Görüş Bildir

Akçay Haberleri

Akçay ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Akçay ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

Popüler İçerikler

9 Yeni Film Vizyonda
Türkiye sinemalarında bu hafta 9 film vizyona girdi. Ödüllü yönetmen Ferzan Özpetek'in 10. filmi 'Kemerlerinizi Bağlayın/Allacciate le Cinture' sinemaseverlerle buluşacak. 'Kemerlerinizi Bağlayın' Başrollerini Kasia Smutniak ve Francesco Arca'nın paylaştığı filmde, Filippo Scicchitano, Carolina Crescentini, Francesco Scianna, Elena Sofia Ricci, Carla Signoris, Paola Minaccioni rol aldı. Hikaye ve senaryosunu Ferzan Özpetek'in Gianni Romoli ile birlikte yazdığı filmin görüntü yönetmenliğini Gian Filippo Corticelli, kurgusunu Patrizio Marone yaptı, kostümleri Alessandro Lai hazırladı. İzleyiciyi yasak bir tutkunun hikayesinden, 13 yıllık bir evliliğin yolculuğuna çıkaran ve gerçek bir hikayeden esinlenilen filmin çekimleri, İtalya'nın güneyindeki Lecce şehrinde gerçekleştirildi. 'Zaman Makinesi 1973' Yönetmenliğini Aram Gülyüz'ün yaptığı, yapımcılığını Mustafa Sirmen'in üstlendiği 'Zaman Makinası 1973'ün senaryosunu Kemal Kenan Ergen yazdı. Müziklerini Gökalp Ergen, kostümlerini Ayten Şentürk'ün yaptığı filmde, Gürgen Öz, Seda Bakan, Mustafa Uzunyılmaz, Zihni Göktay, Ali Rıza Tanyeli, Ferdi Sancar, Damla Tangül, Esvet Şahin, Ali Yoğurtçuoğlu, Fülhan Tekin, Birsu Demir, Fatih Koyunoğlu, Can Bartu Aslan ve Fehmi Dalsaldı kamera karşısına geçti. Bir baba-oğul hikayesi olan Zaman Makinesi 1973'ün konusu özetle şöyle: 'Tolga'nın babası Ali Rıza Bey vefat eder, tüm servetini annesine bırakırken, Tolga'ya sadece Anadol STC 16 marka eski bir otomobil bırakır. Tüm mirastan men edilen Tolga sinirlenir ve arabaya atlayıp uzaklaşmak ister. Sinirle başına gelenleri eleştiren Tolga, bir anda havalanan arabası ile kendisini gökyüzünde bulur ve araba onu kumsala ulaştırır. Zaman Makinesi 1973, Tolga'nın günümüzden geçmişe gidişini ve 1973 senesinde başına gelen olayları anlatıyor.' 'Sadece Sen' Haftanın merakla beklenen filmlerinden biri de Güney Kore yapımı 'Only You Always'den uyarlanan 'Sadece Sen'... Yönetmenliğini Hakan Yonat'ın yaptığı filmin uyarlama senaryosunu Asli Zengin ve Ceren Aslan yazdı, müzikleri de Yıldıray Gürgen imzası taşıyor. En son 'Kelebeğin Rüyası' adlı filmde başarılı performansıyla dikkat çeken Belçim Bilgin'in görme engelli 'Hazal'ı, oyuncu İbrahim Çelikkol'un da eski bir boksör olan Ali'yi oynadığı filmde, Kerem Can, Necmi Yapıcı, Cezmi Baskın ve Erol Demiröz de rol aldı. Filmin konusu şöyle: 'Görme engelli Hazal ile eski bir boksör olan Ali'nin yolları sürpriz bir şekilde kesişir. Ali'nin aşkı, karanlığa mahkum olmasına rağmen hayat dolu olan bu genç kız için bir umut olur. Kader onları aşk ile birleştirir ancak Ali'nin karanlık geçmişi ikisinin de bilmediği bir gerçeğin ortaya çıkmasına sebep olur. Ali, Hazal için hayatını tehlikeye sokacak bir oyunun içine girer. Aşkı uğruna girdiği bu mücadele yine onların kaderini belirleyecektir.' 'Köksüz' Deniz Akçay, ilk uzun metrajlı filmi 'Köksüz'ün senaryosunu da kendisi yazdı. Ahu Türkpençe, Lale Başar, Savaş Alp Başar ile Sekvan Serinkaya'nın rol aldığı film, beklenmedik bir kayıpla sarsılan bir ailenin, bu kaybın ardından nasıl baş edeceklerini bilemedikleri yeni durumla karşı karşıya kalmaları, aile içindeki erk mücadelesi ve yetersizlik, kaçışlar, iletişimsizlik, suçluluk, bunun yarattığı öfke ve bunalım, aidiyet hissi ve bu hissin yoksunluğunun insanları sürüklediği suçlar üzerine kurulu. 2013 Venedik Film Festivali'nin 'Yarışma Filmi' olarak gösterilen 'Köksüz', 2013 Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali'nde 'En İyi Kadın Oyuncu' ve 'Yılmaz Güney' ödüllerini, 2013 Uluslararası İstanbul Film Festivali'nde ise 'Seyfi Teoman En İyi İlk Film Ödülü'nü aldı. 'Dursun Çavuş' Ali Engin'in yönettiği 'Dursun Çavuş' adlı filmde, Turan Özdemir, Sinan Bengier, Perihan Savaş ile Seden Kızıltunç oynadı. Konusunu yaşanmış gerçek bir hikayeden alan 'Dursun Çavuş', 1973 yılında Adıyaman'da yaşanan bir seçim yarışında meydana gelen trajik komik olayları konu ediniyor. 'Büyük Usta' Yönetmenliğini Çinli yönetmen Kar Wai Wong'un üstlendiği 'Büyük Usta/Grandmaster', Uzak Doğu dövüş sanatlarına odaklanıyor. Filmde, Ziyi Zhang, Tony Leung, Chiu Wai, Cung Le, Hye-kyo Song, Chen Chang rol aldı. Filmde, Bruce Lee ve onun gibi birçok efsane dövüşçüyü yetiştiren Ip Man'in gerçek hikayesi beyaz perdeye aktarılıyor. 'Rüzgar Yükseliyor' Haftanın animasyon filmi Japon yönetmen Hayao Miyazaki imzası taşıyor. 'Rüzgar Yükseliyor/The Wind Rises' adlı filmin senanyorusun da Hayao Miyazaki yazdı. Müzikleri Joe Hısaishi imzası taşıyan film, Jiro'nun yaşamını, Kanto depremini ve Japonya'nın 2. Dünya Savaşı'na girişini konu ediniyor. Filmin konusu özetle şöyle: 'Jiro uçmayı ve güzel uçaklar tasarlamayı hayal ediyordur. Erken yaşlardan itibaren miyop olan ve pilotluk yapması mümkün olmayan Jiro, 1927 yılında Japonya'nın önde gelen havacılık şirketlerinden birinde kendine iş bulur. Dehası kısa bir sürede fark edilir ve Jiro dünyanın sayılı uçak tasarımcılarından biri olur.' Japon Akademi Ödülü'nde 'Yılın Animasyonu' ödülünü alan filmde, Hideaki Anno, Miori Takimoto, Hidetoşi Nişijima rol aldı. 'Bay Peabody ve Meraklı Sherman: Zamanda Yolculuk' Sinemaseverleri 'Madagaskar', 'Kung Fu Panda' ve 'Şrek'le tanıştıran stüdyo Dreamworks Animation'ın yeni macerası 'Bay Peabody ve Meraklı Sherman: Zamanda Yolculuk' vizyona girecek. 'Büyük bir işadamı, kaşif, bilim adamı, gurme, Olimpiyat Madalyası sahibi bir atlet ve bir dahi olmasının yanında, dünyanın en zeki ve en başarılı köpeği' Bay Peabody'u Yekta Kopan'ın seslendirdiği animasyon filmi, Rob Minkoff'un yönettiği filmin senaryosunu Jay Ward ve Craig Wright yazdı. 'Hız Tutkusu' EA Games'in aynı isimli dünyaca ünlü video oyunundan uyarlanan 'Hız Tutkusu/Need For Speed', hız ve macerayı bu sefer beyazperdeye taşıyacak. 3D seçeneğiyle vizyona giren filmin başrollerinde Aaron Paul, Dominic Cooper, Imogen Poots, Ramon Rodriguez, Rami Malek, Scott Mescudi, Dakota Johnson, Harrison Gilbertson ve Michael Keaton yer aldı. Filmin yönetmenlik koltuğuna ise usta isim Scott Waugh oturdu. Filmin konusu şöyle: 'Tobey Marshall, ailesinin otomotiv dükkanını işletmektedir. En büyük hobisi sokaklarda arkadaşlarıyla araba yarışlarına katılmaktır. Çok mutlu bir adam olan Tobey, işlemediği bir suç yüzünden hapse atılınca tüm hayatı tepetaklak olur. Bedeli ne olursa olsun 2 yıllık hapis cezası bittikten sonra düşmanlarından intikamını alacaktır.' CNN TÜRK
Almanya’da Türk Rüzgarı Esti
Nürnberg’te düzenlenen 19. Türkiye / Almanya Filmfestivali’ne Deniz Akçay Katıksız‘ın yönetmenliğini yaptığı “Köksüz” damga vurdu. Babanın ani ölümü ile sarsılan İzmirli bir ailenin hikayesini etkili bir dille vurgulayan ‘Köksüz’, Nürnberg’te en iyi film ödülünün yanı sıra Lale Başar’a da en iyi kadın oyuncu ödülünü kazandırdı...haber kaynağı: sanattakvimi.info/sinema
Makamının Kapısını Söktürdü
30 Mart'ta Salihli'deki seçimlerde 37 bin 578 oy alan MHP adayı zeki Kayda, sandıktan birinci çıktı. En yakın rakibi CHP'den tekrar aday olan Mustafa Uğur Okay'a 3 bin 988 oy fark atan Kayda, 'zafer yürüyüşü' düzenledi. Kayda'nın mehter takımı eşliğindeki yürüyüşüne, MHP Manisa Milletvekili Erkan Akçay, MHP'li Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün, MHP Manisa İl Başkanı Tanju Balatlı, MHP Salihli İlçe Başkanı Mesut Kızıltuğ ile çok sayıda partili ve vatandaş da katıldı. İşlek cadde ve sokaklardaki zafer yürüyüşü belediye önünde son buldu. Daha sonra belediye binasına geçen Başkan Kayda, seçimlerde verdiği sözü tutup, makam odasının kapısını söktürdü. Kayda, 'Salihli halkının büyük desteği ile bu göreve layık görüldük. Artık sözümüzü tutma zamanıdır. Bundan sonra Salihli Belediye Başkanı'nın makam odasında kapı olmayacak. Her vatandaş bize istediği zaman ulaşabilecek' dedi. 'Ortak akıl ile yapılamayanları yapmaya geldik' diyen Kayda, 'Biz kavgaya değil, hizmete geldik. Şunu herkes iyi bilsin, belediye içinde bundan sonra hiç kimse siyaset yapamayacak. Çünkü biz rozetlerimizi çıkardık. Bu Salihlimiz'e bir teminattır. Biz bu konuda çok karalıyız. Zeki Kayda ve ekibini tanıyan nasıl şeffaf bir yönetim tarzını bugüne kadar benimsediğimi herkes görecek' diye konuştu. cumhuriyet
Ligin En İyisi Onur Kıvrak!
Trabzonspor'un başarılı kalecisi, gösterdiği performansla parmak ısırttırıyor. Spor Toto Süper Lig'de geride kalan 29 haftada Trabzonspor inişli-çıkışlı bir performans sergilese de kaleci Onur Kıvrak muhteşem formuyla sıyrılıyor. Aynı zamanda Trabzonspor'un kaptanı da olan 1988 doğumlu milli kaleci, geçen sezon forma rekabeti içinde olduğu Tolga Zengin'in Beşiktaş'a transferinden sonra takımın değişmez ismi olmuştu. Bu sezon sadece 11. hafta oynanan Gençlerbirliği maçında sakatlığı sebebiyle oynayamayan bir de Legia Varşova maçının 54. dakikasında sakatlığı sebebiyle oyundan çıkan Onur, Trabzonsporla 42 maçta toplam 3743 dakika süre aldı. Ligin en iyisi! Mustafa Reşit Akçay'ın teknik direktör olduğu dönemde kontratak futbolunu benimseyen Trabzonspor, buna rağmen kalesinde gördüğü pozisyon sayısının çokluğuyla eleştirilerin odak noktası oluyordu. Oyunda kaldığı sürede en fazla şut ile yüzleşen kaleci olan Onur Kıvrak, buna rağmen gösterdiği performansla Trabzonspor'un 4. sırada yer almasında büyük rol oynadı. Ligde 29 haftada 29 gol yiyen Onur, tam 153 isabetli şut ile karşılaştı. Ligin zirvesinde yer alan Fenerbahçe'nin file bekçisi Volkan 87, Beşiktaşlı Tolga Zengin ise 112 şut görmesine rağmen 26 gol yedi. Galatasarayın Uruguaylı yıldızı Fernando Muslera ise 83 isabetli şuttan 20'sini engelleyemeyerek golü kalesinde gördü. İstatistiklerde dikkat çeken bir nokta ise penaltılar oldu. Ligin en çok penaltı kurtaranı, Fenerbahçe'nin 2. kalecisi konumunda olan Mert Günok oldu. Mert bu sezon oynadığı 270 dakikada 2 penaltı kurtardı.Eurosport
Trabzonspor Halilodzic ile Prensipte Anlaştı
Trabzonspor'da Başkan İbrahim Hacıosmanoğlu ve yakın çevresinin teknik direktör konusundaki planları deşifre oldu.Buna göre Hacıosmanoğlu ve kurmaylarının önümüzdeki sezon için Vahit Halilhodziç'le kesin olarak anlaşmaya vardıkları, Cezayir Futbol Federasyonu'ndan kaynaklanacak olası bir olumsuzluk ihtimaline karşı da Hector Cuper'i plase olarak değerlendirdikleri ortaya çıktı. Halilhodziç'le görüşmeleri Genel Direktör Burak Gürdal yürüttü. Bu isimle Trabzonspor'da görev yaptığı dönemlerde yakın ilişki kuran ve mutlaka birlikte çalışma düşüncesinde olan Hacıosmanoğlu, Gürdal'ı da bünyeye katarak üçlü bir koalisyonla Trabzonspor'u başarıya taşıyacakları inancıyla düğmeye bastı. Mustafa Akçay'ın ayrılmasından sonra da Halilhodziç'e teklif götüren ancak başında bulunduğu Cezayir Milli Takımı'nın Dünya Kupası'na katılacak olmasın nedeniyle federasyondan izin alamayan Hacıosmanoğlu, finaller sonrası için tekrar harekete geçti. Cezayir Futbol Federasyonu'nun iki takım çalıştırma fikrine de sıcak bakmaması nedeniyle tıkanan süreç yeni sezon ve finaller sonrası için tekrar başlatıldı. Vahit Halilhodziç'le temasını hiç kesmeyen Burak Gürdal, Dünya Kupası sonrası için anlaşmayı netleştirdi. Boşnak Teknik Direktör görüşmeler sırasında Trabzonspor'da görev yaptığı dönemde sorunlu bir kadroyla çalışmak zorunda kaldığını, başarıyı çok istediğini ancak bir takım sebeplerden dolayı bunu gerçekleştiremediğini kaydederek o yıllarının içinde bir ukde olarak durduğu yönündeki düşüncesini tekrarladı. Halilhodziç, imkanlar ve kadro açısından bakıldığında Trabzonspor'un o günlerden son derece ileri bir seviyede olduğuna işaret ederek başarı için uyumlu ve planlı bir çalışmanın yeterli olacağı görüşünü dile getirdi. Bu arada tecrübeli teknik direktör Cezayir Federasyonu'nun uzun süreli sözleşme teklifini de geri çevirdi. Böylelikle taraflar Dünya Kupası sonrası için el sıkıştılar. Bu arada Hacıosmanoğlu ve çevresinin transferde Halihdoziç'in görüşlerine göre hareket etmeyi planladıkları, yabancılar konusundaki tavrın da Boşnak teknik adamın düşünceleri doğrultusunda şekillendiği öne sürüldü. Ayrıca Malouda'nın tekrar Trabzon'a dönerek antrenmanlara çıkması yönünde karar alması için kendisine sabırlı olması yönünde telkinlerde bulunulduğu, Fransız oyuncunun da kendi ekolünde yetişen Halilhodziç ismine sıcak yaklaşarak tavır değişikliğine gittiği kaydedildi. PLASE HECTOR CUPER Gelecek sezon için kesinlikle Vahit Halilhodziç'le çalışma düşüncesinde olan İbrahim Hacıosmanoğlu ve yakın çevresi, düşük de olsa Cezayir Futbol Federasyonu'ndan kaynaklanabilecek olası bir olumsuzluğa karşı Hector Cuper'le de temas kurdu. Taraflar bir süre önce İstanbul'da masaya oturdu ve nabız yoklamaya dayalı bir ön görüşme gerçekleştirildi. Orduspor'dan ayrıldıktan sonra bu sezon Birleşik Arap Emirlikleri'nin Al Wasl FC takımını çalıştıran ve buradaki görevi de sonlanan Cuper, Trabzonspor'da çalışma fikrine olumlu yaklaştı. Buna göre bir aksilik olmazsa Trabzonspor'u önümüzdeki sezon yüksek yüzdeyle Vahit Halilhodzic ya da Hector Cuper isimlerinden biri çalıştıracak. HAMİ MANDIRALI BİLİYOR Halilhodziç operasyonun sızmasının ardından görüşlerine başvurduğumuz İbrahim Hacıosmanoğlu'na çok yakın bir kaynak Hami Mandıralı'nın da bu temaslardan bilgi sahibi olduğu ve rahatsızlık duyduğunu vurguladı. Söz konusu isim Mandıralı'nın Halilhodziç olayını önceden beri bildiğini, Hector Cuper görüşmesini de öğrendiğini dile getirdi. İşte isminin açıklanmasını istemeyen kaynağın sürece ilişkin TrabzonAjans.com'a yaptığı değerlendirmeler: 'Başkan'ın aslında hep Vahid'le çalışma düşüncesi var. Kendisi, Burak Gürdal ve Vahid Halilhodziç'in olacağı bir organizasyonun başarı getireceği fikrine yıllardır sahip. Hayali hep böyle bir ekiple çalışmaktı. Mustafa Akçay adımı konjonktürel sürecin ve seçim atmosferinin getirdiği bir sonuçtu. Ancak o ayrıldıktan sonra Vahit'le tekrar temasa geçildi bu sefer Dünya Kupası engel oldu. Şimdi de finaller sonrası için söz alındı. Vahit iki takım çalıştırma iznini alsaydı bugün Hami Mandıralı olmayacaktı. En iyi ihtimalle kendisine birlikte çalışma teklifi getirilecekti. Eğer Mandıralı kalan haftalarda bu performansı sürdürür, Avrupa yolunu açarsa önümüzdeki dönem için de bu teklif kendisine yapılabilir ancak kabul eder mi bilinmez. Hami hoca herşeyi bildiği için rahatsız. Ancak gerçek olan bir şey var ki gerek performansı gerekse de yabancı konusundaki tavrı kamuoyunda büyük destek görüyor. Aslında bunun verdiği güvenle hareket ediyor. Siz hiç Başkan'ın ağzından Hami Mandıralı'ya destek veren bir açıklama duydunuz mu? Özellikle yabancı konusu İbrahim Hacıosmanoğlu'nu çok rahatsız ediyor. Başkan'ın görüşü bu isimler elden çıkarılsa bile sorunsuz çıkarılmaları yönünde. İlerleyen dönemde gelecek oyuncuların etkileneceklerini düşünüyor. Ancak yıldızlarla ilgili kararı kalmaları yönünde. Çünkü Halilhozdiç'in talebi de bu yönde Hami Mandıralı'nın başarısı aslında biraz sürpriz oldu. Toplumda oluşan destek dalgası dikkate alınır mı bilemem ama en iyi ihtimalle Hami'ye gelecek teknik adamla çalışması teklif edilir. O bunu kabul eder mi? Sanmam. Eğer takımı Avrupa'ya taşıyıp ayrılırsa zaten en büyük alternatif olarak gündemdeki yerini alır. Serhat Altıncı'nın aniden genel menajerliğe gelişinin bir anlamı var. Başkan takım içerisinde yaşanan olağanüstü gelişmelerden hem haberdar olmak hem de kontrol altında tutmak istiyor. Hami Mandıralı geçmişte Ünal Karaman ve Alper Boğuşlu'nun yaşadıklarını bildiği için bu gelişmeden de rahatsız. Ayrıca Hacıosmanoğlu'nun Erciyes maçıyla ilgili olarak son olarak medyada soyunma odasına girerek futbolculara yaptığı konuşmadan bahsetmesinin altındaki mesaj da iyi okunmalı' HAREKETLİ GÜNLER KAPIDA Yabancı kriziyle başlayan ve teknik direktör operasyonun medyaya yansımasıyla yeni bir boyut kazanan sürecin, Hami Mandıralı'nın performansı da eklendiğinde önümüzdeki dönemde Trabzonspor adına hareketli günlerin yaşanacağının habercisi oldu.Eurosport
Hayatın İçinden Süleyman Seba'nın Bambaşka Bir İnsan Olduğunun İspatı Anekdotlar
Vefatının 6. yılında, Süleyman Seba'nın alışılmış 'Kulüp Başkanı' profilinden ne kadar uzak olduğunu, mütevaziliği, alçak gönüllülüğü, babacanlığı ve 'tüm sevgilerin üstünde' dediği Beşiktaş sevgisiyle bir döneme ve futbolla büyüyen gençlere damga vurduğunun ispatı niteliğinde anıları derledik...  Siz de yorumlar kısmında anılarınızı paylaşmaktan çekinmeyin.
Documentarist'ten, Uluslararası Yeni Bir Ödül: FIPRESCI
7-12 Haziran'da 7'ncisi gerçekleşecek olan DOCUMENTARIST İstanbul Belgesel Günleri, bu sene ilk kez bir FIPRESCI jürisi ağırlıyor. Polonya'nın konuk ülke olduğu festivalde, Suriye filmlerine de özel bölüm ayrılıyor. Documentarist İstanbul Belgesel Günleri, bu sene 7'inci kez 7-12 Haziran 2014 tarihlerinde gerçekleşecek. İtalya'dan Festival dei Popoli, Polonya'dan Krakow Film Festivali, Hollanda'dan EYE International ve Uluslararası Eleştirmenler Birliği (FIPRESCI) ile yaptığı işbirliği sonucu uluslararası boyutunu daha da genişleten festival, ilk kez bir FIPRESCI Jürisi ağılıyor. Böylece Uluslararası Film Eleştirmenleri Federasyonu'nun Türkiye'de jüri verdiği üç festivalden biri olacak. Polonya'nın konuk ülke olduğu festivalin bu seneki programında, Suriye filmlerine de özel bölüm ayrılıyor. Polonya Başkonsolosluğu ve Krakow Film Festivali işbirliği ile gerçekleşen 'Mercek Altında: Polonya' başlıklı bölümde, ülkenin en kıdemli belgesel festivali olan Krakow'da son 40 yılda ödül almış belgesellere de yer ayrılacak. Bu ülkeden Andrzej Fidyk ve Pawel Lozinski başta olmak üzere pek çok konuk da ağırlanacak. Festivalde, 3 yıldır kanlı bir savaşın içinde yaşayan Suriye'ye de özel bir bölüm ayrılıyor. Suriyeli belgeselcilerin yakın dönemde yaptığı, çatışma koşulları altındaki gündelik hayata tanıklık eden, ayrıca yaşanan sürece Suriyelerin nasıl baktığını gösteren filmlerden bir seçki festivalde seyirciyle buluşacak. Avrupa'nın ve İtalya'nın en eski belgesel festivali Festival dei Popoli ile işbirliği çerçevesinde başlatılan Yaratıcı Belgesel Geliştirme Atölyesi, festival haftası içinde de devam edecek. Bu kapsamda İtalya'dan Alessandra Celessia ve Festival dei Popoli yetkilileri İstanbul'a konuk olacak. Her zamanki gibi Türkiye'de son bir yılda yapılan belgeselerden geniş bir seçki festival programının ana bölümlerinden birini oluşturuyor. Bunlardan yönetmenin 1. veya 2. filmi olanlar Johan van der Keuken Yeni Yetenek Ödülü'ne aday olacak. Bu seneki ödül jürisinde Deniz Akçay, Işıl Baysan Serim, Ufuk Emiroğlu ve Senem Aytaç gibi isimler yer alıyor. FIPRESCI jürisinde ise Şili'den Pamela Biénzobas, Danimarka'dan Steffen Moestrup ve Türkiye'den Özge Özdüzen görev alacak. Eleştirmenler jürisi, uluslararası filmlerden oluşan bir seçkiyi değerlendirip bir filme FIPRESCI Eleştirmenler Ödülü takdim edecek. Bu arada, 12 Haziran'da ödüllerin açıklanacağı festival kapanış gecesinde Türkiye'de ilk kez European Souvenirs Canlı Sinema Performansı gerçekleştirilecek.Açık hava gösterimlerinin de gerçekleşeceği Documentarist 7. İstanbul Belgesel Günleri, Hollanda Başkonsolosluğu, Polonya Başkonsolosluğu, Fransız Kültür Merkezi, SALT ve Armada Hotel'in de dahil olduğu pek çok kurumun desteği ile gerçekleşiyor. Film gösterim mekanları ise Fransız Kültür Merkezi, SALT Beyoğlu, Aynalıgeçit Etkinlik Mekanı ve Dutch Chapel.CNN Türk
Mustafa Reşit Akçay İmzayı Attı
Mustafa Reşit Akçay, kulüp başkanı Hüseyin Eryüksel ve yönetim kurulu üyelerinin katıldığı törende sözleşmeyi imzaladı. Burada konuşan Akçay, karakterine uygun bir takıma geldiğini ve kendisini uyum içinde çalışılacak bir ortamın beklediğini söyledi. Transfer çalışmaları hakkında da bilgi veren Akçay, takımda çok fazla değişikliğe gitmeyeceğine işaret ederek, 'Gidenler olabilir ama çok fazla dokuda değişiklik olacağını sanmıyorum' diye konuştu.Şampiy10