Türküde bu kişilere ve Rusya'ya kızgınlık vardır.Kırım Tatarlarının Robin Hood'u olarak da bilinen halk kahramanı Alim Aydamaq için yakılmış bir türküdür.Bu da askere alınmayla ilgili bir şarkı. Rusya'nın ağır mağlubiyetiyle biten Rus Japon Savaşı(1904-1905) için askere alınan ve teçhizatsız bir şekilde ön safa sürülen Kırım Tatarlarının çok azı memleketine dönebilmiştir.Rus devrimi sırasında Kırım da Beyaz Ordu ve Kızıl Ordu'nun kapışmasına sahne olan yerlerdendir. Beyazların asker toplamak için Bahçesaray'a gelmesi, katılmak istemeyenleri meydanda toplayıp şompol(tüfek temizlemekte kullanılan çubuk, harbi) ile dövmeleri ve bunun sonucunda bir çok Kırım Tatar gencinin hayatını kaybetmesi anlatılır.1917'de ilan edilen Kırım Tatar Cumhuriyeti'nin milli marşıdır. Sözleri aynı zamanda devlet başkanı olan ve 1918'de Ruslar tarafından şehit edilen Numan Çelebi Cihan'a aittir.18 Mayıs 1944 gecesinde bütün Kırım Tatarları evlerinden toplanır, hayvan vagonlarına bindirilerek Orta Asya, Kafkasya ve Sibirya'ya sürülür. İlkel şartlarda gerçekleşen bu yolculukta ve sonrasındaki aylarda Kırım Tatarlarının yarısı hayatını kaybeder. 'Bağçasarayın vokzalında poyuza mindik, Yigirmi eki kün yol yürip Taşkentke keldik'2. Dünya Savaşı'nda Alman-Rus çatışmalarının ortasında kalan bir ailenin, Akyar'dan(Sivastopol) Romanya'da bulunan Köstence'ye kaçma çabaları anlatılır.Sürgündeki Kırım Tatarlarının vatan hasretini anlatır. 1966 yılında bir kaç günlüğüne vatanını görme şansı bulan Fatma Halil tarafından yazılmış, Şükrü Osman tarafından bestelenmiş ve kısa süre içinde sürgündeki Kırım Tatarları arasında popüler olmuştur. Kırım Tatarlarının en bilinen şarkılarındandır.Bu ne alaka diye sorabilirsiniz. Aslı Halep'e dayanan bu şarkı, Türkiye ve Yunanistan'da olduğu gibi Kırım'da da iyi bilinirdi. Sürgün yıllarında bu şarkının söylenmesi Ruslar tarafından yasaklanmıştı. Sebep de 'ada', 'sahil' gibi kelimelerin Kırım'ı hatırlatmasıydı.