Pisagor'un İnsanların Açgözlülüğüne Mâni Omak İçin Tasarladığı Ders Niteliğinde Bardak!
İlkokul ve lise yıllarında teoremiyle sık sık adını andık hemşehrimiz sayılan Sisamlı Pisagor'u fakat o ölçmeye dair kimi kavramları ortaya atarken ölçüyü kaçıran, kaçırmasa dahi her zaman meyilli insanoğlu için de eleştiri niteliğinde bir bardak tasarladı.
Milattan önce 580 ve sonrasında yaşamış Pisagor, matematikçi olduğu kadar iyi bir de filozoftu.
Pisagor'un felsefi tahayyülünde ölçülü olmak çerçeveyi oluşturan temel ögedir.
Dengeyle dengesizliği öyle keskin tefrik etmiştir ki dünya görüşünü somutlaştıracak bir tasarımı bile vardır.
Yandan bakıldığında basit bir bardak...
Pascal'ın sıvı basıncının iletimi prensibi açgözlülüğün yanıtını veren formül.
Ters çan biçimindeki bardak boş durumdayken boşluk noktasına dek doldurulursa hiçbir hareket görülmüyor. Sonrasında eklenen her damla sıvı basıncı artırarak cezaya hazırlanıyor.
Sifonlarda kullanılan mantıktan bahsedebiliriz fakat mevzubahis bir bardak olduğu için bu analojik rabıtayı burada bırakıyoruz.
Açgözlülüğün insanoğlunu getirdiği noktayı görünce böyle bir mesaja bugün bile ihtiyacımız olmadığını düşünmek hata olur.
Önce yediklerimiz içtiklerimizde açgözlülüğü dizginlediğimizde ilk adımı atmış olacaktık Pisagor'un tasarımına göre.
Bardak tasarlandıktan sonra 'Kendini Bil Bardağı' diyenler de olmuş.
Zira başkalarının eksilerini kendi artılarımızla örtüştürmeye çalıştığımız, kişisel değişimi ıskaladığımız bir hayattansa önce tuttuğumuz bardakta kendimizle ilgili problemleri çözmenin gerekliliğini aşılamaya çalışır bu bardak.
"Başkalarını yenen güçlüdür, kendini yenen kahramandır."
Lao Tse'ye kulak verdiğimizde kullanmaktan yine kendimize yenilerek mahrum olduğumuz 'kendimizi tanıma' yetimizin kıymetini yeniden hatırlıyoruz. Belki de kendi yenilgimize bağışıklık kazandığımız için binlerce yıldır düşünürler bu konuda yüzlerce söz sarf ettiler.
Pisagor'un insanoğluna kendisini bilmesi için bir 'bardak' tasarlamasının sebebi onun sık sık itidal vurgusu yapması olabilir.
Onun nezdinde itidale erişebilmek, zihnimizin sahip olduğu kuvvete erişebilmesinin yegane koşulu, bu durum da alkolün dahil olduğu denklemde pek mümkün değil. Tabii ahlak ve erdemli bir kişi olmak da bu aşırılıkların beraberinde götürdüğü niteliklerden.
Biraz düşününce, Pisagor haklı.
Aslında bu düstura biz de yabancı değiliz.
'Aza kanaat etmeyen çoğu bulamaz.' sözü kendimizi bilmeyi öğütler,
Bir bardağın somutlaştırması daha farklı etki yaratıyor, onu kabul ediyoruz.
İroniktir, açgözlü olmamayı salık veren bu bardağı bilimin bize sağladığı bir manevrayla devre dışı bırakabiliyoruz.
Kupayı ağzına dek doldurmak için içeceğimiz sıvıdan önce bardağın tabanını her ne içeceksek ondan daha yoğun bir sıvıyla doldurduğumuzda içeceğimiz sıvı ağırlığı itibarıyla yağı kanallara itemeyeceği için rahatça açgözlü zaferimizi yaşayabileceğiz. Ne mutlu bize!
Yorum Yazın
anlamadım desem... :D
Sol taraf neden akıyor ben anlamadım ya, bardağın sağ tarafı delik evet basınç ile sağ taraf boşalmalı, sol ne alaka. Onedio ya anlatamadın, ya anlamadım.
sağ sol diye bir yön kesit net anlaşılsin diye o şekilde gösterilmiş dairesel bir şey söz konusu 180* cevirisen sağ sol olur ? hepsi bu yanlış noktaya takılm... Devamını Gör
ademoğlu açgözlüdür..bugünkü kurulu düzen bunun tezaahürüdür.