onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
'Papa Flash' Olarak Anılan Doc Edgerton'ın Zamanı Durduran Fotoğrafı: Elma Püresi Nasıl Yapılır?

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video

'Papa Flash' Olarak Anılan Doc Edgerton'ın Zamanı Durduran Fotoğrafı: Elma Püresi Nasıl Yapılır?

Merhabalar. Hepimiz fotoğraf çekerken flaşı kullanıyoruz. Günümüzde çok basit bir şekilde açıp kapatabildiğimiz bu şey 20. yüzyılın başlarında keşfedildiğinde fotoğrafçılık alanını önemli ölçüde etkiledi. Bu içerikte 'Papa Flash' olarak anılan Harold Doc Edgerton'ın fotoğrafçılığa yaptığı katkılardan bahsederek ünlü 'sanat eseri' kurşun sıkılan elmayı ve diğer fotoğraflarını size göstermek istedim.

İyi okumalar dilerim.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Harold "Doc" Edgerton, 1930'ların başında flaş ışığını icat ederek fotoğrafçılıkta, bilimde, askeri gözetlemede, Hollywood film yapımında ve medyada devrim yaratan bir elektrik mühendisi.

Harold "Doc" Edgerton, 1930'ların başında flaş ışığını icat ederek fotoğrafçılıkta, bilimde, askeri gözetlemede, Hollywood film yapımında ve medyada devrim yaratan bir elektrik mühendisi.

Massachusetts Institute of Technology'de elektrik mühendisliği profesörlüğü yapmış olan Edgerton, anlık hareket fotoğrafçılığı ilerletmesi sayesinde “Papa Flash” lakabıyla anılmıştır.

Massachusetts Institute of Technology'de elektrik mühendisliği profesörlüğü yapmış olan Edgerton, anlık hareket fotoğrafçılığı ilerletmesi sayesinde “Papa Flash” lakabıyla anılmıştır.

Edgerton'ın 1964 yılında 30 kalibrelik bir kurşunun bir elmayı delip geçtiğinde elmanın patlayan ama hareketsiz duran görüntüsü o güne kadar fotoğrafçılık dünyasında hiç görülmediği kadar büyüleyiciydi. Kurşunla parçalanan elmanın kabuğu, masmavi arka fonda taştan bir heykelin donukluğu kadar güzel görünüyordu.

Edgerton'ın 1964 yılında 30 kalibrelik bir kurşunun bir elmayı delip geçtiğinde elmanın patlayan ama hareketsiz duran görüntüsü o güne kadar fotoğrafçılık dünyasında hiç görülmediği kadar büyüleyiciydi. Kurşunla parçalanan elmanın kabuğu, masmavi arka fonda taştan bir heykelin donukluğu kadar güzel görünüyordu.

20. yüzyılda resim baskın bir şekilde sanat eseri olarak görünürken, fotoğrafçılık için bu daha yeniydi. İleride flaşın babası olarak anılacak olan Edgerton gibi bir elektrik mühendisinin flaş teknolojisini kullanarak “Elma püresi nasıl yapılır?” adını verdiği çalışmanın sanat eseri olduğu ortaya çıkmıştı.

20. yüzyılda resim baskın bir şekilde sanat eseri olarak görünürken, fotoğrafçılık için bu daha yeniydi. İleride flaşın babası olarak anılacak olan Edgerton gibi bir elektrik mühendisinin flaş teknolojisini kullanarak “Elma püresi nasıl yapılır?” adını verdiği çalışmanın sanat eseri olduğu ortaya çıkmıştı.

1990 yılında 86 yaşındayken hayatını kaybeden Edgerton, günümüzde yüksek hızlı fotoğrafçılığın babası olarak kabul ediliyor. O yıllarda kamera deklanşör hızları saniyede 2.800 fit hızla uçan bir mermiyi yakalamak için çok yavaştı.

1990 yılında 86 yaşındayken hayatını kaybeden Edgerton, günümüzde yüksek hızlı fotoğrafçılığın babası olarak kabul ediliyor. O yıllarda kamera deklanşör hızları saniyede 2.800 fit hızla uçan bir mermiyi yakalamak için çok yavaştı.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Ancak Edgerton’ın modern flaş ışıkların öncüsü olan stroboskopik flaşları o kadar kısa ışık patlamaları yarattı ki normalde karanlık bir odada çekilmiş ve iyi zamanlanmış bir fotoğrafta sanki zamanın durmuş gibi görünmesini sağladı.

Ancak Edgerton’ın modern flaş ışıkların öncüsü olan stroboskopik flaşları o kadar kısa ışık patlamaları yarattı ki normalde karanlık bir odada çekilmiş ve iyi zamanlanmış bir fotoğrafta sanki zamanın durmuş gibi görünmesini sağladı.

İlk kamera kaşifleri, metalik yakıtları ve oksitleyici maddeleri birleştiren piroteknik "flaş tozları" ile deneyler yaparken, Nebraska doğumlu Edgerton çok daha kısa ve kontrol etmesi daha kolay bir flaş yarattı.

İlk kamera kaşifleri, metalik yakıtları ve oksitleyici maddeleri birleştiren piroteknik "flaş tozları" ile deneyler yaparken, Nebraska doğumlu Edgerton çok daha kısa ve kontrol etmesi daha kolay bir flaş yarattı.

Buluşu kimyadan çok fizik meselesiydi: 1920'lerde MIT'ye geldikten sonra, elektriğin yüksek voltaja maruz kaldığında iki elektrot arasında bir saniyeden kısa bir süreliğine sıçramasına neden olacak ksenon gazıyla dolu bir flaş tüpü geliştirmişti.

Buluşu kimyadan çok fizik meselesiydi: 1920'lerde MIT'ye geldikten sonra, elektriğin yüksek voltaja maruz kaldığında iki elektrot arasında bir saniyeden kısa bir süreliğine sıçramasına neden olacak ksenon gazıyla dolu bir flaş tüpü geliştirmişti.

Yıllar geçtikçe, Edgerton ve öğrencileri muz, balon ve oyun kartları gibi nesnelere ateş ettiler. Edgerton'ın sanatsal gözü, resimlerinin kompozisyon güzelliğini yakalamasına ve dünyanın dört bir yanındaki gazete ve dergilerde yayınlanmasına neden oldu.

Yıllar geçtikçe, Edgerton ve öğrencileri muz, balon ve oyun kartları gibi nesnelere ateş ettiler. Edgerton'ın sanatsal gözü, resimlerinin kompozisyon güzelliğini yakalamasına ve dünyanın dört bir yanındaki gazete ve dergilerde yayınlanmasına neden oldu.

Günümüzde Edgerton’ın 100'den fazla fotoğrafı Smithsonian Amerikan Sanat Müzesi'nde bulunuyor. Ancak resimleri sanat müzesinde gösterilse de o kendini bir sanatçı olarak görmüyordu. İnsanlara, "Beni bir sanatçı gibi göstermeyin. Ben bir mühendisim. Gerçeklerin peşindeyim, sadece gerçeklerin." demişti.

Günümüzde Edgerton’ın 100'den fazla fotoğrafı Smithsonian Amerikan Sanat Müzesi'nde bulunuyor. Ancak resimleri sanat müzesinde gösterilse de o kendini bir sanatçı olarak görmüyordu. İnsanlara, "Beni bir sanatçı gibi göstermeyin. Ben bir mühendisim. Gerçeklerin peşindeyim, sadece gerçeklerin." demişti.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Yine de onun eski öğrencisi olan Vandiver, Edgerton'ın fotoğrafçılığı ilerleten görsel deneylerinin "kesinlikle sanatsal bir mirası var" diyordu. Kendini sanatçı değil de mühendis olarak gören Edgerton’ın araştırmaları bilim ve endüstriyi büyük ölçüde etkilemişti.

Yine de onun eski öğrencisi olan Vandiver, Edgerton'ın fotoğrafçılığı ilerleten görsel deneylerinin "kesinlikle sanatsal bir mirası var" diyordu. Kendini sanatçı değil de mühendis olarak gören Edgerton’ın araştırmaları bilim ve endüstriyi büyük ölçüde etkilemişti.

Onun uygulamalı yaklaşımı, 1992'de onuruna kurulan MIT'nin Edgerton Merkezi'nde sürdürülüyor. Merkezin müdürü olan Vandiver, “Her öğrencinin kendi kurşun fotoğrafını çekmeye teşvik edildiğini ama elmaların artık sıkıcı olduğunu, onun yerine öğrencilerin kurşun sıkmak için daha tuhaf şeyler bulduklarını” dile getiriyor.

Onun uygulamalı yaklaşımı, 1992'de onuruna kurulan MIT'nin Edgerton Merkezi'nde sürdürülüyor. Merkezin müdürü olan Vandiver, “Her öğrencinin kendi kurşun fotoğrafını çekmeye teşvik edildiğini ama elmaların artık sıkıcı olduğunu, onun yerine öğrencilerin kurşun sıkmak için daha tuhaf şeyler bulduklarını” dile getiriyor.

Bunlar da İlgini Çekebilir

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
2016 yılında Balıkesir Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünden mezun oldum. Daha sonra Marmara Üniversitesi'nde Avrupa Siyaseti ve Uluslararası İlişkiler alanında tezli yüksek lisansa başladım. Bu süre zarfında siyasi alanda akademik makaleler ürettim. Ajanslarda içerik editörlüğü ve sosyal medya yazarlığı yaptım. 2022 yılından bu yana Onedio'da sinema ve dizi kategorisinde içerikler yazıyorum. Bu alandaki gündemi anbean yakından takip edip sizlere en eğlenceli şekilde sunuyorum.
Tüm içerikleri
right-dark
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
1
0
0
0
0
0
0
Yorumlar Aşağıda
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın