onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Romantizm, Kafeler ve Eyfel Kulesi... Peki ya Paris'in Altında Neler Var?

etiket Romantizm, Kafeler ve Eyfel Kulesi... Peki ya Paris'in Altında Neler Var?

Gökay Sarı
07.06.2016 - 12:55

Paris. Romantizm ve harika bir mimarinin hüküm sürdüğü masalsı şehir. Sokaklardan, balkonlardan, Eyfel Kulesi'nin tepesinden bakınca gerçekten de öyle olduğuna ikna oluyoruz. Peki ya, şehrin altında ne var? Gezi yazarı Neil Shea'nın National Geographic dergisinde yayınlanan makalesinden derlediğimiz içerikte Paris'in görünmeyen yüzünü de keşfedeceksiniz. Hayır, metro hattından bahsetmiyoruz. Derine, bağımsız sanat eserlerinin ve hatta kuru kafaların olduğu yerlere, daha derine ineceğiz!

Kaynak: http://ngm.nationalgeographic.com/pri...

"Erken bir Cumartesi sabahı, caddeler sessiz; marketler kapalı. Fırının önünden geçerken taze ekmeğin kokusu havayı dolduruyor."

"Erken bir Cumartesi sabahı, caddeler sessiz; marketler kapalı. Fırının önünden geçerken taze ekmeğin kokusu havayı dolduruyor."

'Tam da o sırada, yerdeki demir yuvarlak kapak hareket ediyor. Rögar deliğinden bir adam çıkıveriyor kafasında lambalı bir kasket ile. Peşinden de genç bir kadın çıkıyor ve kapağı tekrar deliğe yerleştirip sokağın aşağısına doğru koşmaya başlıyorlar.'

"Onlar 'Cataphile' olmalılar. Paris'in yeraltında gizlice zaman geçirmeyi seven insanlara verilen isim.

"Onlar 'Cataphile' olmalılar. Paris'in yeraltında gizlice zaman geçirmeyi seven insanlara verilen isim.

'Onları dikkatle inceledim çünkü Paris'te bu muhteşem şehrin derisinin altında ne var görmeye gelmiştim. Gözden kayboldular. Küçük bir kafe buldum, bir 'Cappuccino' sipariş ettim ve yanımdaki tarih kitabını kurcalamaya başladım.'

Paris en başından beri neredeyse diğer bütün şehirlerden daha derin ve ilginç yeraltı bağlantıları barındırıyor.

Paris en başından beri neredeyse diğer bütün şehirlerden daha derin ve ilginç yeraltı bağlantıları barındırıyor.

'Yüzlerce kilometrelik tüneller dünyanın ilk kanalizasyon hatlarından biri. Paris'in altında, kanallar ve rezervuarlar, yeraltı mezarlıkları ve banka kasalarından tutun da, sanat galerileri ve gece kulüplerine kadar pek çok şey bulunuyor.'  Peki bunların hepsi nasıl ve ne zaman başladı?

Modern Paris kalker ve alçıtaşı üzerinde oturuyor.

Modern Paris kalker ve alçıtaşı üzerinde oturuyor.

2000 yıldan daha uzun bir süre önce Romalılar bu taşları ilk kazmaya başlayan kişiler oldular. Arkalarında geniş delikler ve tüneller bıraktılar. Başlarda, bu tüneller sadece şehrin sınırlarına kadar ulaşıyordu. Fakat Paris büyüdükçe, tüneller de uzamaya ve başka tünellere bağlanmaya devam etti.

1774'ün Aralık ayında bu tünellerden biri çökerek insanları ve evleri yuttu.

1774'ün Aralık ayında bu tünellerden biri çökerek insanları ve evleri yuttu.
1774'ün Aralık ayında bu tünellerden biri çökerek insanları ve evleri yuttu.

İlerleyen yıllarda küçük çöküntüler meydana geldi ve daha çok delik oluşmaşaya başladı Paris sokaklarında. Bunun üzerine Kral 16. Louis, Charles Axel Guillaumot adlı mimarı Paris'in yer altında keşif, harita çizimi ve stabilize çalışmaları yapması için görevlendirdi.

Mimar Charles'ın müfettişleri ulaşılamayan yerlere erişmek için daha da fazla tünel kazdılar ve yer altında geniş açıklıklar buldular.

Mimar Charles'ın müfettişleri ulaşılamayan yerlere erişmek için daha da fazla tünel kazdılar ve yer altında geniş açıklıklar buldular.
Mimar Charles'ın müfettişleri ulaşılamayan yerlere erişmek için daha da fazla tünel kazdılar ve yer altında geniş açıklıklar buldular.

Sonraları, yer kalmadığı için Kral Louis'in şehrin mezarlıklarından birini kapattığı sırada mimar Charles'a kemikler için bir yer bulup bulamayacağı soruldu. Mimar, Paris'in yer altının ek bir amaca daha hizmet edebileceğine karar verdi.

Böylece tünellerden bazıları toplu mezarara ve yeraltı mezarlıklarına dönüşmüştü.

Böylece tünellerden bazıları toplu mezarara ve yeraltı mezarlıklarına dönüşmüştü.

19. Yüzyılın sonlarına kadar, tüneller kalker ve alçıtaşı toplamak için kazılmaya devam etti. Bir ara, çiftçiler de bu tünellerde mantar yetiştirmeye başladılar. Bazen yılda yüzlerce ton üretebiliyorlardı. İkinci Dünya Savaşı sırasında bu tünellerden bazıları Fransız direnişçilerin karargahları olarak kullanıldı. Aynı zamanda, Alman işgalciler de sığınak olarak kullanıyordu.

Bugünlerde sadece az sayıdaki belirli bir alana yasal olarak giriş izni veriyor Fransa hükumeti.

Bugünlerde sadece az sayıdaki belirli bir alana yasal olarak giriş izni veriyor Fransa hükumeti.

Arkeologlar Paris'in geçmişini araştırmak için için giriş yapıyorlar. Turistler için de Paris'in diğer yüzüyle tanışabilmeleri için rehber eşliğinde turlar düzenliyorlar. Tabii ki bir de kanalizasyon işçileri, su sızıntısı var mı yok mu diye kontrol etmek için tünellere girebiliyorlar.

Fakat Cataphiller, polisi ve güvenliği atlatıp şehrin altında gizlice buluşuyorlar. Evet, bugün bile.

Fakat Cataphiller, polisi ve güvenliği atlatıp şehrin altında gizlice buluşuyorlar. Evet, bugün bile.

Paris'in yüzeyi size butik kafeler ve Eyfel turunu vaat ediyor. Fakat şehrin altında bambaşka ve pek de yasal olmayan, cezbedici ayrı bir dünya var. Yasal olarak bu yer altı dünyasına erişiminiz sınırlı, ancak Cataphiller ile anlaşırsanız, Paris'in sizi bu sefer de aşağıdan büyüleyeceğine emin olabilirsiniz.

Yeraltında bir sanat galerisi.

Yeraltında bir sanat galerisi.
s1315.photobucket.com

Kim demiş graffitiler sadece yüzeydeki duvarları süsleyecek diye?

"Alt" Sokak Gösterileri

"Alt" Sokak Gösterileri

Hiç bir ücret ödemeden tanık olacağınız şovlar.

Yer altında yapılan partiler...

Yer altında yapılan partiler...

Kolay kolay unutabileceğiniz bir gece olmayacağına sizi temin edebiliriz.

Geçmişin dokusunu tahrip etmeden, yeraltındaki duvarların üzerinde bulunan onlarca sanat eseri.

Geçmişin dokusunu tahrip etmeden, yeraltındaki duvarların üzerinde bulunan onlarca sanat eseri.

Bulunduğu konumun aurasını kuvvetlendiren bir etki sunuyor. Sanat, her yere çok yakışıyor. Belki de özellikle Paris'e. Aşağıda veya yukarıda olmanın bir önemi yok...

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video
1991'de Ankara'da doğdu. Ankara'yı sevdi, Çanakkale'de İngiliz dili ve edebiyatı okuyor, Çanakkale'yi daha çok seviyor. Bir gün İrlanda'ya gidip Dublin'e yerleşecek, orayı her şeyden daha çok seveceğini biliyor. Dünyanın en iyi şarkısının Chris Rea tarafından kızı Josephine'e yazıldığını düşünüyor, bundan vazgeçmeyecek gibi. Bugüne kadar tanıştığı bütün Zeyneplerin çok güzel olduğunu kabul ediyor. Fakat bu Zeyneplerden bir tanesinin Roma'dan bile güzel olduğunu iddia ediyor. Babasını her gün daha çok özlüyor ve "Hayatın boyunca unutamadığın şey nedir?" sorusuna hep "Marsilya." cevabını veriyor. Tekrar göreceği günü bekliyor, büyüyor, hatta yaşlanıyor.
Tüm içerikleri
right-dark
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
476
230
139
28
14
7
6
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
Ali İhsan ÇAKIR

Çok ilginç bir galeri. Ve güzel.

Pasif Kullanıcı

Dünyanın en güzel şehri.

Berk

Daha dün mü önceki gün mü ne TRT Belgesel'de Paris'in altını konu alan bi belgesel izlemiştim. Şu duvarları kemikle falan kaplanmış olanı biliyordum ancak aş... Devamını Gör