Görüş Bildir
Haberler
Bu Yazıyı Aşık Veysel'i Dinlerken Yazdım

Bu Yazıyı Aşık Veysel'i Dinlerken Yazdım

Murat HASGÜN
19.02.2013 - 22:15 Son Güncelleme: 19.02.2013 - 22:16

Bu Yazıyı Aşık Veysel'i Dinlerken Yazdım

Konser salonlarında Klasik Müzik dinleyenlerin yaş ortalamasının 70′lere dayandığı iddia ediliyor.

Bu durumdan şikayet ediliyor, kafa yoruluyor, tartışmalar yapılıyor, nasıl çözüme ulaşılacağı konuşuluyor.

Vesaire vesaire…

Bu yazıyı Aşık Veysel’i dinlerken yazıyorum. “Ne güzel nağmeler, ne güzel bir tını” derken ülkemizde halk müziğine olan az ilgi, hatta ilgisizlik aklıma geldikçe çılgına dönüyorum.

İnanın “bizim müziğimiz olan” halk müziğinde de klasik müziğinkinden çok da farklı olmayan ve çözüme kavuşması gereken bir çok nokta var.

Dinleyicinin yaş ortalamasını mı sayarsınız, genç kesimin kendi müziklerine olan uzaklıklarını mı sayarsınız yoksa bu güzel müziğe olan ilginin azlığını mı sayarsınız.

Ülkemizde klasik müziği kalkındırmak için gösterilen çaba Türk Halk Müziği için de gösterilse, en azından “bizim olanı” kalkındırmış olmaz mıyız?

Hatırlayın, Cem Yılmaz Borusan’ın şef çubuğunu eline aldığı günlerde; “Klasik müziğin sorunu; seven sevmeyeni sevmiyor” demişti. Bence doğru bir yaklaşım.

Ama aynı şey halk müziği için geçerli değil. Bizim müziğimizi seven, sevmeyeni de seviyor, kucaklıyor. Çünkü bu müziği seven aynı zamanda öğretisini de benimsiyor.

Açık söyleyeyim, klasik müzik severleri “çağdaş”, benim müziğimi sevenleri “geri kalmış” olarak niteleyen ve bu nitelemeye inanan zihniyet var oldukça; klasik müziğinde, bizim halk müziğimizinde sorunu devam edecektir.

Hangi ülke olursa olsun o ülkede bir müzik kalkındırılacaksa, bu öncelikle o ülkeye mal olmuş bir müzik olmalı öyle değil mi?

Oysa bizim çok bilmişlerimiz, bizde herşey dört dörtlükmüş gibi dışardan gelen ve bizim olmayan müzikleri kalkındırmak için ellerinden geleni yapıyorlar.

Halk müziğimizin gençler nezlinde rağbet görmemesi de bu yüzdendir.

Türk Halk Müziği’nin varlığını dahi bilmeyen veya unutmuş olan gençlerimiz var. Yani benim kuşağım türküleri bilmiyor.

Ne kötü…

Tüm bunlar varken neden başkaları, neden başkalarının müziği veya neden başkalarının düşünceleri.

Kapanalım demiyorum elbette. Ama önce kendimizi tanımamızda fayda var. Bir Aşık Veysel’i, bir Davut Sulari’yi veya bir Ali Ekber Çiçek’i tanımakta fayda var.

Benim müziğimde üzerinde düşünülmeyi, yozlaştırılmadan doğru şekilde aktarılmayı, üzerinde tartışılmayı hak ediyor.

Mantıklı olun! Kendi müziğinizi kalkındırın, başkalarınınkini değil.

Murat HASGÜN

Kaynak: http://www.murathasgun.com.tr/blog/bu...
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
0
0
0
0
0
0
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın