Görüş Bildir

müftü Haberleri

müftü ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. müftü ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

Popüler İçerikler

Midyat Kaymakamı'ndan Talimatlar
MARDİN’in Midyat İlçesi Kaymakamı Oğuzhan Bingöl, topladığı mahalle ve köy muhtarları ile din görevlilerini faiz, kız çocuklarının okula gitmesi konusunda uyararak, 'İkindi namazından sonra minberin dibine çökmüş, gözünde gözlük, Kuran’ını okuyan ve olur da ’bir Müslüman evladı gelir, yol sorarsa’ diye bekleyen imamlar hayal ediyorum. Namazı kılar kılmaz dükkandaki telefon satışının kaç olduğunu görmek için, öğrenmek için dükkanına kaçan imamlar istemiyorum. Camileri kapatmayın, gerekirse sabaha kadar açık kalsın' dedi. Midyat Kaymakamı Oğuzhan Bingöl’ün Kocatepe Konferans Salonu’nda düzenlediği toplantıya, Belediye Başkanvekili Mehmet Taş, Emniyet Müdürü Serdal Yurdagül, Jandarma Komutanı Binbaşı İlhan İnce, daire müdürleri, mahalle ve köy muhtarları ile din görevlileri katıldı. Kaymakam Bingöl, köylerde görev yapan din adamlarının genelde lojman talebinde bulunduğunu belirterek, 'Devlet olarak her köyün, her mahallenin en kılcal damarlarına kadar işleyen, ulaşan tek kesim bizim Diyanet görevlisi ağabeylerimiz. Bu anlamda sorumluluk noktasında sizlerden büyük fedakarlıklar bekliyorum, fakat şu ana kadar sizlerden gerek bir sosyal sorumluluk projesi olsun, gerek bir adaletsizliğin çözümü olsun, gerek fakir fukara olsun, ben din görevlisi ağabeylerimizden böyle bir taleple karşılaşmadım. Genelde lojmanın iyi ya da kötü olması, lojmanın olması ya da olmaması, iki odalı lojmanın imam arkadaşa yetmemesi gibi bizim karşılaştığımız taleplerdir bunlar. Tabi ki bunlar insanın iyi hizmet edebilmesi için iyi altyapılar. Ama bir köyde dul olduğu için çocuğunun dahi ihtiyacını karşılayamayan bir kadın ya da yatalak bir hasta, önceliğimiz eğer lojman olursa, önceliğimiz eğer bizim hayat standartlarımız olursa, biz orada gerçek anlamda görevimizi yapmıyoruz demektir. Şimdiye kadar hiçbir imam arkadaşımızdan bize bu anlamda bir talep gelmedi' dedi. 'YOL SORACAK MÜSLÜMAN EVLADINI CAMİDE BEKLEYEN İMAM HAYAL EDİYORUM' İmamların, camide beş vakit namaz kıldırdıktan sonra ilçedeki işyerine giden din görevlisi profilinden çıkması gerektiğini belirten Bingöl, 'Köylerde din görevlilerinin sadece beş vakit namazı kıldırıp, camisini kapatıp ilçeye gelmelerini hayal etmelerini istemiyorum. Camide namaz kıldırırken bir taraftan da ’dükkandaki satışlar ne oldu?’ diye düşünürsek, biz en büyük ihaneti zaten kendimize yapmış olacağız, daha sonra da önünde namaz kıldığımız insanlara yapmış oluruz. Camilerin kapatılmasını istemiyorum arkadaşlar. Müftü bey burada. Ben artık bu aşamadan sonra, bunu yüz kez tekrarladım, yüz defa söyledim; ben şunu hayal ediyorum. İkindiyi camide kıldığım bir vakitte, minberin dibine çökmüş, gözünde gözlük, Kuran’ını okuyan ve olur da ’bir Müslüman evladı gelir yol sorarsa’ diye bekleyen imamlar hayal ediyorum. Namazı kılar kılmaz dükkandaki telefon satışının kaç olduğunu görmek için, öğrenmek için dükkanına kaçan imamlar istemiyorum. Elbette ki ticaret yapabilirsiniz, ama mesleğiniz sizin bu işi yapmanıza müsaade etmiyor. Açacağız camilerimizi, gerekirse sabaha kadar camilerimiz açık olacak' diye konuştu. 'FAİZİN HARAM VE YANLIŞ OLDUĞUNU ANLATIN' Bazı vatandaşların kendi aralarında, haram olduğu için faiz kapsamına girmesin diye, çeşitli hilelerle verdiği borç para karşılığında daha yüksek paralar alındığı yönünde duyumlar aldığına dikkat çeken Kaymakam Bingöl, şunları söyledi: 'Faiz konusunu dile getirmek istiyorum. Ben ehil değilim, ben hüküm vermeye yetkili bir insan değilim, ama ben şunu biliyorum. Borç paraya ihtiyacı olan birisi varsa ve borç para almaya gidiyorsa, daha fazlasını da bir süre sonra ödüyorsa, bu İslam anlayışına göre haramdır. Ama ben gene bazı şeyler duyuyorum. Hile-i Şer’iye mi diyorsunuz Müftü bey? Hile-i Şer’iye yapılarak, yağın yeri değiştirilerek, traktöre binilip inilerek borç para veriliyor. Mantık şudur; borç para almaya gelen bir insan, borç para alıp gitmişse, onun karşılığında daha fazla para vermişse, istenildiği kadar yağın yeri değiştirilsin, istenildiği kadar traktöre, arabaya binilip inilsin, istenildiği kadar altın önce alınsın sonra verilsin. Ne olur bunların yanlış olduğunu topluma anlatın. Anlatın ben ayağınızın altında paspas olayım. Ama artık toplumu bilinçlendirin. Size ihtiyacın en fazla olduğu dönemdir arkadaşlar. Adaletsizlik bizim elimizle yapılıyor. Bizden güç almadıkları müddetçe devlet olarak kimse adaletsizlik yapmaya yeltenemez. Bu adaletsizliğe müsaade etmeyin.' 'YATILI BÖLGE OKULLARI KIZ ÖĞRENCİLERE TAHSİS EDİLECEK' Kız çocukların okullara gönderilmesi konusunda istenilen hedefe ulaşamadıklarını anlatan Bingöl, din görevlilerine bu konuda büyük görevler düştüğünü belirtti. Bingöl, 'Bizim eğitim ile ilgili en büyük sıkıntımız; kız çocuklarımızın okullaştırılması konusunda istediğimiz hedef ve seviyeye ulaşamadık. Burada din görevlisi arkadaşlara çok büyük görev düşüyor. Bir ailede tüm çocukların okuma imkanı yoksa, önceliğin kız çocuklarına verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Öğrencilerimiz isterlerse karma eğitimle, isterlerse lise ve orta ortaokul tercihi ile sadece kız çocuklarımızın eğitim görecekleri alanlarda eğitim görebilirler. Bu konuda sizlerden istirhamımız, kız çocuklarınızı kendi bahanelerinizle ve bizim bahanelerimizle okuldan uzaklaştırmayın. Sizler kız çocuklarınızı, imam hatip okullarında okutmak istiyorsanız, sizler için bu alternatifi de oluşturacağız. Yatılı bölge ortaokulumuzu, bundan sonra sadece kız çocuklarımıza tahsis edeceğiz. Kız İmam Hatip Ortaokulu ve Kız İmam Hatip Lisesi olacak. Bundan sonra kızların okula gönderilmesi ile ilgili bir bahanenin kalmadığını düşünüyorum ve destek bekliyorum' dedi.Mehmet Halis İŞ/ MİDYAT(Mardin), (DHA)
Müftü Yardımcısı Çocuk Katillerine İdam İstedi
Kırklareli Müftü Yardımcısı Adnan Zeki Bıyık, çocuk öldüren zanlılar için idam cezasının geri gelmesini gerektiğini söyledi. Din adamı ve bir baba olarak bu konuda yasa çıkarılmasını isteyen Bıyık, 'Devlet büyüklerinin bir an önce meclise getirilecek yasayla ile bu kişilerin idamla yargılanıp, daha sonra suçu sabitse idam edilmesini önce bir baba olarak daha sonra da bir din adamı olarak istiyorum' dedi. Kırklareli Müftü Yardımcısı Adnan Zeki Bıyık, son günlerde Türkiye'de yaşanan çocuk ölümleri üzerine idamın geri gelmesini istedi. Osmanlı dönemindeki hadım edilme uygulamasını örnek gösteren müftü yardımcısı Bıyık şöyle konuştu: 'Bu konuda referans olarak Osmanlı dönemini gösterebiliriz. Osmanlı'da da uygulanmış. Bu kişilerin organlarının hadım edilmesi de, kesilmesi vardır. Bu tip cezaların caydırıcı tarafı vardır. Bakıyor bu suçu işlemiş kişi, ‘ben iki üç yıl yatarım, daha sonrada çıkarım' mantığı ile hareket ediyor. Çıktığı aynı gün suç işliyor. Haksız yere bir kişinin canına kıyanlar için tabi ki bunu kişiler değil devlet cezasını verir. Kişiler bu işlerin cezasını vermeye kalkarsa çok kötü sonuçlar doğurur. Bir baba olarak bu tür kişilerin cezaevlerinde yatırılıp daha sonra çıkmasına kalbim dayanmıyor. Yapılan yorumları internetten okuyorum bir kişide ben idama karşıyım demiyor. İdama karşı olanlar bile sırf bu konu için ‘idamlar geri gelsin' diyor. Bir baba olarak meclisteki büyüklerimizden istiram ediyorum. Bu üzücü olayın kendilerin başına gelebileceğini düşünerek karar alsınlar, yasa çıkarsınlar.''Bu caniler infaz edilsin' Devletin katilleri yakaladığını, ancak cezaevlerinde baktığını anlatan Kırklareli Müftü Yardımcısı Adnan Zeki Bıyık sözlerini şöyle sürdürdü: 'Biz bu ülkenin hakimlerinin kararına müdahale edemeyiz, ama bir baba olarak toplumda bir düşünce adamı olarak sancı çekiyorum. Olaylarda devletimiz katilleri yakalıyor, ama kısmen de olsa vicdanlarda bir sükunet oluştu. İnsanlar rahat değil. O kişi cezaevinde yiyip, içecek, o masum yavru buz gibi mezarda yatacak. Bu caiz değil. Buna caiz diyenin ben aklına şaşıyorum. Haksız yere bir cana kıyıldıysa bu masum bir çocuk, günahtır, yazıktır. Arşı indirir tepemize. Bu kişiler için tedbir alınmazsa Allah diğer insanları da cezalandırır, bir ikaz yapabilir. Bu katiller, bu caniler infaz edilsin. Cezalandırılsın. Bunları hapishane de o adamın, öldürülen çocuğun babasının vergileri ile beslenmesi yüce rabbime dokunur.'Cnntürk
Diyanet İşleri Başkanı'ndan 'Lanetleme' Çağrısı
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Mehmet Görmez, Nijerya'da kız çocuklarının kaçırılmasına ilişkin 'sömürge ideolojileri' göndermesi yaptıDiyanet İşleri Başkanı Prof. Mehmet Görmez , son günlerde Nijerya'da meydana gelen kız çocuklarını kaçırma olaylarına ilişkin, 'Akıl, iman, vicdan sahibi her mümin, böyle bir zulmü, böyle bir haksızlığı yapan haramileri telin (lanetleme) etmek zorundadır. Ancak bu haramileri telin ederken, aynı zamanda 2 asırdır Afrika'nın bütün nimetlerini alıp götüren ve bu cinnet ortamını meydana getiren sömürge yönetimlerini de telin etmek zorundadır' dedi. Türkiye Diyanet Vakfının kuruluşunun 40. yılı etkinlikleri kapsamında Diyanet İşleri Başkanlığında 'Uluslararası Öğrenci Yıl Sonu Programı'nda konuşan Görmez, 'Bu 200 kız çocuğunu kaçıran haramileri telin etmek ne kadar gerekiyorsa 2 asırdı Afrika İslamının önünde her türlü tuzağı kuran, her türlü fitneyi fesadı oluşturarak Afrika İslamını ortadan kaldırmaya çalışan sömürge ideolojilerini de o şekilde telin etmek gerekiyor' ifadelerini kullandı. Görmez açıklamalarına şöyle devam etti: 'Nice mezunlarımız, başka ülkelerde müftü, Diyanet İşleri Başkanı, milletvekili, belediye başkanı oldular. Her birisi o ülkeler ile bizim ülkemiz arasında gönül elçisi oldu. İnşallah, bu hizmet artarak devam edecek. Asya'dan gelen gençler, inşallah yüzyıllık komünist idare altında kimliklerini kaybeden Müslüman kardeşlerimizin kendi kimliklerini yeniden inşa etmesine katkıda bulunacaklar. Maveraünnehrin maverasını yeniden keşfedecekler. O topluluklara da keşfettirecekler. Balkanlardan gelen gençler, Güneydoğu Avrupa'da, Avrupa'nın kıyısında birlikte yaşama ahlakını, hukukunu yeniden öğretecekler. Avrupa'dan gelen gençlerimiz, Avrupa'nın idrakine, islamofobia dediğimiz bütün yüreklere salınan İslam korkusunu kaldıracaklar ve onun yerine İslam'ın rahmet mesajlarını yeniden yerleştirecekler. Afrika'dan gelen gençlerimiz, Afrikalı Müslümanların makus talihini yenecekler. Sömürgecilerin, iki asırdır her türlü zorbalığına karşı ilimle, irfanla, sevgiyle, adaletle, faziletle kendi milletlerini, toplumlarını yeniden ayağa kaldırmaya çalışacaklardır.'
TBMM Genel Kurulu'nda 'Beddua' Gerginliği
TBMM Genel Kurulu'nda söz alan CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisine 'müftü müsveddesi' dediğini belirterek bu sözlere tepki gösterdİ. AK Parti sıralarından da aynı sözler söylenince tartışmalar yaşandı. TBMM Genel Kurulu, saat 14.00'da TBMM Başkanvekili Sadık Yakut yönetiminde başladı. Gündem dışı konuşmaların ardından MHP Grubunun, seçimlerde yaşandığı iddia edilen usulsüzlük iddialarına ilişkin araştırma önergesinin gündeme alınması önerisi görüşülmesine geçildi. Önerge üzerinde söz alan Özkes, Üsküdar Belediye Başkan adayı olduğunu ve seçimlerde kendi bölgesinde AKP'nin usulsüzlük yaptığını iddia etti. Hakkını helal etmediğini ve hesabını soracağını belirten Özkes, Başbakanın 'Üsküdar'a bir müftü müsveddesi koymuş' sözlerine tepki gösterdi. Özkes, Genel Kurul'da kendisine söylediği bu sözleri hatırlatması üzerine AK Parti'li sıralarından 'Evet öylesin' karşılığı verildi. Özkes, 'Başbakan bir gün bile imamlık yapmadı ama İstanbul'un imamıyım' diyor. Ben 7 yıl Üsküdar'da müftülük yaptım, nasıl müsvedde oluyorum. Allah sizi kahretsin' dedi. Bu sözlere AK Parti grubundan tepki geldi. TBMM Sporda Doping Sorununu Araştırma Komisyonu Başkanı Osman Aşkın Bak ve bazı AK Partili milletvekilleri kürsüye yürüdü. Özkes ise Bak ise sözlü tartışma yaşadı. Özkes'i 4 milletvekili kürsüde tutarak uzaklaştırmaya çalıştı. Bak'ı da AK Partili milletvekilleri tuttu. Tartışmalar sürünce, TBMM Başkanvekili Sadık Yakut, birleşime ara verdi. Birleşimin tekrar açılmasından sonra, MHP'nin önerisi ise kabul edilmedi. Fırat KESKİNKILIÇ / ANKARA, (DHA)
Samsun Müftüsü: 'Kadınlı Erkekli Horon Oynamak Günahtır'
Trabzon’un Şalpazarı ilçesinde düzenlenen 195’inci Sis Dağı Yayla Şenliği’nde konuşan Samsun Müftüsü Yrd. Doç. Dr. Hayrettin Öztürk’ün sözleri, şenlikte horon oynayanları şok etti. Öztürk, kadınlı – erkekli horon oynamanın İslam’a göre haram olduğunu belirterek, “Eğlencelerimizi yapalım ama kadınlı -erkekli karışık yapmayalım” dedi.Doğu Karadeniz Bölgesi’nin en büyük şenliklerinden biri olan Sis Dağı Yayla Şenliği için dün sabah binlerce kişi Sis Dağı’ndaki şenlik alanında toplandı. Öğle saatlerine doğu horon oynayarak şenlik alanına inenler büyük bir horon halkası kurdu. Davul – zurna ve kemençe eşliğinde yöresel kıyafetli kadınlar ve erkekler horon oynadı, şenliğin tadını çıkardı. Protokolün katıldığı açılış töreni öncesinde sahneye çıkan Samsun İl Müftüsü Yrd. Doç. Dr. Hayrettin Öztürk’ün sözleri ise, binlerce kişiye adeta şok yaşattı. Kadın ve erkeklerin bir arada horon oynamasını günah olduğunu belirten Müftü Hayrettin Öztürk, şunları söyledi: “Bunu söylemek benim görevim. Sizi uyarmazsam bana da hesabını Allah sorar. Yanınızdaki kardeşiniz bile olsa kadınlı erkekli el ele tutuşup horon oynayamazsınız. Kadınların kendi aralarında horon oynamalarının İslam’a göre hiçbir sakıncası yoktur. Kendi aralarında oynarlar, kendileri izlerler. Samsun Müftüsü olarak ben bile izleyemem kadınların o horonunu. Siz hiç izleyemezsiniz. Demek ki kadın oynayacak kadınlar izleyecek. Erkek oynayacak, kadın - erkek izleyecek. Kadın erkek karışık şekilde oyun oynamak İslam’a göre haramdır ve hesabı vardır. Türküler de müstehcen olmayacak. “BİR GÜN KABLOLARINIZ KOPACAK Müftü Hayrettin Öztürk’ün konuşmasının bir bölümünde kadın – erkek ilişkileri üzerine anlattığı bir anısı da izleyiciler tarafından yadırgandı. Konuşmalarında, erkeklere, eve gidince eşlerinin ellerini tutmalarını ve gözlerine bakmalarını öğütlediğini belirten Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü: “70 yaşındaki bir hacı amca eve gidiyor, ‘hanım Samsun müftüsünü dinledim. Uzat elini de göz göze gelelim. Bakalım hayatımızda ne gibi değişiklikler olacak. Müftü bir şey biliyor herhalde’ diyor. Sonra geldi bana anlattı. Hocam elini uzattı hanım ama gözüme bakmıyor. Dedim ki ona, ‘Hanım müftü göz göze gelmemizi söyledi’. Hanım da bana dedi ki, ‘Efendi efendi, kablolar koptu cereyan alamiyirim’. Ben de dedim ki, ‘Hanım doğru söylüyorsun. Gençken sana dokunmadan da elektriklenirdim. Şimdi jeneratör de işe yaramiyir.’ Onun için kardeşlerim, şu anda elektrik alıyorsunuz, güzel. Elektrik alamayan da var. Cereyanınızı alırken, elektriği almasını bilin, bir gün kablolar kopacak. Eşinize çocuklarınıza güzel davranın. İnsanlarla iyi geçinin. Küs durmayın. Küs duranın ibadetini Allah kabul etmez. Konuşmasının son bölümünde yine eğlence ve horon konusuna değinen Müftü Öztürk, “Yiyelim, içelim, içkiden uzak duralım, kumardan uzak duralım. Eğlencelerimizi yapalım ama kadınlı - erkekli karışık yapmayalım” ifadesini kullandı. Kürsüden inen Hayrettin Öztürk’ü protokol sıralarında oturan Şalpazarı Kaymakamı Zihni Yıldızhan ve Şalpazarı’nın Ak Partili Belediye Başkanı Refik Kurukız ile bazı vatandaşlar konuşmasından dolayı kutladı.DHA
'Kim Atatürk'e 'Dinsiz' Diyorsa Kendisi Dinsizdir'
Emekli müftü ve CHP İstanbul milletvekili İhsan Özkes, katıldığı canlı yayında 'Kim Atatürk'e 'dinsiz' diyorsa kendisi dinsizdir' dediCHP’nin 18.Olağanüstü Kurultay’ında en çok oyu alarak Parti Meclisi’ne seçilen İstanbul Milletvekili ve emekli müftü İhsan Özkes “Atatürk’ün ‘dinsiz’ olduğu” yönündeki yorumlara ilişkin “Bir kişiye ‘dinsiz’ derseniz, bir kişiye ‘kâfir’ derseniz; o kâfirlik ve dinsizlik hükmü o kişiye gider. Eğer o kişi dinsiz ve kâfir değilse, o hüküm geri döner, o sözü söyleyen kişinin kendisinde kalır. Kim Atatürk'e 'dinsiz' diyorsa kendisi dinsizdir' dedi.Kanal A’da “Türkiye ’nin Seçimi” programına katılan CHP’li Özkes, “(Mehmet) Bekaroğlu Atatürk ’e küfretmiş. Atatürk’e küfreden CHP’de. Bu savrulma değil midir?” şeklindeki soruya şöyle yanıt verdi:Atatürk’e kim ki “dinsiz” diyorsa, kendisi dinsizdir. Ben “Ahmet, Mehmet” demiyorum; ben ortaya bir kural koyuyorum. Burada “Atatürk, CHP ve Din” diye bir kitap yazdım. Kesinlikle ve kesinlikle Atatürk’ün dininden ve imanından şüphem yok. Varsa bir sorunu Allah rahmet eylesin ruhu şad olsun ölmüştür, Allah ile kendisi arasındadır. Dolayısıyla Atatürk’ün dinine ve imanına dil uzatılması dinen de doğru değildir. Niye değildir biliyor musunuz? Ben o sözü söylemiyorum; peygamberimiz söylüyor: “Bir kişiye ‘dinsiz’ derseniz, bir kişiye ‘kâfir’ derseniz; o kâfirlik ve dinsizlik hükmü o kişiye gider. Eğer o kişi dinsiz ve kâfir değilse, o hüküm geri döner, o sözü söyleyen kişinin kendisinde kalır” Bunu peygamberimiz söylüyor…T24