Görüş Bildir

Kilise Haberleri

Kilise ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Kilise ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

Popüler İçerikler

Gelmiş Geçmiş En İyi 10 Korku Filmi
Sinema’nın var olması ile birlikte korku filmlerinin başladığını söyleyebiliriz ve bu türe ait birçok film hepimizin hayatında en az bir kaç gece uykusuz kalmamıza neden oldu. Çok önemli yönetmenlerin, çok büyük senaristler ile ve devleşen oyunculuklar eşliğinde beyaz perde’de izleyici ile buluşanGelmiş Geçmiş En İyi 10 Korku Filmini sizlere sunmak için sabırsızlanıyoruz.
Geçtiğimiz Haftanın Mutlaka İzlemeniz Gereken 10 Videosu
Geçtiğimiz haftanın en çok izlenilen, tartışılan ve dikkat çeken; eğlenceli, anlamlı ve ilginç videoları karşınızda. İyi seyirler...Daha fazla eğlenceli video için Videolar butonunu ve her videonun üzerine gelince solunda açılan paylaş kısmını kullanabilirsiniz!
Lost'un Sırrını Yıllar Sonra Açıkladı!
Televizyon fenomeni Lost dizisinin tartışmalı biten final bölümü için serinin yaratıcıları yıllar sonra açıklama yaptı.Bir zamanların çok konuşulan televizyon dizisi Lost’un ilk bölümünün yayınlanmasından 10 yıl geçti.Bu özel yıldönümünü kutlamak için dizinin oyuncuları ve yaratıcıları Damon Lindelof ve Carlton Cuse, Los Angeles’ta özel bir etkinliğe katıldı.Dizi, son bölümüyle birçok hayranını kızdırmış, “bunca zaman boyunca herkes ölü müydü?” tartışmasını başlatmıştı.Lindelof ve Cuse bu konuya açıklık getirerek, adanın araf olmadığının altını çizdi.İkili, “Bütün sezonlar boyunca karakterler ölü değildi.Uçak kazasından kurtulanlar oldu ve gerçekten adada yaşadılar.Final sahnesinde hepsi ölüydü ve kilise sahnesinde ‘cennet’ olarak buluştular” ifadelerini kullandı.kaynak:http://www.acunn.com/
Türkiye'de Açık Hava Müzesi Gibi Görülen Birbirinden Değerli Antik Kentler
Türkiye tarih boyunca batıdan doğuya birçok medeniyete tanıklık etmiş coğrafi olarak Dünya'nın en şanslı noktalarından biridir. Birbirinden farklı çok sayıda hikayeye tanıklık etmiş antik kentler Dünya mirasında önemli yerlere sahiptir. Eşsiz mimari yapıları, sanat eserleri, doğal güzellikleriyle ziyaretçileri adeta zamanda yolculuğa çıkarır. Tatil rotanız hangi yöne olursa olsun Türkiye'nin dört bir yanından görülmesi gereken bu tarihi yapıları ve mekanları planınıza dahil edebilirsiniz.
Ermeniler Kesab'dan Kaçıyor
Ermenilerin yoğunlukla yaşadığı ve Türkiye'nin Hatay sınırı yakınında bulunan Kesab'tan birçok Ermeni yoğun çatışmaların yaşandığı Lazkiye'ye kaçıyor. Ayaklarında terlik, üstlerinde pijamayla kaçan 600 aile bölgedeki kiliselere sığındı. Cihatçı grupların son günlerde yoğun saldırısına maruz kalan Kesab'tan kaçan Ermenilerin durumu, Türkçe yayınlanan bir Ermeni sitesinde haber oldu. Erivan merkezli 'news.AM' haber sitesinde yer alan bilgilere göre, göç eden Ermeniler çaresizlik içinde yardım bekliyor. Kesab Ermenilerinden Hasmik Berberyan'ın görüşlerine yer verilen haberde, 'Suriyeli fanatik İslamcılar Türklerin yardımıyla Kesab Ermeni kilisesini Ermenilerden arındırarak silah deposuna dönüştürdüler' iddiası yer alıyor. Kesab'taki evlerin yağmalandığını ve kundaklanmaya başladığını belirten Berberyan halkın Lazkiye'ye kaçtığını söylüyor. Berberyan, Kesab'ta Alevilerin kentin savunulması sırasında çok sayıda kayıp verdiğini, Ermenilerin ise kenti büyük oranda terkettiğini belirtiyor. Ancak bazı Ermenilerin ise evlerini bırakmak istemediğinden veya kaçacak imkanlara sahip olmadığından kentte kaldığını söylüyor. Yayınlanan haberde, Lazkiye'ye gelen Ermenilerden bir kısmının hastanelerde akrabaların yanında kaldığını 400 kadarının da kiliseye sığındığı belirtiliyor. Haberde, Hasmik Berberyan'ın Ermenistan yönetiminden yardım çağrısı da yer alıyor, Berberyan ciddi bir yiyecek sıkıntısı yaşadıklarını belirtiyor. Bir gün evlerine geri dönmeyi umut ettiklerini söyleyen Berberyan, geçici bir süre için Ermenistan'a yerleşebileceklerini belirtiyor. CNN Türk
Bizans Üniversitenin Altında Kaldı
Cevizli TEKEL arazisinde Bizans kalıntıları tespit edilmesine rağmen arkeolojik sit ilan edilmeyen 46 dönümlük arazinin de İstanbul Şehir Üniversitesi’ne tahsis edildiği ortaya çıktıİstanbul'da Cevizli TEKEL arazisi İstanbul Şehir Üniversitesi'ne parça parça tahsis ediliyor. Üniversite yerleşkesinin planlandığı alanın komşusunda bulunan 24 dönümlük koruluk ile Dragos kazılarıyla gün yüzüne çıkarılan Bizans Hamamı'nın uzantısının tespit edildiği 46 dönümlük arazinin de Özelleştirme Yüksek Kurulu tarafından üniversiteye tahsis edildiği ortaya çıktı. Birgün'den Olgu Kundakçı'nın haberine göre, Tekel İşletmeleri Genel Müdürlüğü mülkiyetindeki 236 ve 238 parsellerin üniversiteye tahsisi için Maliye Hazinesi'ne bedelsiz devrine karar verildi. 236 parselde yapılan yüzey taramaları sonucunda alanda gömülü yapı kalıntıları tespit edilmiş, ancak Kartal Belediyesi'nin başvurusuna karşın alan arkeolojik sit ilan edilmemişti. Tamamı 3. derece doğal sit alanı olan arazinin Bizans dönemine ait bir yerleşim yeri olduğu düşünülüyor. Üniversiteye tahsis edilen 236 parselde yapılan kazılar ise Kültür Bakanlığı'nın bu yıl için hâlâ kazı ruhsatı vermemesi nedeniyle durmuş durumda.10 METRELİK ALANLA YETİNİLDİ1974'te geç Roma, erken Bizans dönemine ait hamam kalıntısı tespit edilen arazide kazılar 2010'dan bu yana Kartal Belediyesi ve İstanbul Arkeoloji Müzeleri işbirliğinde sürdürülüyor. 207 parselde erken Bizans dönemine ait hamam kalıntıları ve hamamın güneyinde kilise kalıntıları açığa çıkarıldı, iskelet ve bebek mezarları bulundu. 1. derece arkeolojik sit alanı ilan edilen bu alana komşu 236 parselde ise Bizans Hamamı kalıntılarının devam ettiği tespit edildi.Yapılan yüzey taraması yerin altında 4,5 ve 9,5 metre derinliğinde çok sayıda yapı kalıntısı olduğunu ortaya koydu. Kartal Belediyesi, 236 parselin de 1. derece arkeolojik sit ilan edilmesi için 5 No'lu Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'na başvurdu; ancak Kurul, bu parselde yalnızca Bizans Hamamı'nın uzantısı olarak tespit edilen 10 metrelik alanın 1. derece arkeolojik sit ilanıyla yetindi. Üniversiteye devredilmiş 237 parselde yüzey taraması yapılmasına ise izin verilmedi.'KAZI İÇİN HÂLÂ RUHSAT ALAMADIK'Kartal Belediyesi, kazılar tamamlanmadan 236 parselin de İstanbul Şehir Üniversitesi'ne tahsis edilmesine karşı çıkıyor. BirGün'e konuşan bir belediye yetkilisi, “O parselde sadece 200 metrekarelik bir alanda sondaj çalışması yapabildik. Yüzey taramasında arazinin tamamında kalıntıların devam ettiği görülüyor, dolayısıyla bu alanın tamamının 1. derece arkeolojik sit ilan edilmesi gerekirdi. Ancak herhangi bir buluntu yokmuşçasına üniverisiteye tahsis edildi. Bu arazide 2014 yılında da kazı çalışması yapabilmek için yaptığımız ruhsat başvurusuna Kültür Bakanlığı'ndan hâlâ yanıt gelmedi. Ruhsat olmayınca kazıları yürütemiyoruz. Arkeologlarımız alanda daha önceki yıllarda çıkan malzemelerin tasnifiyle uğraşıyorlar” dedi.'KOCAMAN BİR TARİH YATIYOR'Mimarlar Odası Kartal Şube Başkanı Esin Köymen ise Cevizli Tekel arazisindeki diğer parsellerin planlamasının tamamlandığına dikkat çekerek, “2003'te bu alan şehir parkı olarak planlanmıştı. Şimdi o plan kadük haline getirilerek parça parça planlama yapılıyor, üniversiteye tahsis ediliyor. Orada endüstriyel miras olan bir sanayi yapısı var. Bizans dönemine ait kocaman bir tarih yatıyor. Bizim talebimiz çok açık. Burası bir park alanı olarak düzenlenebilir, bir TEKEL müzesi yapılır, bir arkeopark konseptiyle birleştirilerek halkın kullanımına açılır. Arkeolojik çalışmalar bitirilmeden bu alanın üniversiteye tahsis edilmesi zaten yanlış” dedi.Olgu Kundakçı | Birgün
Vefa'da Tarihi Vefasızlık
Kiliseden camiye çevrilen Molla Gürani Camii'nde tarih siliniyor. 800 yıllık yapıda papaz odası tuvalete çevrildi. Mozaiklerin üzeri badana ile örtüldü. Girişe prefabrik ev yapılıp kat çıkıldı İstanbul Vefa’daki Molla Gürani Camii’nde tarihi izler siliniyor. Agios Theodoros Kilisesi olarak anılan ve Fatih Sultan Mehmet’in hocası tarafından camiye çevrilerek ‘Molla Gürani’ adını alan yaklaşık 800 yıllık yapı, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunan Süleymaniye Koruma Alanı içinde ancak kaderine terk edilmiş durumda. Vefa’da ‘Kilise Cami’ olarak da bilinen yapıda Bizans döneminde ‘papaz odası’ olarak kullanılan bölüm fayans döşenerek tuvalet haline getirilmiş, aynı döneme ait kapılar beton dökülerek kapatılmış. Sütunların büyük bölümü, detaylar ve bezemelerin üzerleri de sıva, boya, kaplama ve halıyla örtülü. Serdar Korucu'nun Radikal'de yer alan haberine göre, yapının içinde giriş bölümünde prefabrik bir ‘ev’ inşa edildi, tuvaletin hemen yanından çıkan merdivenlerle ulaşılan üst kata da bir başka ‘daire’ oluşturuldu. Ayrıca Molla Gürani Camii’nin kapalı tutulan bahçesine de ‘gecekondu’ inşa edildi. Yani eski kilisede üç ailenin yaşayabileceği alan meydana getirilmiş durumda. 2010 yılında basında yer alan haberlerin ardından Vakıflar Genel Müdürlüğü restorasyon kararı aldığını açıklayıp 2011 projelerine dahil ettiğini duyursa da aradan geçen üç senede hiçbir değişiklik yapılmadı. Halbuki Vakıflar Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, “İlgili koruma kurulunun onayını müteakip onaylı restorasyon projeleri doğrultusunda gerekli restorasyon çalışmalarına başlanılacaktır” denilmişti. Uzmanlarsa eski Bizans kilisesi için yetkilileri uyarıyor. Müzeye çevrilmeli Prof. Dr. İlber Ortaylı / Tarihçi Bu yapı geç Paleologos dönemine aittir. O dönem İtalyan etkisiyle yapılan mozaiklerin bir kısmı açılmıştı. Hepsi de çıkartılmadı. Fakat çok önemli mozaikler bulunuyor. Çok harap vaziyette. Duvarlarına birtakım musluklar açılmış, usulsüz eklemeler yapılmış. Duvarlarındaki yonca süslemelerinin ise haç zannedilerek üstü harçla kapatılmış durumda. Binanın çevresi de çok kötü durumda. Acilen korumaya alınması gerekiyor. Zaten cemaati de çok fazla değil. Özellikle ön cephesindeki giriş bölümü yani narteksin restore müzeye çevrilmesi lazım. Örnek olarak Fethiye Camii’nin alınması gerekiyor. Eyice: Emniyet devreye girsin Prof. Dr. Semavi Eyice / Sanat tarihçisi 1- derece önemde bir tarihi eser. Avrupa ’daki ilk sanat tarihi kitaplarına ilk giren yapılardandır. Güya din adamı yetiştiren bir kesimin elinde. Mozaikleri de berbat ettiler. Üstelik resmedilenler Hıristiyan azizleri değil Tevrat peygamberleri. Yani İslam’ın da tanıdığı peygamberlerin kral betimi ile portreleri bulunuyordu. 40-50 sene önce ortaya çıkartılan bu eserlerin üstünü badana ile kapattılar. Bu konuda Emniyet teşkilatının devreye girmesi gerekiyor.T24